Sürdürülebilir İş Buluşması Yeşil İş: 2014"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Çimen: "Değişimi yakalamak ve algılayabilmek, başarı için ön şartlardan biri" "Global ısınma, ağırlıklı olarak enerji üretim ve tüketim şekillerimizden kaynaklanıyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selahattin Çimen, değişimi yakalamak ve algılayabilmenin başarının ön şartlarından biri olduğunu belirterek, yaşananların, dünyada enerji politikalarında bir değişimi zorunlu kılacak gibi göründüğünü bildirdi.
Çimen, "Sürdürülebilir İş buluşması Yeşil İş: 2014" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, bugün dünyada değişmeyen şeylerin başında değişimin geldiğini ifade etti. Teknolojideki değişmelerin, bilim dünyasındaki gelişmelerin her gün değişimi daha da hızlandırdığını vurgulayan Çimen, bu değişimi yakalamanın ve algılayabilmenin, başarı için ön şartlardan biri olduğunu söyledi.
Değişimi görüp takip edebilmenin tek başına yeterli olmadığını ve bu değişimi yönetebilmenin çok önemli olduğunun altını çizen Çimen, şöyle devam etti:
"Enerji sektöründe özellikle sürdürülebilirlik boyutu oldukça önemli. Tüm dünyada temel sorun, bir şekilde ülkelerinin, kendi insanlarının enerji ihtiyacını nasıl sürdürülebilir şekilde sağlayacağı hakkında. Enerji, tüm sektörleri derinden ilgilendiren bir konu. Çevre bağlamında ise yaşanan tartışmalar, gerçekten dünya enerji sisteminde, ülkelerin enerji politikalarında çok radikal bir değişimi zorlayacak gibi görünüyor. Bugün bilim adamlarının önemli kısmının ortaya koydu bilgilere göre, dünya ciddi bir risk ve tehditle karşı karşıya. Bunun en temel sebeplerinin başında global ısınma dediğimiz sorun geliyor. Bunun sebebi de ağırlıklı olarak enerji üretim ve tüketim şekillerimizden kaynaklanıyor. Bu yaşananlar dünyada enerji politikalarında bir değişimi zorunlu kılacak gibi görünüyor."
Dünya ekonomisinde ve diğer sektörlerde yaşanan gelişmeleri ciddi şekilde takip ettiklerini dile getiren Çimen, ihtiyaç duyulan enerjinin sağlıklı ve güvenilir şekilde karşılanabilmesi için çalışmalar yaptıklarını anlattı.
Türkiye'nin yıllardır kronikleşen bir yapı olarak gözüken birçok alanında son 10 yılda ciddi değişim ve dönüşüm yaşandığını vurgulayan Çimen, "Bunlar da bugün politikaların sürdürülebilir olmasının sebebidir. Türkiye'nin son 10 yılda kağıtta kalmayan, uygulamada kendini gösteren kendi kaynaklarına önem veren politikayı kararlılıkla uygulaması, sektörümüzde yapıyı değiştiren önemli etkenler olmuştur. Diğer değişimin yaşandığı alan da enerji verimliliğinde yaptığımız çalışmalardır" ifadelerini kullandı.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de insanlığın yeni bir dünya düzeninde bulunduğunu, sürdürülebilir kalkınmanın, yalnız ekonomik kalkınmadan ibaret olmadığını, insanı merkeze alan, çevreyi koruyan bir bakış açısıyla politikaların yürütülmesi gerektiğini kaydetti.
Şahin, milletvekilliği döneminde yapılan çalışmalara değinerek, yenilenebilir enerjinin ne kadar önemli olduğunu gördüklerini ve çok önemli bir yasal düzenleme yaptıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Çıkardığımız yasanın bugün uygulamalarında nasıl değişim ve dönüşüm yaşandığını görüyoruz. Enerji verimliliği kanunu çıkarmamıza rağmen uygulamalarda halkımızın bunu içselleştirmediğini gördük. Küçük önlemler alındığında büyük tasarruflar yapabildiğimizi halkın dikkatine sunmaya çalıştık. Şimdi Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevindeyim. Bu yerel yönetim açısından önemli bir görev. Nasıl ülkeler birbiriyle rekabet ediyorsa artık kentler de yarışıyor. Şehrinizin bütün gücünü kullanmanız ve bunu merkeze almanız gerekiyor. Şehrimiz, bugün 200 bin çalışanı olan 6. Organize Sanayiyi kurmaya başlayan, 170 ülkeye ihracat yapan ve 6 milyar dolar ihracat kapasitesine ulaşmış bir şehir. Tarih boyunca bütün medeniyetlere ev sahipliği yapmış bir şehir. Bunların hepsini bir araya koyduğunuzda, biz şehrimizi kentler arasında ön plana çıkarabilmek için enerjiyi merkeze almamız ve bu bakımdan da yeni bir döneme başlamamız gerektiğine inandık."
İşe, "Ekolojik Kent nedir?" tanımıyla başladıklarını aktaran Şahin, enerji tasarrufu sağlandığında binadaki yalıtım dahil, toprak, hava ve suyun tasarrufun bir parçası olarak görüldüğünde değişimin nasıl gerçekleşeceğinin izlenmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin en büyük "solar otopark" projesini tamamlayarak bugün toplantıya geldiklerini belirten Şahin, "Yıllık 100 evin enerji ihtiyacını giderecek bir otoparka sahibiz. Üzerinde çalıştığımız diğer alternatif enerji de bizim fıstığımız. Yaş fıstığın üzerinde bir kabuk var. Bir üniversiteyle yaptığımız çalışmada bunun, yüksek metan gazı üretebileceğini ve bir çalışma yapmamız gerektiğini gördük. Dolayısıyla şehrimizin içindeki bütün doğal enerjiyi korumak ve kullanmak bizim en büyük hedefimiz" diye konuştu.
"Değiştirilemeyen değişikliklerin nasıl yönetileceği önemli bir konu"
Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sungur Bursa da hızla değişen ve büyüyen, sorunları artan dünyanın gündeme getirdiği en önemli konulardan birinin, değiştirilemeyen değişikliklerin nasıl yönetileceği olduğunu söyledi.
Charles Darwin'in "doğada güçlü olan kalır" diye telaffuz edilen bir kanunla bilindiğini ancak işin gerçeğinin, doğada yaşamı sürdürmenin, güçlü olmakla değil, uyum sağlayıp değişime ayak uydurmakla ilgili olduğunu aktardı.
Daha güçlü olanın değil, değişime ayak uydurabilen canlı türlerinin varlığını sürdürebildiğinin altını çizen Bursa, "İş dünyası da böyle. İş dünyasının gittiği bir yön var, akıntının tersine kürek çekerek bir yere gelemiyor, belli bir değişimi yönetmek durumunda kalıyorsunuz. Acaba bu değişik koşullar nasıl kullanılabilir? Dünyamız çok ciddi sorunlarla karşı karşıya. Doğa ve çevre değerleri açısından bakıldığında, dünya son yıllarda baş döndürücü hızla çevre sorunlarını artırarak devam ediyor. İkinci Dünya Savaşı'nı takip eden yıllarda uzmanlar mevcut tüketim, üretim ve dünyanın kullanılma biçimi devam ederse, dünyanın sonunun yakın olduğunu söylüyor. Sürdürülebilirlik için yapılan çalışmalarla bugünden yavaş yavaş bütün alışkanlıklar, üretim tüketim kalıpları yeniden gözden geçirilerek, sürdürülebilirlik esas alınmalı" değerlendirmesini yaptı. - İstanbul