Siemens Türkiye'den TSRS ile uyumlu ilk sürdürülebilirlik raporu

Siemens Türkiye, Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları'na (TSRS) uyumlu ilk sürdürülebilirlik raporunu yayımladı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Siemens'in global sürdürülebilirlik stratejisi olan DEGREE çerçevesi doğrultusunda hazırladığı 2024 yılına dair rapor, Siemens Türkiye'nin sürdürülebilir bir gelecek için attığı adımları, elde ettiği kazanımları ve ortaya koyduğu toplumsal katkıları yansıtıyor.

Rapor, şirketin çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarında elde ettiği gelişmeleri somut verilerle ortaya koyuyor.

Siemens Türkiye, ISO 50001 standartlarına bağlı kalarak sorumlu enerji kullanımı yaklaşımını güçlendirmeye devam ediyor.

Raporda öne çıkan çevresel performans göstergeleri arasında, 2022 ile 2024 yılları arasında enerji verimliliği önlemleri, yenilenebilir enerji üretimi ve tedarikindeki artış sayesinde sağlanan yüzde 11 toplam enerji tüketimi azalımı yer alıyor.

Siemens Türkiye, bu doğrultuda karbon ayak izini 5 bin 200 ton karbondioksit eş değeri sera gazı (tCO²) seviyesine düşürdü, müşterilerinin 84 bin ton karbondioksit (CO²) azaltımına katkı sağladı, ayrıca tedarik zincirinde de çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) kriterlerini benimsedi.

Siemens Türkiye'nin 2024 mali yılında da fırsat eşitliği odaklı çalışmaları, insan ve organizasyon stratejilerinin ve kapsayıcı kültürün bir yansıması niteliğini taşıyor.

Siemens'in hisse paylaşım planına Türkiye'deki SAŞ çalışanlarının yüzde 100 erişim hakkı bulunuyor. Bu kapsamda, 2024 mali yılında planın yüzde 41,1 oranında kullanıldığı raporlandı. Bu oran, çalışan bağlılığının ve sahiplenmesinin önemli bir göstergesi olarak öne çıkıyor.

Siemens Türkiye, gönüllülük çalışmalarına ayrılan zamanı da artırarak 2024 mali yılında yüzde 18 artışla 1470 saatten 1728 saate çıkardı.

Ayrıca Siemens Türkiye, dijital öğrenme saatini 30 saate yükseltti ve böylece 2025 global Siemens hedefini aştı.

Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin ardından başlatılan "Siemens Cares: Deprem Sonrası Hayatları Yeniden İnşa Etmek ve Güçlendirmek" projesi, şirketin global çapta en prestijli ödüllerinden biri olan Werner von Siemens Ödülleri'nde "Siemens Matters" kategorisinin kazananı oldu.

Darüşşafaka, Türk Eğitim Vakfı, Anne Çocuk Eğitim Vakfı, Tohum Otizm Vakfı, Bridge to Turkey, Toplum Gönüllüleri Vakfı ve Kamu Hastaneleri Birliği gibi kurumlarla yürütülen 7 ayrı sosyal sorumluluk projesiyle elde edilen başarı, Siemens Türkiye'nin toplumsal dayanışmaya verdiği önemin güçlü bir göstergesi olarak dikkati çekiyor.

"Sürdürülebilirlik konusunda harekete geçme aciliyeti hiç olmadığı kadar kritik hale geldi"

Açıklamada görüşlerine yer verilen Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Hüseyin Gelis, büyük bir dönüşüm çağında ilerlerken, sürdürülebilirlik konusunda harekete geçme aciliyetinin hiç olmadığı kadar kritik bir hale geldiğini belirtti.

Geçen yılın bu gerçeğin altını bir kez daha çizdiğini kaydeden Gelis, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yoğunlaşan iklim değişikliği, şiddetli hava olayları ve çevresel bozulma artık uzak tehditler değil, yaşamları ve toplulukları yeniden şekillendiren zorluklar haline geldi. Bu zorluklar aynı zamanda kararlı ve kolektif eylemleri zorunlu kılan birer fırsat. Siemens Türkiye olarak bu sürecin farkındayız. Çevresel zorlukların üstesinden gelmenin, yalnızca operasyonel değişimle sınırlı kalmadığını, daha köklü, düşünce yapısına dayanan bir dönüşüm gerektirdiğini biliyoruz."

Gelis, sürdürülebilirliğin, kendilerine sonradan eklenmiş bir sorumluluk değil, attıkları her adımın ayrılmaz bir parçası olduğunu aktardı.

Türkiye'deki ilerlemeyi 169 yıldır teknolojiyle şekillendirdiklerini, şimdi de bu kararlılığı sürdürülebilir bir gelecek inşa etme azimleriyle birleştirdiklerini vurgulayan Gelis, "Bu ilk TSRS uyumlu sürdürülebilirlik raporumuz, DEGREE çerçevemizin yönlendirdiği, yapılandırılmış ve veri odaklı sürdürülebilirlik yaklaşımımızı yansıtıyor. DEGREE'nin altı temel alanı olan Karbonsuzlaşma, Etik, Yönetişim, Kaynak Verimliliği, Fırsat Eşitliği ve İstihdam Edilebilirlik, stratejimizin temelini oluşturuyor ve hedeflerimizin somut bir etkiye dönüşmesini sağlıyor." ifadelerini kullandı.

"Kapsamlı ESG temelli sürdürülebilirlik denetimleri gerçekleştiriyoruz"

Siemens Türkiye Mali İşler Direktörü (CFO) Thomas Kolbinger de raporun, sürdürülebilir kalkınmaya olan sarsılmaz kararlılıklarının bir kanıtı olduğunu aktardı.

Kolbinger, "Siemens olarak, uzun vadeli başarının sürdürülebilir iş uygulamaları üzerine kurulduğuna inanıyoruz ve faaliyetlerimizi en yüksek çevresel, sosyal ve yönetişim standartlarıyla uyumlu hale getirmeye kararlıyız. Siemens'in küresel DEGREE sürdürülebilirlik çerçevesiyle yönlendirilen stratejimiz, karbonsuzlaşma, etik, yönetişim, kaynak verimliliği, fırsat eşitliği ve istihdam edilebilirlik konularına odaklanıyor." ifadelerini kullandı.

Kolbinger, faaliyetlerinin temelini oluşturan bu çerçeveyle iş süreçlerinin sürdürülebilirlik ve etik sorumluluk ilkeleriyle tam uyumlu olmasını sağladıklarına dikkati çekti.

Enerji verimliliği sağlayan teknolojileri benimseyerek emisyon ayak izini azaltmak ve çevresel sorumluluğu güçlendirmek için kararlı adımlar attıklarını vurgulayan Kolbinger, şunları kaydetti:

"Sürdürülebilirlik çalışmalarımızın ayrılmaz bir parçası olan etik ve yönetim ilkeleri, tüm faaliyetlerimizde öncelikli olmaya devam ediyor. Sürekli değişen dünyada geçerliliklerini korumaları için İş Ahlakı İlkelerimizi periyodik olarak yeniliyor ve uygulanabilir en yüksek standartları korumak için kapsamlı ESG temelli sürdürülebilirlik denetimleri gerçekleştiriyoruz. Bu süreçler, tedarikçilerimizin sağduyulu ve sürdürülebilir iş uygulamalarına bağlı kalmalarını sağlayan uzun vadeli teşvik mekanizmalarıyla destekleniyor."

Kolbinger, bu yaklaşımın etik liderliğe olan kararlılıklarının bir yapı taşı olduğunu belirterek, "Siemens Türkiye olarak, yenilikçi çözümleri ve sorumlu iş uygulamalarını entegre etmeye devam ediyor hem Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınmasına hem de küresel sürdürülebilirlik hedeflerimize katkı sağlıyoruz." ifadelerini kullandı.

Kendileri için sürdürülebilirliğin, karlılığın ötesinde daha büyük bir amacının önceliklendirmek anlamına geldiğini, bunun finansal getirilerin ötesine geçen bir sorumluluk olduğunu anlatan Kolbinger, "Ekonomik başarı önemli olsa da asıl hedefimiz topluma, çevreye ve gelecek nesillere uzun vadeli değer yaratmaktır. Paydaşlarımızın desteğiyle Siemens Türkiye'nin hem Türkiye'nin hem de küresel toplumun sürdürülebilir kalkınmasına anlamlı katkılar sunmaya ve örnek olmaya devam edeceğine inanıyoruz." görüşlerini kaydetti.