Savunma Sanayii Müsteşar Yardımcısı Şeker: Ambargolar Bizi Üretmeye Teşvik Ediyor
SAVUNMA Sanayii Müsteşar Yardımcısı Mustafa Murat Şeker, yerli üretime geçildiğinde bir ambargo ile karşı karşıya kalındığını söyledi.
SAVUNMA Sanayii Müsteşar Yardımcısı Mustafa Murat Şeker, yerli üretime geçildiğinde bir ambargo ile karşı karşıya kalındığını söyledi. Şeker, "Ambargolar bizi üretmeye teşvik ediyor. İşimiz zor. Çok yakından takip ediliyoruz. Kötü komşu ev sahibi yapar. Biz de mal sahibi olmak için gayret göstermeye devam edeceğiz" dedi.
Eskişehir Anemon Otel'de düzenlenen 'Turboşaft Motor Alt Sistemleri Çalıştayı'nın açış konuşmasını Savunma Sanayi Müsteşar Yardımcısı Mustafa Murat Şeker yaptı.1985 yılında Savunma Sanayi Müsteşarlığı'nın kurulduğunu belirten Şeker, şöyle devam etti:
"1990'lı yıllara kadar ülkemiz maalesef bütün ürünlerini savunma sanayinde bir iki istisna hariç yurt dışından satın alıyorduk. 90'lardan sonra artık Türkiye'de bir üretim safhasına geçtik. Genellikle burada bir yabancı yükleniciyle beraber Türkiye'de lisans altında bir üretim safhası yaşandı. Bu 10-15 senelik bir süreden bahsediyorum. Bu süreç içerisinde belli kazanımlarımız oldu. Üretim alt yapısı, test alt yapısını oluşturduk, bu dönemde ülkemize ciddi anlamda bir insan kaynağı oluşturmuş olduk. Ar-Ge projeleriyle de bunlar desteklendi, Ar-Ge projelerin tohumları da o dönemde atıldı. Bütün bu birikimlerin sonucundan sonra, 2000'li yılların başından itibaren müsteşarlığımız artık tasarım, özgün yurtiçi geliştirme projelerine geçtik. Burada da farklı bir yaklaşım uygulandı, belki ülkemize özgü bir yaklaşım ama bütünden detaya giden bir yöntemle ilerdik biz alsında savunma sanayinde bugüne kadar. Bununla neyi kastediyorum, aslında biz önce platformları yaptık bilgemi yaptık Atak' yaptık Altay'ı yaptık, Hürkuş'u yaptık, Anka'yı yaptık. Ama bunların içindeki pek çok sistem, A sistem, parça yabancı. Dışarıdan aldığımız A sistemleri kullanarak bu platformları hayata geçirdik."
'ÖNÜMÜZE ENGELLER ÇIKTI'
Savunma Sanayii Müsteşar Yardımcısı Şeker, Atak helikopterini başka ülkelere satmak istedikleri ancak önlerine engeller çıktığını anlatırken, şöyle dedi:
"Motoru yurt dışından getiriyorduk, önümüze engeller çıktı, satamadık. 'Küçük bir botu satalım' dedik, önümüze engeller çıktı. Dolayısıyla burada ayağımıza bağ olan şeyleri gördük. Bundan sonraki stratejimizin ayağımıza bağ olan konulara odaklanarak, bunları çözerek ilerlemek olduğunu biliyoruz. Bu nedenle Müsteşarlığımız bir karar aldı ve bir Alt Sistemler Daire Başkanlığı kurdu. Ar- Ge çalışmalarını da bu sistem üzerinden yapıyoruz."
Savunma sanayindeki gelişmeler nedeniyle gizli bir ambargoyla karşılaştıklarını anlatan Şeker, "Ülke olarak gizli bir ambargo altındayız. Bu durumun olumlu yanları var. Kendimiz üretmeye çalışıyoruz bu yüzden. Yapıyoruz da. Ambargolar bizi üretmeye teşvik ediyor. Biz ne zamanki silahlı insansız hava aracını yaptık, anında dışarıdan 'Size artık kamera satmıyoruz' dediler. Biz kendimiz çalıştık ve ürettik. ASELSAN çalıştı ve bir kamera yaptı. Uçurduk ve oldu. Karşı taraftan bu sefer de 'mamam, satıyoruz' mesajı geldi. İşimiz zor. Çok yakından takip ediliyoruz. Kötü komşu ev sahibi yapar. Biz de mal sahibi olmak için gayret göstermeye devam edeceğiz."
TEI GENEL MÜDÜRÜ AKŞİT: İLK BÜYÜK MOTOR PROJESİ
TEI Genel Müdürü Mahmut F.Akşit de konuşmasında çalıştayla ilgili bilgi verdi. Akşit çalıştayın 2 gün süreceğini belirterek şunları söyledi:
"Bu yılın başında, Mart ayında Turbo Şaft Motor Projesini Müsteşarlarımızın değerli destekleriyle imzalayarak başlattık. Bu Türkiye'nin başlattığı ilk büyük motor projesidir. Yaklaşık 680 milyon dolarlık büyük bir iş. Bu gün de, bu projede artık bir dönüm noktasına geldiğimiz için bu çalıştayı topladık. Müsteşarlığımız da sağolsun destek verdi, teşvik etti ve motorun artık alt bileşenlerini milli, yerli imkanlarla tasarlayıp geliştirmek ve bunları sanayicilerimize dağıtmak için bu çalıştayı organize ettik. Her konuda Türkiye'de bu işe el verebilecek, destek verebilecek herkesten desteğe ihtiyacımız var. Aksi takdirde ya bunları tek başımıza yapmak zorunda kalacağız ya da yurt dışından alıp kullanmak zorunda kalacağız. Çünkü bu çalıştayın gayesi, her bir alt sistemimizi, motorun üzerinde çalışacak her bir sistemi Türkiye'nin imkanlarıyla, Türk bilim adamlarının zekalarıyla, sanayicimizin alın teriyle Türkiye'de gerçekleştirmek. O yüzden bu çalıştayın çok önemli olduğuna inanıyorum." - Eskişehir