Raynaud Fenomeni Ciddi Sonuçlar Doğurabilir

Biruni Üniversite Hastanesinden Romatoloji Uzmanı Dr. Shirkhan Amikishiyev, parmak uçlarında kan damarlarının daralması sonucu renk değişikliklerine yol açan "Raynaud fenomeni" hastalığının edilmediğinde, ciddi sonuçlara yol açabileceğini bildirdi.

Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Dr. Shirkhan Amikishiyev, Raynaud fenomeninin, genellikle soğuk hava, stres gibi çevresel faktörlerle tetiklenen bir hastalık olduğunu aktardı.

Amikishiyev, Raynaud fenomeninin bir tür dolaşım bozukluğu olduğunu ancak bazı durumlarda ciddi romatolojik hastalıkların erken bulgusu olabileceğini belirtti.

Skleroderma gibi romatolojik hastalıkların zemininde gelişen Raynaud fenomeninin tedavi edilmediğinde, ciddi sonuçlara yol açabileceği aktaran Amikishiyev, "Erken tanı konmaz ve tedaviye başlanmazsa dijital ülser, cerrahi ampütasyon ve organ tutulumuna kadar götürebilmektedir. Bunun dışında özellikle sklerodermaya bağlı akciğerde hipertansiyon gelişmekte ve ölümcül olabilmektedir." ifadelerini kullandı.

Okul çağlarında stres faktörünün tetiklediği veya damar yapılarında bası nedeniyle oluşan Raynaund fenomeninin tedavilerle düzelebildiğini vurgulayan Amikishiyev, romatolojik hastalıklara (skleroderma, SLE, dermatomiyozit, romatoid artrit) bağlı gelişen durumlarda ise devamlı takip ve tedavi gereken durum olabileceğini ve parmak uçlarında ciddi hasarlar oluşturabileceğini ifade etti.

Hastalığın teşhis ve tedavi sürecine değinen Amikishiyev, şunları kaydetti:

"Ateş, kilo kaybı, eklem yakınması, döküntü, cilt derisinde kalınlık artışı, kas güçsüzlüğü, saç dökülmesi, öksürük ve nefes darlığı Raynaund fenomeni olan kişilerde mutlaka sorgulanmalıdır. Eklem, deri bulguları ve telenjiektazi (genişlemiş kan damarları) değerlendirilmeli, ihtiyaç halinde akciğer, kalp ve diğer organların tutulumu araştırılmalıdır. Bu bulgular, ANA ve ENA gibi romatolojik otoimmun testler, tırnak dibinde damar yapılarındaki şekil bozukluğunun değerlendirildiği kapilleroskopi ile Raynaud fenomeninin romatolojik hastalığa bağlı olup olmadığına karar verilmektedir."