Merkez Bankası Başkanı Çetinkaya Soruları Yanıtladı: (2)
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya, rezerv tartışmasına ilişkin, "Bizim takip ettiğimiz rezerv yeterliliği kavramları ve kullandığımız metrikler bakımından son aylarda hiçbir parametrede bozulma söz konusu değil." dedi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya, rezerv tartışmasına ilişkin, "Bizim takip ettiğimiz rezerv yeterliliği kavramları ve kullandığımız metrikler bakımından son aylarda hiçbir parametrede bozulma söz konusu değil." dedi.
Çetinkaya, Marriott Şişli Otel'de düzenlenen "Enflasyon Raporu 2019-II" için bilgilendirme toplantısının ardından ekonomist ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Rezerv tartışılırken aslında rezerv yeterliliğinin tartışıldığını ifade eden Çetinkaya, "Bu tartışmanın brüt rezervler üzerinden gerçekleştirildiğini ifade etmeye çalıştım. Bu da uluslararası normlarla uyumlu. Tabii bu rezervlere bakarken elbette net rezervler bazı kalemleri ayrıştırarak bakan metrikler de var. Bu da analiz konusunda bakış açılarının farklılığını yansıtır ve doğaldır. Diğer taraftan şunu unutmamak lazım rezervlere bakarken sadece resmi rezervlerin değil, ülkemizde olduğu gibi bankacılık sektörünün finansal kesim rezervleri, şirketler kesiminin yabancı para varlıklarının da hesaba katıldığı bazı metrikler var." diye konuştu.
Çetinkaya, finansal istikrar açısından ülkenin döviz rezervlerinin yeterliliği konusunda değişik parametrelerle, ölçümlerle Merkez Bankası'nda takip ettiklerini aktararak, "Son dönemdeki tartışmalar lütfen yanlış algı oluşturmasın. (Rezerv tartışması) Bizim takip ettiğimiz rezerv yeterliliği kavramları ve kullandığımız metrikler bakımından son aylarda hiçbir parametrede bozulma söz konusu değil." dedi.
- "(Swap) Zaman zaman bazı araçlar daha çok öne çıkabiliyor"
Murat Çetinkaya, Merkez Bankası olarak her zaman iletişimlerinin rezervleri gelecek dönemde güçlendirme yönünde olduğunu belirterek, bunun dışında cari denge gelişmelerinin takip edildiğini, ihracat ve turizm gelirleri gibi kalemlerin gelecek ayda dönemsel etki yapabileceğini söyledi.
Azalış yaşanılan dönemlerin görüldüğü gibi gelecek aylarda önemli ölçüde artışların da görülebileceğine dikkati çeken Çetinkaya, "Burada kritik nokta şu, bizim de tavsiyemiz, rezervlere bakarken trende bakmak, orta vadeye bakmak ve geniş bir rezerv yeterlilik metrik ayrımıyla bakmak daha sağlıklı olacaktır." dedi.
Çetinkaya, swaplara da değinerek, "Son dönemde tartışıldı. Zaman zaman bazı araçlar daha çok öne çıkabiliyor. Geçtiğimiz mart ayı da böyle bir dönemdi. Swap piyasasındaki gelişmeleri sizler de yakından takip ettiniz. Biz bu araçları kullanırken rezerve olan etkisini biliriz, ama Merkez Bankası olarak rezerve etkisini dikkate alarak bu araçları dizayn etmiyoruz ya da bu araçların kullanımında rezerve etkiyi hesaba katarak bir düzenlemeye ya da değişiklik yapmıyoruz." diye konuştu.
Kullanım imkanının artırılması kademe şekilde gerçekleştirildiğini aktaran Çetinkaya, "O sırada piyasada yaşanan sıkışıklık, offshore, offshore faizleri arasında açılan büyük fark ve piyasada gördüğümüz anomali karşısında piyasadaki istikrarı ve etkin işleyişi desteklemek amacıyla atılmış bir adımdı. O yüzden kademeli olarak adımlarımızı attık ve sonuçlarını gördük. Birkaç gün içerisinde piyasalarda normalleşme yaşandı." ifadelerini kullandı.
- "(Parasal aktarım) Merkez Bankası nedenlerini analiz eder, gereken tepkiyi verirdi"
Çetinkaya, Merkez Bankası'nın parasal aktarımı açısından bakıldığında elbette kısa vadeli faizlerin üzerinde Merkez Bankası ve para politikası duruşunun etkisinin belirgin olduğunu ve bunun böyle olmasını istediklerini, bunun finansal aktarım açısından önemli olduğunu vurgulayarak, ancak kısa vadede enflasyon beklentileri, piyasa likiditesi, vade primi gibi bazı unsurların etkili olabildiğini anımsattı.
Geçen dönemde de piyasada likiditenin homojen dağılmamasının ağırlıklı etkisiyle, beklentilerin farklılaşmasıyla birlikte piyasa faizlerinde olağandan farklı olarak Merkez Bankası politika faizinden bir uzaklaşma gördüklerini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu bizim için önemli. Öncelikle bu etkinin nereden kaynaklı olduğunu anlamaya çalışırız. Bu farklılaşmanın giderek azaldığını görüyoruz ve tekrar piyasa faizleri Merkez Bankası politika faizinin etrafında dalgalanmaya başladı. Kredi ve mevduat faizlerinde normalleşme görüyoruz. Bu bizim için önemli. Kopukluk devam etseydi, Merkez Bankası nedenlerini analiz eder ve ona göre gereken tepkiyi verirdi.
Çünkü parasal duruşun etkin bir aktarım ile piyasada sonuçlarının görülebilmesi Merkez Bankası'nın temel hedefidir. Uzun süreli kopukluk parasal duruş ve aktarım mekanizması açısından dönemsel ve yapısal soruna işaret edebilir. O yüzden bunu anlamaya çalışır ve gereken politika tepkisini de verirdik ancak bugün itibarıyla bunların piyasa faizleri, kredi mevduat faizleri cephesinde normalleşmeye başladığını görmekteyiz. Yakından takip etmeye devam ediyor olacağız."
(Sürecek)