Mahlebin Tohumunu da Suyunu da Değerlendiriyor
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Mahlep meyvesinin toplanışı- Bilal Öksüz ile röportaj- Meyvenin suyunun çıkarılması - Tohumunun ayrılması- Zeynep Öksüz'ün konuşması- Mahlebin kazanda kaynatılması Mahlebin tohumunu da suyunu da değerlendiriyor- Kahramanmaraş'ta geçimini doğal ortamda yetişen bitkileri toplayarak sağlayan Bilal Öksüz, mahlepten şerbet yapıp satarken, tohumunu da orman işletme müdürlüklerine veriyor- Öksüz: - "Tohumu ormanlar için fidan üretiminde kullanılan mahlep bitkisinin şurubu da öksürüğe, astıma, bronşite ve şeker hastalarına iyi geliyor" MUAMMER COŞKUN - Kahramanmaraş'ta doğal ortamda yetişen bitkileri toplayarak geçimini sağlayan Bilal Öksüz, tohumunu orman işletme müdürlüklerine verdiği mahlebin şerbetini de yapıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Mahlep meyvesinin toplanışı- Bilal Öksüz ile röportaj- Meyvenin suyunun çıkarılması - Tohumunun ayrılması- Zeynep Öksüz'ün konuşması- Mahlebin kazanda kaynatılması Mahlebin tohumunu da suyunu da değerlendiriyor- Kahramanmaraş'ta geçimini doğal ortamda yetişen bitkileri toplayarak sağlayan Bilal Öksüz, mahlepten şerbet yapıp satarken, tohumunu da orman işletme müdürlüklerine veriyor- Öksüz: - "Tohumu ormanlar için fidan üretiminde kullanılan mahlep bitkisinin şurubu da öksürüğe, astıma, bronşite ve şeker hastalarına iyi geliyor" MUAMMER COŞKUN - Kahramanmaraş'ta doğal ortamda yetişen bitkileri toplayarak geçimini sağlayan Bilal Öksüz, tohumunu orman işletme müdürlüklerine verdiği mahlebin şerbetini de yapıyor. Andırın ilçesinde yaşayan Öksüz, yıllardır topladığı mahlepten elde ettiği şerbeti satarken, tohumunu da fidan yetiştiriciliğinde kullanılmak üzere orman işletme müdürlüklerine veriyor.Öksüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, verdiği mahlep tohumlarıyla her yıl milyonlarca fidanın yetişmesine vesile olmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.Yaklaşık 10 yıldır bitki topladığını anlatan Öksüz, ilçede 600 ile 1100 rakımda kendiliğinden yetişen mahlepten yaptığı şerbeti satarak para kazandığını bildirdi.Mahlebin toplanması ve işlenmesinin zorluğuna işaret eden Öksüz, şunları kaydetti: "Köy köy gezerek bulduğumuz mahlep ağaçlarından meyve topluyoruz. Hasat, boyu 10-15 metreye kadar ulaşan ağaçların başına çıkılıp sopalarla vurularak veya dalların sallaması yöntemiyle yapılıyor. Gittiğimiz yerlerden bazen boş geldiğimiz de oluyor. Bu iş av sezonu gibi bir şey. Hasat dönemi, iş mevsimine geldiği için çalışacak işçi bulmakta sıkıntı çekiyoruz."Öksüz, topladıkları mahlebin suyunu eşi ve çocuklarının yardımıyla çıkardıklarını belirtti.Çeşitli aşamalardan geçtikten sonra elde edilen suyun büyük kazanlarda yüksek ateşte yaklaşık 24 saat kaynatıldığını dile getiren Öksüz, "Kıvamına gelene kadar kaynadıktan sonra soğumaya bıraktığımız şurubu, şişelere koyup satıyoruz.