Koza Holding'e El Konulması Protesto Edildi, Ünlü İsimler Destek Verdi
Koza İpek Grubu'na kayyum atanması, Kanaltürk binası önünde protesto ediliyor. Ünlü isimler eyleme destek veriyor.
Koza İpek Grubu'na kayyum atanması, Mecidiyeköy'deki Kanaltürk binası önunde protesto ediliyor. Eyleme katılanlar ellerinde "Bunu da yaz tarih", "Özgür basın susmaz", "Bugün Bugün'e yarın herkese", "Herkes sussa Bugün susmaz" yazılı dövizler taşıyor. Binanın cephesine dev bir Türk bayrağı asıldı, bayrağın hemen her iki yanında ise "susmayacağız" yazılı afiş bulunuyor. Çevrede çevik kuvvet ekibi önlemi aldı.
ÜNLÜ İSİMLER EYLEME DESTEK VERDİ
T24 yazarı ve Bağımsız Gazetecilik Platformu P24 Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Cemal de Kanaltürk ve Bugün TV binasını ziyaret etti.
Yaşanan hukuksuzluğa tepki gösteren Hasan Cemal, şunları söyledi:
KARA GÜNLERİ SARAY'DAKİ SULTAN YAŞATIYOR
"Bir tek şey var. Gerçekten kara bir gün yaşıyoruz. Biz gazeteciler olarak, sadece gazeteciler olarak değil, bu kara gün demokrasi adına bir kara gün, özgürlükler adına bir kara gün. Hukuk üstünlüğü adına bir kara gün. Ve bu kara günleri Saray'daki Sultan yaşatıyor. Ama biz bu mücadeleye devam edeceğiz. Gazeteciler olarak özgürlüğü alacağız. Gazeteci arkadaşlarımla dayanışma için geldim.
ORTAK PLATFORMUMUZ BUNDAN SONRA DEMOKRASİ OLACAK
Şunu da görüyorum Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar buradaydı. Arkadaşlarıyla, yazı işleriyle geldi. Hangi görüşte olursak olalım, bizim ortak platformumuz bundan sonra demokrasi, özgürlükler, hukukun üstünlüğü olacak. Bütün gazeteciler, yayın grupları amasız özgürlüğe sahip çıkacak. İşaretlerini görüyorum ama yetersiz. Özgürlüğe darbedir, hukukun üstünlüğüne darbedir. Tekrar ediyorum özgürlüğe sahip çıkacağız, seçim sandığında da Saray'daki Sultan'a bir ders vereceğiz. Bu dünya despotlara kalmaz.
MİLLET SARAY'DAKİ SULTANA DERS VERDİ, BU TEKRAR OLACAK
Bu millet 7 Haziran'da çok iyi bir mesaj verdi ve 10 puan düşürdü, Saray'daki Sultan'ı. En azından bu tekrar olacaktır. Ben eminim, Tayyip Erdoğan kendi Saray düzenini kurmaya burada devam edecektir. Türkiye seçim sandığında demokrasi ve özgürlük sorununu çözecektir. Buna inanıyorum."
CUMHURİYET ORADA
Cumhuriyet Gazetesi yayın ekibi, savcı tarafından hukuksuz bir şekilde yönetimine kayyum atanan İpek Medya Grubu'na destek için geldi. Yayın ekibiyle birlikte Mecidiyeköy'deki İpek Medya Grubu binasına gelen Can Dündar, burada Bugün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erhan Başyurt ve Bugün TV Genel Yayın Yönetmeni Tarık Toros ile görüştü.
Çıkışta açıklama yapan Can Dündar, şunları söyledi:
EN ÇOK BASKI MEDYADA
Medya üzerinde uzun süredir baskıların yeni bir aşaması. Uzun süredir Türkiye bir diktatörlük gibi yönetiliyor. Her alanda baskı var ama galiba en çok basında hissediyoruz. Bugün gerçekleşen operasyon da onun önemli bir aşaması. Artık sesini beğenmediği medya organına el koyup başına kendi yandaşın getirecek kadar pervasızlaşmış bir iktidarın yeni bir adımı.
TESLİM OLMAYACAĞIZ
Biz açıkça haberi alır almaz gazetemiz adına hem bir gazeteci olarak, hem bir yurttaş olarak duygularımızı ifade etmeye geldik. Bu baskılara karşı birlikte mücadele edeceğiz. Yılmayacağız. Bu binalar, kanallar, gazeteler geçici. Biz hep burada olacağız. Teslim olmayacağız.
KORKUNUN SONUCU OLARAK BUNU YAPIYORLAR
Görüşü ne olursa olsun, sicili ne olursa olsun, hangi hükümete partiye destek verirse versin, dayanışma duygularımızı ifade etmeye geldik. Hiçbir korkumuz yok. Asıl onlar korkuyor. Bir korku sonucu bunu yapıyorlar zaten. Bu kadar korkutmuş olmaktan da memnunum, siz de memnun olun. Bu korkuyu yaratabildiyseniz, doğru yoldasınız demektir. Beni asıl korkutan, bu baskı karşısındaki sessizlik. Bazı medya organlarının hâlâ bunu görmemesi ve sıranın kendisine gelmesi. Artık o noktayı geçtik. Herkesin, sırasının kendisine gelmemesi için harekete geçmesi, herkesin bu sahiplenmeyi yapması lazım.
PAZAR GÜNÜ BEDELLERİN ÖDENDİĞİ GÜNLER BAŞLAYACAK
Kılıçdaroğlu'nun dün geldiğini öğrendim, memnuniyet verici. Sen ben yok, topluca göğüslememiz gerekiyor bunları. Bunun devam ettiğini de görüyorum. Herkeste uyanıklık var. Muhtemelen bugün gelecekler. Ama herkes biliyor ki, pazar günü bu baskıların bedelinin ödendiği günler başlayacak. Zaten korkunun temelinde de bu yatıyor.
TAHAKKÜMÜN BU KADAR PERVASIZLAŞTIĞINI GÖRMEDİM
Bu baskıyı hiçbir dönemde görmedim. İktidarın iki dudağının arasında bir medya olmadı. Askeri dönemi de gördük, ama bu kadar uzun sürmemişti. Tahakküm bu kadar pervasızlaştığını görmedim. Biz sağlam durabilirsek, dayanışma sergileyebilirsek özgür bir medya bekliyor bizi ileride.
ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ'NDEN KOZA OPERASYONUNA TEPKİ: KAYGI VERİCİ DURUM
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nden Koza İpek Grubu'na kayyum atanmasıyla ilgili açıklama geldi.
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nden Koza İpek Grubu'na kayyum atanmasıyla ilgili açıklama geldi. Büyükelçilik'ten yapılan açıklamada, "Vatandaşların erişebildiği bakış açılarının çeşitliliğinin özellikle de bir seçimden önce azalması, kaygı verici bir durumdur." denildi.
ABD Büyükelçiliği, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebiyle Bugün Gazetesi, Bugün TV, Kanaltürk TV ve Millet Gazetesi'nin de içinde olduğu Koza İpek Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasını 'kaygı verici' olarak değerlendirdi. Büyükelçiliğin resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada seçim öncesine dikkat çekilerek, şu ifadelere yer verildi: "ABD, evrensel birer hak olan basın ve ifade özgürlüğünün sağlıklı, demokratik toplumlar için vazgeçilmezliğine güçlü şekilde inanmaktadır. Vatandaşların erişebildiği bakış açılarının çeşitliliğinin özellikle de bir seçimden önce azalması, kaygı verici bir durumdur."
CHP'DEN SİYAH KURDELE KAMPANYASI
Gazeteci ve CHP İstanbul milletvekili Barış Yarkadaş, 'Medyama Dokunma' kampanyası başlattı. Yarkadaş, siyah kurdele eyleminin seçimler bitene kadar bütün teşkilatlarda uygulanacağını söyledi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebiyle Ankara 5. Sulh Ceza Hâkimi Yunus Süer tarafından Bugün gazetesi, Bugün TV, Kanaltürk TV ve Millet gazetesinin de içinde olduğu Koza İpek Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasının ardından, toplumun her kesiminde büyük tepki oluştu. Tepki gösteren CHP Milletvekili Yarkadaş, Bugün TV binasına gelerek yöneticilere destek oldu.
BİLİRKİŞİ ŞİRKETİ MÜKKEMMEL BULUNCA ŞÜPHELENDİ
Yönetimine kayyum atanmasıyla ilgili olarak Koza İpek Holding'in avukatları açıklama yaptı. Kayyum atanmasına gerekçe olarak gösterilen bilirkişi raporunu incelediklerini belirten avukatlar, raporda skandal ifadelerin yer aldığını açıkladı.
Bilirkişi raporundaki iddiaların soyut olduğunu belirten avukatlar somut bir verinin olmadığını açıkladı. Daha önce iki tane dosyayı savcıya teslim ettiklerini açıklayan avukatlar iddia edilen her isnata cevap verildiğini kaydetti. Bu kadar basit gerekçelerle saygın bir kuruma kayyum atanmasının hukuka uygun görmediklerini anlatan avukatlar yapılan işleme tepki gösterdi.
KAYYUM KARARINDA İLGİNÇ GEREKÇE: MÜKEMMEL OLMASI SUÇ!
Kurumun avukatlarından Hakan Yıldız da, iki yıldır tüm belge ve bilgilerin istenildiği şekilde verildiğini ifade etti. Avukat Yıldız, bilirkişi raporundaki bir paragrafı okuyarak "Mükemmel olmak, makul şüphe için, kuvvetli şüphe için yeterliymiş. Bu kurum mükemmel olduğu için bugün bunlara maruz kalmıştır." dedi.
İşte o skandal ifadeler:
"Halbuki Türkiye gibi hassas ekonomik şartlara sahip ülkelerde böylesine yüklü miktarda parasal değerlerin çevrildiği kurumsal yapılarda hiçbir hatanın olmaması, iktisadi, teknik ve ticari gerçeklere uygun değildir. Dünyanın hiçbir yerinde mükemmel bir kurum, muhasebe sistemi ve finansal yapı mevcut değildir. Ancak şüpheli kurum, şahıs ve ilgili kişi ve kurumların elde edilen resmi belgelerde mükemmel görüntü çizmiş..."
GAZETECİLER CEMİYETİ: SERGİLENEN BASKICI ZİHNİYET ENDİŞE VE KORKU VERİCİ
Gazeteciler Cemiyeti, Koza Holding ve İpek Medya Grubu'na kayyum atanmasını 'ehlileştirme operasyonu' olarak değerlendirip kınadı.
Cemiyet Başkanı Nazmi Bilgin, "Anlaşılan İpek Medya Grubu'na yönelik gözdağı ve susturma operasyonunda sıra tüm grubu 'havuz medyası' haline getirme aşamasına gelmiştir. Sergilenen baskıcı zihniyet endişe ve korku vericidir." dedi.
'TEK TİP MEDYA, TEK TİP DÜŞÜNCE İSTENDİĞİ ANLAŞILMAKTA'
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin yaptığı yazılı açıklamada seçime birkaç gün kala mahkeme kararıyla bir yayın grubuna kayyum atanmasının 'baskıcı yönetim anlayışının bir sonucu' olarak algılandığını kaydetti. Bilgin hükümete eleştirel yaklaşan bir grup medya organının kamu uydu ve yayın platformlarından dışlanarak halkın bilgilenme hakkının ve basın özgürlüğünün açıkça ihlal edildiğini hatırlatarak, "Bu üzücü gelişmeler tek tip medya, tek tip düşünce istendiği anlaşılmaktadır. Bu zihniyet demokrasiyle bağdaşmaz." dedi.
İktidarı eleştirmenin 'yasak' veya 'cezalandırılmaya layık' görülen ülkelerde demokrasiden söz edilemeyeceğini vurgulayan Bilgin, seçime günler kala Koza Holding ve İpek Medya Grubu'na mahkeme kararıyla kayyum atanarak 'ehlileştirilmeye çalışılmasının' çağdaş bir ülke görüntüsüyle bağdaştırılamayacağını kaydetti.
'YAPILANLAR YETERSİZ GÖRÜLEREK DOĞRUDAN GRUBUN YÖNETİMİNİN ELE GEÇİRİLMESİNE KARAR VERİLMİŞ'
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bilgin, bir danışmanın medyaya yansıyan 'kamu platformlarının muhalif yayın gruplarına kapatılmasını yargıya kendisinin önerdiği' iddiasının yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ilkelerinin ne acı vaziyete getirildiğin göstergesi olduğunu kaydetti. Bilgin, ifade ve basın özgürlüğü kadar yatırım özgürlüğünün ve hukukun bağımsızlığının çağdaş demokratik yaşam için yaşamsal değerler olduğunu vurguladı.
İpek Grubu'nun bir süredir hedefte olduğunu, mali denetim baskısı yanı sıra kamu yayın platformlarından dışlanarak etkinliğinin kırılmaya çalışıldığını anlatan Cemiyet Başkanı Bilgin, "Anlaşılan yapılanlar yetersiz görülerek doğrudan grubun yönetiminin ele geçirilmesine karar verilmiş. Mahkeme kararlarına herkes saygı göstermelidir. Ancak, atanan kayyumların hâlihazırda havuz medyasının önde gelen yetkililerinden oluşması iktidarın niyetini sergilemektedir. Anlaşılan İpek Medya Grubu'na yönelik gözdağı ve susturma operasyonunda sıra tüm grubu 'havuz medyası' haline getirme aşamasına gelmiştir. Sergilenen baskıcı zihniyet endişe ve korku vericidir." dedi.
'BEN YAPTIM OLDU' YAKLAŞIMI ANLAMSIZ
Bilgin açıklamasının sonunda, "Özgür yayıncılık, demokrasilerin olmazsa olmazı muhalefet hakkı, düşünce ve basın hürriyetinin sansürlenmesi kabul edilemez. Anayasal güvence altındaki ifade ve fikir hürriyeti, haber alma ve verme ile özel mülkiyet hakkının 'ben yaptım oldu' yaklaşımıyla anlamsız hale getirilmesi çabaları elbette ki başarılı olamayacaktır." ifadelerine yer verdi.