Koruma Şemsiyesiyle Krize Karşı Gelinemez
Alman Bild Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Kai Diekmann, Küresel Ekonomik Krizin Çözümü İçin Ülkelerin Ulusal Koruma Tedbirleri Almasını Eleştirerek, "Bence Bunlar Yanlış, Çünkü Koruma Şemsiyeleri ile Ekonomik Krize Karşı Gelinemez. Bu Kriz Bir Fırtınadır, Şemsiye Fırtınaya Karşı İşe Yaramaz. Hatta Şemsiye Şimşeği Çeker" Dedi.
ALMAN Bild Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Kai Diekmann, küresel ekonomik krizin çözümü için ülkelerin ulusal koruma tedbirleri almasını eleştirerek, “Bence bunlar yanlış, çünkü koruma şemsiyeleri ile ekonomik krize karşı gelinemez. Bu kriz bir fırtınadır, şemsiye fırtınaya karşı işe yaramaz. Hatta şemsiye şimşeği çeker” dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk-Alman İş Konseyi’nin İstanbul Tarabya’da Alman Büyükelçisinin yazlık binasında düzenlediği basın toplantısında konuşan Diekmann, koruma şemsiyelerinin sadece altında olanı koruduğunu da belirterek, “Ancak aynı zamanda bir dezavantaj yaratır. Şemsiyenin altında olan etrafta olan biteni tam göremez. Hepimiz bu krizden bir şekilde etkileneceğiz ama bu krizi atlatabiliriz. Hepimiz ıslanabiliriz ama önemli olan şimşek çarpmaması” diye konuştu.
ÜLKELER EV ÖDEVİNİ YAPSIN
Bütün ülkeler ve ekonomilerin artık birbirine bağlı olduğunu hatırlatan Diekmann, şöyle konuştu:
“Bu durumdan en çok yararlanan ülke, ihracat şampiyonu Almanya oldu. Buna karşın Almanya’da bazı çevreler ‘Allah sadece bizi korusun’ diyebiliyor. Her ülkenin kendi ev ödevini yapması gerekiyor. Ancak uluslararası alanda da müştereken yapılması gerekenler var. Avrupa ülkelerinin ve bence bir Avrupa ülkesi olan Türkiye’nin de ekonomik politikalarını daha iyi koordine etmesi gerekiyor.”
Kai Diekmann, şu anki ekonomik krizin mali krizden çok, sorumluların sorumluluklarını yerine getirmemelerinden kaynaklanan bir kriz olduğuna da işaret ederek, krizin sorumluluk üstlenmek ve bazıları için sorumluluk üslenmenin ne olduğunu hatırlamak için şans olacağını ifade etti.
ALMAN TURİST GELİR Mİ BİLMEM
Basın ve basın mensupları olarak son ekonomik krizin belirtilerini görmekte, boyutlarını anlamakta başarısız olunduğuna dikkat çeken Diekmann, şunları söyledi:
“Türk-Alman ekonomik ilişkilerinin de önümüzdeki dönemde izleyeceği seyri kestirmem mümkün değil. Türkiye’ye geçen yıl 4 milyona yakın Alman turist geldi. Bu yıl bu rakama ulaşılır mı bilmiyoruz. Gazeteciler olarak bizler Bild Gazetesi ve Hürriyet Gazetesi’nden Yayın Yönetmeni arkadaşım Ertuğrul Özkök de kamuoyunda panik yaratmamak için mevcut birçok haberi, kullanabileceğimiz birçok malzemeyi bilinçli olarak kullanmamayı tercih ettik.”
BİR ÇOK KRİZİ ATLATTINIZ
Diekmann, Türkiye ile Almanya arasındaki ekonomik ilişkilere de değinerek, “Türkiye’ye en çok Alman şirketleri yatırım yapıyor. Alman ortak sermayeli şirketlerin sayısı 3 bin 500’ü geçti. Bu şirketler Türkiye’ye Avrupa ile Ortadoğu arasında bir köprü olarak güveniyorlar. Türkiye’nin durumu sağlam, birçok krizi atlattınız. Banka sektörünüz 2001 krizinden daha güçlü olarak çıktı. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 25 milyar Euro’ya ulaştı” açıklamasını yaptı.
ŞAHENK: KRİZ GÜVEN SORUNU HALİNE GELDİ
Toplantının açılışında konuşan ve moderatörlüğünü yapan Türk Alman İş Konseyi Başkanı ve Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk ise, sorulan bir soru üzerine ekonomik krizle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Çok zor bir dönemden geçiyoruz. Dünyada cevapları hiç kimsenin bilmediği bir dönem yaşıyoruz.
Dünyada pek çok kriz atlatıldı ama belki de en derini bu. Bu kriz likidite veya kredi krizi olmayı aştı. İnsanı en tabi yerinden vuran bir güven krizine dönüştü. Tüketicisinden üreticisine çarkı çevirenlerin birbirine güveninin kalmadığı yerdeyiz. Aslında dünyada şu anda para var. Hatta likidite bolluğu yaşandığı söylenen dönemden bile daha çok para var. Ama bu paralar hazine bonolarında, devlet tahvillerinde duruyor. İnsanlar parayı yeniden dolaşıma sokmak için fiyatların biraz daha düşmesini bekliyor. Krizin çıkış adresi ABD ama krizden tek başına ABD’yi suçlamak doğru değil. Piyasalar ABD’de toplandığı için kriz buradan çıktı. Herkes kazanırken sorun yoktu. Ümit ediyorum ki, korumacılık dünyaya yayılmaz. Ortadoğu’dan, Uzakdoğu’dan gelen sermayeye tepki gösterilmemeli. Türkiye’deki yabancı bankalar krizde çok iyi sınav verdi, hepsini kutlamak lazım. Gördük ki, ABD’den AB’den pek eksiğimiz yokmuş. Şimdi bize raporlar yazıp akıl verenlerin o raporları tekrar okuması gerekiyor.
ABD Merkez Bankası FED’in müthiş para bastığını görüyoruz. ABD parasının geleceği ile ilgili endişeliyim. Bu kadar para pompalanması, enflasyonu yukarıya çekecektir. Bu durumu nasıl yöneteceğiz bilmiyorum. Tüm dünyada beraber çalışmaya ihtiyaç var.”
KRİZ AB İLE TÜRKİYE'Yİ YAKINLAŞTIRACAK
Ferit Şahenk, AB ile ilişkileri de değerlendirerek, şu görüşleri dile getirdi: “Egemen Bağış’ın başmüzakereci olarak atanması çok önemli bir gelişme. Bu adım, Türk devletinin AB üyeliğine olan inancını perçinledi. Son iki yılda Türkiye çok değişik gündemlerden geçti. Ama bakanlıklar nezdinde müzakerelerin devam ettiğini biliyorum, takip ediyorum. Ancak bu yeteri kadar kamuoyuyla paylaşılmamış olabilir. Mevcut ekonomik ortam, AB ile Türkiye’yi daha fazla yakınlaştıracak. Krizden çıkmak için birbirimize ihtiyacımız var.”
ALMANYA İLE İLİŞKİLERİ GELİŞTİRMEK ÖNEMLİ
Almanya ile Türkiye arasındaki ilişkilerle ilgili Ferih Şahenk, şunları söyledi: “1996’da kurulan iş konseyimiz 2008 yılında yeniden yapılandı. Konseyin işleyişinde 5 alt komite oluşturduk. Bunlar, medya ve iletişim, AB ilişkileri ve entegrasyon, sanayi ve KOBİ’ler, finans ve bankacılık ile sosyal faaliyetler. Kriz döneminde dünyanın en büyük ihracatçısı olan Almanya ile işbirliğini her alanda geliştirmemiz büyük önem taşıyor.”
ENERJİDE YENİ İŞBİRLİKLERİ OLABİLİR
Türk-Alman İş Konseyi’nin düzenlediği toplantının diğer konuşmacısı olan Almanya’nın Türkiye Büyükelçisi Eckart Cuntz, Türkiye’de 3 binin üzerinde Alman şirketin faaliyette bulunduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Bu sayı çok hızlı arttı. Yeni yatırımlar yapılmaya devam ediyor. Burada yapılan yatırımlar uzun vadeli. Almanların Türkiye’ye yaptığı yatırım gibi, Türklerin de Almanya’ya yatırım yapmasını istiyoruz. Krize karşın yeni sektörlerde açılımlar yapılıyor. Kriz nedeniyle hiçbir Alman firma buradan gitmedi. Enerji bu konuda önemli bir sektör olarak görülüyor. Doğalgazda yeni açılımlar yapılabilir.”
KRONE ÜRETİMİNİ 2010'A ERTELEDİ
Doğuş Grubu’yla treyler üretimi yapan Alman Krone’un CEO’su Dr. Jürgen Föhrenbach ise, krizin bütün faturasının bankacılara çıkarılmaması gerektiğini belirterek, “Bu krizin iki yüzü var. Satanlar ve satın alanlar. Petrol fiyatları 40 dolara kadar geriledi. Ama hepimiz fiyatların önümüzdeki dönemde 200 dolara kadar çıkacağını biliyoruz.
Önlemlerimizi buna göre almalı, işbirliği yapmalıyız. 1.5 yıl önce Türkiye’yi de içine alan Kuzey Afrika ve Ortadoğu bölgesine 35 milyon Euro’luk yatırım yapma kararı aldık. Türkiye’de bu yaz başlatmayı planladığımız üretimi kriz yüzünden 2010’a erteledik. Fabrika üzerine çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü şu anda AB’deki ihtiyaç dramatik bir şekilde çöktü. Bu yüzden Türkiye’de üretime başlamaya gerek kalmadı.”