Kayyum Önal: "Gizli Ajandası Olanlarla Çalışamayız"
Koza İpek Medya'ya kayyum olarak atanan Ümit Önal, çalışanlarla empati yaptıklarını, ilk önce kimseyi işten atmadıklarını belirtti. Devam eden olaylar, sonrası 58 kişinin işine son verildiğini söyledi.
Koza İpek Medya bünyesinde faaliyet gösteren görsel şirketlere kayyum olarak atanan Ümit Önal, gizli ajandası olmayan, markalar için ter döken tüm personelle çalışmaya devam edeceklerini belirterek, "Ancak meseleyi kriminal hale getiren, direniş çağrısı yapan, gizli ajandası olan ve personelin işini yapmasını engelleyenlerle çalışamayız" dedi.
"GÜN SAYIYIORUZ"
Kanaltürk, Bugün TV, İpek Online, Koza Prodüksiyon ve Rektur Reklamcılık'a atanan kayyumlar, AA'ya açıklamalarda bulundu. 6 kayyum adına konuşan Ümit Önal, Koza İpek Medya grubundaki 500 kişinin yarısının görsel faaliyet gösteren şirketlerde çalıştığını söyledi. Mahkeme kararıyla kayyum atandıktan sonra geçen hafta çarşamba günü geldikleri binada direniş ve nümayişle karşılaştıklarını hatırlatan Önal, "Göreve başladıktan sonra 5. günün ardından şirketle ilgili kayıtlara henüz ulaşabildik. Personelle yavaş yavaş tanışma imkanı bulabildik. Dolayısıyla yapıyı tanımak, kavramak, arkadaşlarımızla tanışmak için biraz zamana ihtiyacımız var. Şimdi bu zamanı hep birlikte yaşarken, diğer taraftan ise Kanaltürk'te, daha önce ilan edildiği gibi pazartesi gününden itibaren normal yayın akışını gerçekleştirdik.. Bugün TV için de hızlıca yayın akışına başlayacağımız günleri saymaktayız" diye konuştu.
Ümit Önal
İDDİALAR GERÇEKLERİ YANSITMIYOR
Şirketlere kayyum atanmasından sonra başlayan "kar eden firmalara çöktüler, kazanan şirketleri yok edecekler" iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurgulayan Önal, kurumların mali durumuna ilişkin "İlk tablo şunu gösteriyor; medya şirketleri, belli dönemlerde holdingden sermaye artışlarıyla sübvanse edilerek hayatlarına devam edebilmişler. Biz şimdi bu şirketlerin kendi öz kaynaklarıyla nasıl kar edilebilir bir konuma getirileceğini tartışacağız" değerlendirmesinde bulundu.
"'YETKEN BUNLARI İŞTEN ATALIM' MÜMKÜN DEĞİL"
Çalışanların işsiz bırakılması gibi bir duruma sıcak bakmadıklarını belirten Önal, "Burada militan ve gizli ajandası olmayan, bu markalar için ter döken tüm çalışanlar bizim mesai arkadaşlarımızdır. Bu markalara hizmet edenler oldu. Buraya idare etmek için atanmış insanlar olarak biz de tekrar azledilene kadar hizmet etmeye devam edeceğiz. Dolayısıyla herhangi bir arkadaşımız için 'Yekten bunları işten atalım, bunlarla çalışmayalım' anlayışıyla meseleye bakmamız mümkün değil" ifadelerini kullandı.
"TARIK TOROS'UN İŞ AKDİ FESHEDİLDİ"
Önal, eski genel yayın yönetmeni Tarık Toros gibi "meseleyi artık kirminal hale getiren, direniş çağrısı yapan, yetki verilmiş insanların çalışmasına engel olan ve korsan yayın yapan" kişilerle işe devam etmelerinin güç hatta imkansız olduğunu dile getirdi Göreve başladıktan sonra gerginliğin dinmesi, insanların bir nebze nefes alıp rahatlamaları ve çalışanlarla empati kurmak amacıyla kimseyi işten çıkarmadıklarını, Tarık Toros'u da yetkilerini alarak izne ayırdıklarını anlatan Önal, sözlerine şöyle devam etti:
"Fakat devam edegelen olaylar, daha sonradan şahit olduğunuz davranışları, içeriye girerek birtakım korsan yayınlarla şirketlerinitibarlarını ve değerlerini düşürecek faaliyetler ve söylemlerde bulunması, bizim kendilerinin iş akdini haklı nedenle feshetmemizin önünü açmış oldu. Çünkü son tahlilde, 'Bizim şirketlerimize geldiler, çöktüler, bu şirketlerimize zarar verecekler' diyerek, diğer taraftan ise bu şirketlerin kamuoyu önündeki değerlerini düşürenlere müsaade etmemiz mümkün değildi. Bu nedenle dün itibarıyla Tarık Toros'un işine son verdiğimizi yazılı olarak bildirdik."
"TÜRKSAT VE DİĞER PLATFORMLAR NEZDİNDE GİRİŞİMLERDE BULUNACAĞIZ"
Savcılığın mütalaası üzerine Kanaltürk ve Bugün TV'nin TÜRKSAT ve bazı platformlardan çıkartılarak, yayınlarının sınırlandırıldığını söyleyen Önal, "Bildiğim kadarıyla sözleşmedeki bir madde üzerine TÜRKSAT bir uyarı yazısı gönderdi. Aynı şekilde diğer platformlar da savcılık yazısı üzerine her iki kanalı bünyelerinden çıkardı. Biz bundan sonraki aşamada bu yeni durumu hem savcılık hem TÜRKSAT hem de diğer platform ve uydu yayınını sağlayan servis sağlayıcı şirketlerin yetkilileriyle görüşerek, ilgili kararı tekrar gözden geçirmeleri konusunda mutlaka girişimlerde bulunacağız" şeklinde konuştu. Önal, amaçlarının, yöneticileri oldukları markaları yok etmek değil, aksine burada ekmek yiyen iyi niyetli kişilerle şirketlerin devamlılığını sağlamak olduğunu sözlerine ekledi. Koza İpek Medya'nın şirketlerine 28 Ekim 2015'te savcılık talebi üzerine mahkeme kararıyla kayyum atanmıştı. Medya şirketlerinde direniş gösterilmesi ve korsan yayın yapılması üzerine kayyumlar, kolluk kuvvetleri eşliğinde binaya girerek yönetimi devralmıştı.
10 DAKİKA NAMAZ İZNİ
Gazetedeki ilk toplantısında, "Millet Gazetesi, Müslümanların yönettiği bir gazete gibi olacak." diyen Hüseyin Yahya Şekerci'nin yaptığı toplantıda "Bundan sonra terasa çıkmak yok, tuvalet ve namazdan 10 dakikada gelinecek." dedi.
"BENDEN İZİNSİZ GİTMEK YOK"
İpek Medya Grubu'nda 70'ten fazla gazetecinin işten çıkarılmasının ardından görevine devam edenler de ilginç bir tavırla karşılaştı. Alınan bilgilere göre, Millet Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği'ne getirilen Hüseyin Yayha Şekerci, gazete çalışanlarıyla yaptığı ilk toplantıda, yayın politikasının tamamıyla değişeceğini söyledi. Aradan geçen üç günün ardından gazete çalışanlarına tehdit yağdırmaya devam eden Şekerci, yazı işleri katına gelerek yeni hakaretlerde bulundu. Burada çalışan personele bir anda bağırmaya başlayan Şekerci, şu ifadeleri kullandı: "Bundan sonra herkes sabah 09.00'da burada olacak. Ben demeden kimse işten çıkmayacak. Sayfaları yaparız, gerekirse yıkıp tekrar yaparız. Bundan sonra terasa çıkmak yok, tuvalet ve namazdan 10 dakikada gelinecek. Siz bana kumpas mı kuruyorsunuz? İş yavaşlatıyorsunuz." Şekerci'nin bu sözlerinin ardından bazı çalışanlar gözyaşlarını tutamadı. Sinir krizi geçiren bir kişiyi ise arkadaşları sakinleştirdi.