Karadeniz ve Balıkçılık Çalıştayı
Sinop Üniversitesinin ev sahipliğinde, 13-14 Ekim tarihlerinde, bakanlık yetkilileri, balıkçı kooperatifleri başkanları ve akademisyenlerin katılımıyla yapılan Karadeniz ve Balıkçılık Çalıştayı'nın sonuç bildirgesi açıklandı.
Sinop Üniversitesinin ev sahipliğinde, 13-14 Ekim tarihlerinde, bakanlık yetkilileri, balıkçı kooperatifleri başkanları ve akademisyenlerin katılımıyla yapılan Karadeniz ve Balıkçılık Çalıştayı'nın sonuç bildirgesi açıklandı.
Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Sezgin tarafından yapılan yazılı açıklamayla paylaşılan bildirgede, Karadeniz'de biyolojik çeşitliliği ve balıkçılığı etkileyen en önemli faktörün kirlilik olduğuna işaret edildi.
Denizlerin katı ve sıvı her türlü atıklardan korunması gerektiği vurgulanan bildirgede, modern arıtma ve çöp tesisleri kurulması kadar denizlerdeki mevcut kirliliğin giderilmesi çalışmalarına da önem verilmesi gerektiği belirtildi.
Karadeniz'deki başta dip balıklarından oluşan demersal su ürünleri olmak üzere, tüm stokların av baskısı ve diğer faktörlerden dolayı yıpranış durumda bulunduklarına işaret edilen bildirgede, şu ifadeler kullanıldı:
"Göçmen pelajik balıklar, iklimsel değişimler kadar, büyük balıkçı gemilerinden oluşan filonun da ağır baskısıyla karşı karşıyadır. Hamsi, çaça, palamut, lüfer ve istavrit stoklarının üreme, beslenme ve göçlerini zarar görmeden yapabilmeleri için gerekli önlemler alınmalıdır. Karadeniz, deniz balıkları yetiştiriciliği için geniş bir potansiyele sahiptir. Yetersiz olan doğal balık stoklarının korunabilmesi için avcılığın yanı sıra yetiştiricilik faaliyetlerine önem verilmesi ve taşıma kapasitesiyle orantılı olmak üzere, yeni üretim sahaları açılması zorunludur. Su ürünlerinin avlanması ve yetiştirilmesi kadar uygun şekilde muhafaza edilerek veya işlenerek balığın az olduğu dönemlerde pazara sunulması, fiyat istikrarı ve israfın önlenmesi açısından önemlidir. Bu nedenle ihtiyaç ve hedefler doğrultusunda balık taşıma, muhafaza etme ve işleme yatırımlarına önem verilmelidir."
"Yunuslar korunmalı3
Bildirgede, Karadeniz'de besin piramidinin geriye kalan tek büyük etçilleri olan yunusların korunmaları gerektiği belirtilirken, bu balıkların ağlara verdikleri zararların önüne geçilebilmesi amacıyla yunus koruyucu cihazların devlet desteğiyle balıkçılara dağıtılması gerektiği kaydedildi.
Karadeniz'in, hidrografik özellikleri bakımından fiziksel ve kimyasal parametreleri sürekli değişen dinamik bir deniz olduğu belirtilen bildirgede, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Bu nedenle Karadeniz'in sahip olduğu biyolojik zenginlik, küresel iklim değişimleri ve istilacı türlerden önemli derecede etkilenmektedir. Karadeniz'in hem fiziksel ve kimyasal hem de biyolojik özelliklerinin düzenli olarak takip edilmesi, bu yönde yapılan araştırmalara önem ve destek verilmesi gerekmektedir. Çok çeşitli olumsuz faktörlerin etkisinde giderek yıpranan Karadeniz ekosistemi ile balıkçılığının nefes alma ve kendini rehabilite etme alanları olarak uygun yerlerde Denizel Koruma Alanları kurulması, balıkçılık üretiminin artması, sürdürülebilirlik açısından çok önemli faydalar sağlayacaktır."