Haberler

Japonya'nın Otomotiv Devleri Birleşiyor

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Geçtiğimiz yıl Toyota'nın Daihatsu'yu, geçtiğimiz hafta da Nissan'ın Mitsubishi'nin yüzde 34'ünü almasıyla uzmanlar, Japonya'da 10 yıl içinde 3 büyük üreticinin kalacağını iddia ediyor.

Bugün dünyada otomotiv sektörünü domine eden dev ülkelere baktığımızda üretici sayılarının 3'ü geçmediğini görüyoruz. Bir tek Japonya hariç. Almanya'da bugün Mercedes, BMW ve Volkswagen olmak üzere 3 üretici var. En büyük pazar olan Amerika'da ise Chrysler'in Fiat bünyesine girmesinin ardından General Motors (GM) Ford ve belki de Tesla'nın yer aldığını görüyoruz. Fransa'da PSA (Peugeot-Citroen) ve Renault, İtalya'da ise Fiat-Chrysler yer alıyor. 5 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğe sahip Japonya'da ise geçtiğimiz yıla kadar tam 8 otomobil üreticisi vardı. Bunlardan Toyota dünyanın en çok satan otomobil markası.

Diğerleri Nissan, Mazda, Subaru, Honda, Daihatsu, Suzuki ve Mitsubishi. Ticari araç üreticilerini hiç saymıyorum bile. Yapılan analizler ve sektör yetkililerinin öngörüleri doğrultusunda önümüzdeki 10 yıl içinde Japonya'da da otomotivde konsolidasyonların yani birleşmelerin artacağı belirtiliyor. Hem de bunu Japonlar söylüyor. Yani diğer dev pazarlar gibi Japonya'da da en fazla 3 büyük üretecinin kalacağı iddia ediliyor. Zaten bunun doğru olduğu 2015 yılında Toyota'nın Daihatsu'yu, geçtiğimiz hafta da Nissan'ın Mitsubishi'nin yüzde 34'ünü 2.2 milyar dolara satın almasıyla ortaya çıktı.

TOYOTA VE DİĞERLERİ

Toyota, geçtiğimiz ocak ayında yine bir Japon otomobil markası olan Daihatsu'nun almak için harekete geçmişti. Şu anda Daihatsu'nun yüzde 51.2 çoğunluk hissesine sahip Toyota, kalan yüzde 48.8'lik hisse için 3.2 milyar dolarlık bir parayı gözden çıkardı. Toyota bu satın alma işlemi tamamlandığında Daihatsu'yu gençleştirme operasyonuna dahil etmeyi düşünüyor. İddialara göre Daihatsu'nun tamamını almak isteyen Toyota, bu markayı Renault-Dacia örneği gibi düşük maliyetli bir alt marka statüsüne sokabilir.

Hatırlanacağı üzere Lexus da Toyota'nın premium seviyedeki markası olarak yer alıyor. Diğer taraftan Honda, Mazda ve Mitsubishi'nin Rover, Ford ve DaimlerChrysler ile ortaklık yaptığını ama pek başarılı olamadığını hatırlıyoruz. Sonuç olarak bakıldığında bugün hiç bir Japon marka hem satış, hem ciro hem de nakit gelir olarak Toyota'nın yanına bile yaklaşamıyor. Bu yüzden Japon üreticilerin uzun yıllardır hep bir birleşme, ortaklık hedefleri ve planları oluyor. Toyota'nın Ar-Ge bütçesi 14 milyar doları aşarken, bu bütçe Nissan, Subaru, Suzuki, Mazda ve Mitsubishi'nin toplam Ar-Ge harcamalarının üstünde.

MAZDA VE SUZUKİ

Mazda'nın büyük hissedarı kısa süre önceye kadar Amerikan Ford'du. Şimdi Toyota ile bir ortaklık yapılır mı bunun için erken olduğu söyleniyor. Mazda üst düzey yöneticisi Tetsuya Fujimoto, "Gelecekte ne olacağını bilemeyiz" diyerek kapılarının açık olduğu sinyalini veriyor. Türkiye'de distribütörlüğü Doğan Holding'e geçen Japon Suzuki'nin dünyadaki durumu ise biraz karışık. Bundan bir kaç yıl önce Alman Volkswagen Grubu, Suzuki'yi tam bünyesine katıyordu ki son dakika iş bozuldu. Daha sonra Toyota'nın alacağı iddia edildi ancak Toyota'nın Daihatsu'nun tamamını alacağının belli olmasıyla bu işin de yattığı düşünüldü. Ancak yine de Japon analistler Suzuki ile Toyota arasında 10 yıl içinde nikah kıyalacabileceğine inanıyorlar. Hatta buna kesin gözüyle bakılıyor.

HONDA, GM FLÖRTÜ

Japon Honda tarafına baktığımızda ise Amerikan General Motors (GM) ile flört halinde olduğunu söyleyebiliriz. Bilmeyenler için GM ile Honda geleceğin hidrojen teknolojileri konusunda başarılı bir işbirliğine imza atmış durumda. Gelecek neleri getirir ama burda da bir evlilik beklentisi yüksek. Diğer taraftan elektrikli otomobil teknolojileri konusunda Honda'nın ortaklıktan yana olduğunu da yapılan açıklamalardan biliyoruz.

RENAULT-NİSSAN MİTSUBİSHİ ÜÇGENİ

Nissan ise bugün Toyota'dan sonra en güçlü Japon marka. Nissan, 1999 yılından bu yana Fransız Renault ile ortak. Renault'un Nissan'daki hissesi yüzde 43.4 iken, Nissan da Renault'un yüzde 15'ine sahip. İki bağımsız şirket olarak gözükmesine rağmen CEO'ları tek; Carlos Ghosn. Ama bu ortaklık hissedarları pek tatmin etmiyor gözüküyor.

Özellikle Renault'un hissedarı olan Fransız hükümetini. Bir çok konuda ayrılık yaşandığı ortada. Tam Nissan'ın yeni bir ortaklık daha yapacağı konuşuluyor du ki, geçen hafta haber geldi. Nissan ve Mitsubishi geniş kapsamlı bir stratejik işbirliği anlaşması imzaladıklarını açıkladı. Anlaşmaya göre Nissan, 2.2 milyar dolar karşılığında Mitsubishi Motor Corporation hisselerinin yüzde 34'ünü devralacak. Geride bırakılan beş yıl boyunca iki marka arasında devam eden işbirliği, bu anlaşmayla stratejik ortaklık boyutunu kazanacak. İmzalanan anlaşmaya göre Nissan ve Mitsubishi Motors, satın alma, ortak araç platformu, teknoloji, ortak tesis kullanımı ve büyüyen pazarlar olmak üzere birçok alanda işbirliğine gidecek. Nissan-Renault ve Mitsubishi markalarının satışları birlikte alındığında toplam yıllık 9.3 milyon adet ile Toyota ve Volkswagen'in ardından üçüncü sırada yer alıyor.

EFSANE GERİ DÖNDÜ

Japon Suzuki'nin efsane haline gelen SUV modeli Vitara, baştan aşağı yenilenerek Türkiye'de yollara çıkıyor. Baz donanımında dahi sunduğu zengin donanım ile dikkat çeken Yeni Vitara, seçenekler arasına eklenen GLX donanım paketi ile premium segmentteki modelleri hedefliyor. Doğan Holding çatısı altında Türkiye'deki yeniden yapılanmasını tamamlayan Suzuki Türkiye, 6 ileri otomatik vitesin standart olarak sunulduğu yeni Vitara'yı haziran ayında 73 bin 900 TL'den başlayan fiyatlarla satışa sunacak.

Euro NCAP çarpışma testlerinden 5 yıldız alan Vitara'da GL+ ve GLX olmak üzere iki farklı donanım seçeneği sunuluyor. Standart donanımı temsil eden GL+'ta dahi oldukça zengin bir donanım sunan Yeni Vitara, GLX donanımında ise lüks segmentteki modellerde olmayan pek çok özelliği barındırıyor. GL+ donanımında, ABS, BAS, ESP, Yokuş Kalkış Desteği, Lastik Basınç Uyarı Sistemi, Start-Stop, Sürücü ve Yolcu Ön-Yan-Perde ve Diz Hava Yastıkları, Otomatik Klima, Merkezi Alarm, 10.1 inç'lik dokunmatik ekran ve navigasyon sistemi, Geri Görüş Kamerası, Bluetooth, Hız Sabitleme, Deri Direksiyon Simidi, LED gündüz farları, Elektrikli ve Isıtmalı Yan Aynalar standart olarak sunuluyor. GLX donanımında ise tüm bunlara ek olarak Adaptif Hız Sabitleyici, Radar Fren Destek Sistemi, Önde Isıtmalı Süet Deri Koltuklar, Anahtarsız Çalıştırma, Far ve Silecek Sensörü, Panoramik Açılır Tavan, LED Farlar, Elektrikli-Isıtmalı ve Kanlanabilir Sinyalli Yan Aynalar standart olarak yer alıyor.

89 BİN TL'YE RANGER

2015 yılında Avrupa'nın en çok satan pick-up modeli olan Ford Ranger, yenilenen tasarımı, gelişmiş teknoloji donanımları ve ileri seviye çıkan 4x4 çekiş kabiliyeti ile Türkiye'de 89 bin TL'den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu.Yeni Ranger'ın geliştirilen dizel motor ailesinde XLT versiyonu ile birlikte sunulan, 160 PS gücündeki en yeni 2.2 litre TDCi motoru önceki neslin 150 PS motoruna göre daha yüksek performans sergiliyor.

4x4 Wildtrak modeli ile sunulan, dizel motor ailesinin en güçlüsü 200 PS gücündeki beş silindirli 3.2-litre TDCi motoru ile performans en üst seviyeye çıkıyor. 4x2 ve 4x4 modelleri altı ileri manuel ve otomatik şanzımanla müşterilere sunuluyor. Wildtrak modellerinde ise 3.2 litrelik 200 PS ve 470 Nm motor ve 4x4 Otomatik Şanzıman standart olarak sunuluyor. 160 PS güç üreten motora sahip, 4x2 çekiş sistemi ve manuel şanzıman kombinasyonu ile birlikte sunulan XLT modelinin 100 km'deki ortalama yakıt tüketimi 6,8 litre. 4x2 çekiş sistemine sahip otomatik şanzımanlı XLT modelinin 100 km'deki yakıt tüketimi ise 7,8 litre. Ranger bu yeni motor seçenekleri ile birlikte bir önceki nesline oranla %17'lik bir yakıt verimliliği iyileştirmesine sahip.

Japonya'nın Otomotiv Devleri Birleşiyor
Kaynak: Haberler.com / Ekonomi
title
Close