İso Üyesi Küresel Sanayicilerden Ortak Görüş
İSO), üyeleri arasında bulunan ve 74 ülkede faaliyet gösteren 600’ü aşkın uluslararası sermayeli firmayı bugün “Türkiye’ye Güvenenler, Türkiye’de Üretenler” konulu toplantıda buluştu.
İSO), üyeleri arasında bulunan ve 74 ülkede faaliyet gösteren 600'ü aşkın uluslararası sermayeli firmayı bugün " Türkiye'ye Güvenenler, Türkiye'de Üretenler" konulu toplantıda buluştu.
İstanbul Sanayi Odası (İSO), üyeleri arasında bulunan ve 74 ülkede faaliyet gösteren 600'ü aşkın uluslararası sermayeli firmayı bugün Başbakan Binali Yıldırım ile buluştudu. Türkiye'ye Güvenenler, Türkiye'de Üretenler konulu toplantıya, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü katıldı. Uzun yıllardır Türkiye'de faaliyet gösteren, üretim yaparak ve istihdam yaratarak ekonominin kalkınmasına katkıda bulunan gıda, otomotiv, kimya, makine gibi sektörlerden uluslararası sermayeli İSO Üyesi 600'ü aşkın şirket yöneticisinin hazır bulunduğu toplantıya, İSO Meslek Komitesi Üyeleri de katıldı.
Toplantıya katılarak birer konuşma yapan ABB Elektrik Sanayi Murahhas Üye Sami Sevinç, BASF Türk Kimya Sanayi ve Ticaret CEO'su Buğra Kavuncu, Ford Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç, Good Year Lastikleri Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mahmut Sarıoğlu, Nestle Türkiye Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Zeynep Sungu, Procter & Gamble Tüketim Malları Sanayi Türkiye ve Kafkaslar Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, Sandoz / Novartis Türkiye ve Orta Doğu Bölgesi Başkanı Dr. Altan Demirdere, Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem, Siemens Sanayi ve Ticaret Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Hüseyin Gelis ve Unilever Sanayi ve Ticaret Türk A.Ş. Türkiye, Rusya, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Orta Asya ve Kafkasya Hukuktan Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Saraç, Türkiye'ye güvendiklerini, yatırıma, üretime, istihdama ve ihracata devam edeceklerini söyledi.
"Türkiye'ye duyulan güvenin en güzel örneği"
Toplantının açılış konuşmasını yapan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, paralel yapı olarak bilinen FETÖ terör örgütü tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz darbe girişiminin ilk saatlerinden itibaren İSO olarak tereddütsüz bir şekilde demokrasinin, milli iradenin ve seçilmiş Hükümetin yanında olduklarını hatırlattı. Bahçıvan, iş dünyasının lider kuruluşlarından biri olarak, darbe girişimini ilk andan itibaren gerek ortak bildiriler gerek Yenikapı'da düzenlenen Şehitler ve Demokrasi mitingine aktif katılım gerekse üyelerin yurtdışındaki 18 bini aşkın paydaşına mektup gönderme gibi yöntemlerle güçlü bir şekilde kınadıklarını ifade etti. Bu çabaların bir devamı olarak uzun yıllardır Türkiye ekonomisinin kalkınmasına katkı sağlayan uluslararası sermayeli, köklü ve alanında isim yapan İSO Üyesi firmaları Başbakan Binali Yıldırım ve bakanlar ile bir araya getirdiklerini söyleyen Bahçıvan, "Yıllardır Türkiye'ye güvenen ve Türkiye'de üretim yapan yatırımcıların bu toplantıda bulunması, ülkemizin geleceğine duyulan güvenin en güzel örneğini ortaya koyuyor. Bugün burada birlikte yaşadığımız, aslında Türkiye'ye güvenenlerin, Türkiye'de Üretenlerin hikayesidir. Bu, üretim çarkını dostça, kardeşçe, elbirliğiyle çeviren hepimizin hikayesidir. İSO bünyesindeki yerli ve yabancı sermayeli 18 bin üyemiz, bilgilerini, tecrübelerini ve vizyonlarını bir sinerji yaratacak şekilde bugüne kadar gerek müşterek olarak ve gerekse ferdi olarak ülkemizin kalkınması için seferber etmişlerdir" dedi.
"Türkiye ekonomisine inancınızı dünya kamuoyu ile paylaşın"
Toplantıya katılan yabancı sermayeli firmalara seslenen Bahçıvan, "Türkiye için çok önemli ve değerli olan içinde bulunduğumuz bu süreç, yurt dışındaki dostlarımız tarafından yeterli ve sağlıklı bir şekilde tahlil edilemiyor. Böyle bir zamanda doğru bilgi, büyük bir role ve öneme sahip. Sağlıklı ve kalıcı ilişkilerimize zarar verebilecek bu bilgi kirliliği karşısında sizlerin bizlerle el ele vermesi son derece önemli. Türkiye'de yaşanan gerçekleri ve ekonomimize olan inancınızı, ülkenizle ve dünya kamuoyuyla paylaşmanız, kuşkusuz bizler için en anlamlı ve güçlü destek olacaktır. Nitekim sizler ve temsil ettiğiniz firmalarınız, Türkiye'nin çok kıymetli elçileri, ortakları, dostlarısınız. Ülkemiz koşullarını tanıyan, gelişmeleri yıllardan beri yakından izleyen ve değerlendirebilen konumlarda bulunuyorsunuz. Uluslararası temas ve işbirliklerine her zamankinden çok nitelik ve nicelik kazandırmamız gerekiyor" dedi.
"Ekonomi otoritesi kriz sürecini çok iyi yönetti"
Darbe girişimi sonrası Hükümetin vakit kaybetmeden aldığı tedbirlerin, piyasalarda olumsuz bir hava oluşmasını engellediğinin altını çizen Bahçıvan, "Piyasaya yönelik hain darbeyi de aynı kararlılıkla önledik. Türk finansal sistemi darbe girişimi sonrası ilk çalışma gününden itibaren sağlıklı ve etkin şekilde, sorunsuz çalıştı. Hiçbir bankanın, Merkez Bankası'nın darbe girişimi sonrası oluşturduğu olanakları kullanma ihtiyacı olmadı. Bu süreçte Türk Lirası, uğradığı sınırlı değer kaybını kısa sürede telafi ederek iyi bir performans gösterdi. Ekonomi otoritelerimiz ve yönetimimiz kriz sürecini takdire şayan bir şekilde çok iyi yöneterek bu konudaki bilgi birikimleri ile büyük güven vermişlerdir. Memnuniyetle söyleyebiliriz ki piyasa ekonomisine bağlılık sürerken ekonomimiz ve ticaret hayatımız normal seyrine devam ediyor" dedi.
"Türkiye Varlık Fonu ve BES, ekonomiye ivme katacak"
Bahçıvan, İSO olarak uzun zamandır dile getirdikleri ve Hükümetin gündeminde olan "fonların fonu" niteliğindeki Türkiye Varlık Fonu'nun oluşturulmasına ilişkin olarak "Hem mega projelere finansman temin edecek, hem de piyasalarda dalgalanmaları önleyecek Türkiye Varlık Fonu, ekonomimize büyük bir ivme kazandıracaktır" dedi.
Türkiye ekonomisinin geçmişten gelen en önemli sorunlarından birisinin tasarrufların yeterli düzeyde olmayışı olduğuna dikkat çeken Bahçıvan, "Bireysel Emeklilik Sistemi'nin zorunlu hale getirilmesinin hem ekonomimiz hem de çalışanlarımız için yararlı olacağı düşüncesindeyiz. Hükümetin attığı bir başka önemli adım da yurt dışındaki ve yurt içindeki varlıkların ekonomiye kazandırılması amacıyla hazırlığı devam eden Varlık Barışı'dır. Bu düzenleme bir yandan önemli bir kaynak oluşturacak, diğer yandan da kayıtlı ekonomimizin büyümesini sağlayacak. Hükümetin gündeminde olan yatırımcıların sadece taşınmazlarını değil, aynı zamanda taşınır mallarını bankalara teminat olarak gösterebilmesi konusu da sanayiciler için çok önemli ve büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu düzenleme özellikle KOBİ'leri rahatlatacaktır" dedi.
İSO olarak dile getirdikleri yeni nesil Kalkınma Bankacılığı modeli ve Eximbank'ın orta-uzun vadeli kredileri daha da artırarak, uygun faiz oranı ve kolay teminat koşulları ile kullandırması önerilerine Hükümetin olumlu cevap verdiğinin altını çizen Bahçıvan, "Sayın Başbakanımız geçen temmuz ayının başında Kalkınma Bankasının işler hale getirilerek yatırımcılarımıza daha iyi şartlarda kredi imkanı sağlanacağını ve Eximbank'ın kredi verme şartlarının kolaylaştırılacağını ifade etmişti. Bizleri umutlandıran bu iki önemli konuda atılacak adımları heyecanla bekliyoruz" dedi.
"Türkiye, geleceğin küresel oyuncusu"
Konuşmasında Türkiye'nin sahip olduğu potansiyele de değinen Bahçıvan, ekonominin sağlam temeller üzerine oturduğuna dikkat çekerek "Dünyaya entegre olan Türkiye, Avrupa'nın 6'ncı, dünyanın 18'nci en büyük ekonomisidir. 26 çeyrektir kesintisiz büyümeye devam eden Türkiye, herkes için bir fırsatlar diyarıdır. 28,5 yaş ortalamasıyla Avrupa'daki en genç nüfusa sahip ülkemizin, internet abone sayısı 49 milyona, cep telefonu abone sayısı 74 milyona ulaşırken, gençlerimiz de teknolojik gelişmelere hızla uyum sağlayarak önemli bir potansiyel yaratmaktadır. Türkiye'de bu yıl yaklaşık 155 milyar dolar yatırım yapılması öngörülmektedir. Bunun 120 milyar dolarını özel sektör yapacaktır. Türkiye kabına sığmayan, geleceğin küresel oyuncularından birisi olmak isteyen bir ülke konumundadır" dedi. - İSTANBUL