İhracatçının Düşük Dolar Paniği
Doların YTL Karşısındaki Hızlı Değer Kaybı, Maliyet Hesaplamasında B Planı Kalmayan İhracatçıda Panik Havası Yarattı. İhracatçı, Gelecek Hafta Ankara'da Yapılacak Toplantılarında Başbakan Erdoğan'dan Maliyet İndirimi İsteyecek.
Doların YTL karşısındaki hızlı değer kaybı, maliyet hesaplamasında B planı kalmayan ihracatçıda panik havası yarattı. İhracatçı, gelecek hafta Ankara'da yapılacak toplantılarında Başbakan Erdoğan'dan maliyet indirimi isteyecek.
Seçimlerin ardından tek parti hükümetiyle coşan piyasalarda doların 2001'den beri ilk kez 1.24 YTL'ye kadar düşmesi ihracatçıda panik yarattı. Doların 1 YTL olması ihtimalini düşünmek bile istemeyen ihracatçı, bağlı oldukları birlik başkanlarının kapısını aşındırarak "akıl" istiyor. 1.3 YTL'ye kadar olan kura ayak uydurmak için her türlü önlemi aldıklarını belirten ihracatçılar, üretim göçünün hızlanacağı sinyalini veriyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) pazartesi günü Ankara'da yapılacak genel kurulunda sorunlarını bir kez daha Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a anlatmaya hazırlanan bine yakın ihracatçı, yeni bir sanayi politikası oluşturularak, istihdam üzerindeki kamu maliyetinin azaltılması, enerjide indirim ve Teşvik Yasası'nın sektörel hale getirilmesini isteyecek.
TİM Başkanı Oğuz Satıcı, mevcut duruma Merkez Bankası'nın müdahale etmesi gerektiğini belirterek, geçen sene yapılan dört puanlık faiz yükünün Türkiye'nin sırtından kaldırılması gerektiğini açıkladı.
İstanbul Tekstil ve Hazır Giyim İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, iki gündür 15 işadamının kendisini, "bize akıl ver" diye aradığını belirtti. İsmail Gülle, "Verecek bir akıl yok. Kurlardan tek zarar gören ihracatçı kesimi. Artık biz ne kadar konuşsak da dikkate alınmıyoruz. Bu koşullarla ihracatın mantığı bile kalmadı. Teşvik sisteminin yeniden gözden geçirilip sektörel bir hale getirilmesi gerekiyor. Belli yerler için amacına ulaşamadığı ortada. Doğuda 20 bin işçi iş buldu ama batıda 50 bin kişi de işsiz kaldı. Hükümetin bize artık beş on yıllık bir sanayi programı ile gelmesi gerekiyor. Yaptığımız işe saygımızı yitiriyoruz" diye konuştu.
B PLANIMIZ KALMADI
"İhracat için direnç noktasındayız" diyen Funika Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Sözkesen'e göre artık firmaların tek kuruş maliyet avantajı yaratacak gücü kalmadı. Bir çok firmanın ihracata devam edebilmek için zararına da olsa satış yaptığını ve her türlü maliyet analizi ile kendisini 1.3 ile 1.4 YTL bandı arasında üretime hazırladığını ifade eden Sözkesen, "Ancak daha aşağısında ihracat olmaz, ihracat biter" dedi. Sözkesen, şunları söyledi:
"Tek parti hükümetinin yeniden oluşması açısından memnunuz. Ancak döviz kurundan başlayan gerileme bizi endişe içinde bıraktı. Her ne kadar bunun sert düşüşler şeklinde olmayacağını tahmin etsek de, bu sürecin devamı çok tehlikeli ve acil önlem gerektiriyor. Biz üç yıldır doların 1.3 seviyesine göre firmamızı ayarladık. Lojistikten şirket içindeki elektrik tasarrufuna kadar her şeyden maliyet indirmeye çalıştık. Kar etmesek de üretimimizi durdurmadık ve müşterilerimize tam zamanında mallarımız yetiştirdik. Şirketimizi 1.3 ile 1.4 arasındaki banda göre ayarladık. Ancak doların sert düşüşlerle 1.1 YTL hatta 1 YTL bandına gelmesi durumunda kimsenin bir B planı uygulayabileceğini sanmıyorum. Örneğin üretim merkezimiz olan Denizli'de durum hiç de parlak değil. Birçok firmamız ciddi biçimde zor durumda ve ayakta kalmakta zorlanıyor. Temennimiz dolardaki düşüşün durması ve 1.3 YTL bandında kalması."
Hugo Boss, Dockers gibi markalara yılda 60 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Denizli Basma'nın sahibi Esat Sivri ise "Bin 700 kişiye istihdam sağlıyorum. Samsun'a kadar fason veriyorum ve 4 bin kişiyi buluyor. Ne satabilirim, ne de gidebilirim. Sabredip, dayanmaya çalışacağım" diye konuştu.
ULUDAĞLI İHRCATÇI ÇÖZÜLMENİN EŞİĞİNDE
Türkiye'nin en önemli ihracatçı birliklerinden Uludağ İhracatçı Birlikleri'nin Başkanı İbrahim Okur, sürecin böyle devam etmesi halinde firmalarda çözülmelerin başlayacağını belirtti. Okur, "Bir çok firma son yıllarda yurtdışında üretim imkanlarını araştırmaya başladı. Dolar böyle devam ederse direnç kırılır ve ihracat durma noktasına gelebilir" diyen Okur, her fırsatta yaşanan sorunları hükümete ilettiklerini ancak olumlu bir sonuca ulaşamadıklarını da dile getirdi. Okur, önümüzdeki süreç için görüşlerini ise şöyle açıkladı:
"Türk firmaları 20 yılda ulaştıkları pazarları kaybetmemek için zarar da etse ihracata devam etti. Tüm maliyetlerimizi YTL'den gerçekleştirip bunun karşılığını dolarla almak ihracatçının yatırım hedeflerini de durma noktasına getirdi. Kısacası bıçak kemiğe dayandı ve bundan sonra doların daha da düşmesine kimse dayanamaz. Hükümet ilk programında bu sorunu ele almalı. İşin şakası kalmadı. Bazı firmalar yurtdışına gitme planları yapıyor. Ancak biz bundan yana değiliz. Dolara sert müdahaleler yapılsın da demiyoruz. Ancak başta enerji olmak üzere bir çok kalemde yapılacak yeni düzenlemelerle maliyetleri aşağı çekmek mümkün."
ÖNCELİKLİ GÜNDEM OLSUN
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu Başkanı Celal Beysel ise ihracatçının düşük kurla da ihracat yapmayı sürdürdüğünü söyledi. Karların azaldığını belirten Beysel, "Bu durum yeni yatırımlar için engel teşkil ediyor. Doların 1 YTL düzeyine gelmesi bir çok ihracatçıyı zora sokacak. Burada yeni hükümete büyük rol düşüyor. İlk yapılması gereken vergi dışı yüklerin ihracatçının üzerinden kaldırılması. Özellikle 50 kişi üzerinde istihdam sağlayan firmalara bir çok gereksiz maliyet unsurları çıkartılıyor. Örneğin sosyal olarak özürlü, eski mahkum, çevre mühendisi ve doktor çalıştırma zorunluluğu var. Bunu biz de seve seve yapıyoruz. Ancak bu konuda devlet taşın altına elini koymuyor ve sanayiciye büyük bir maliyet kalemi çıkıyor" dedi.
İHRACATÇI NE BEKLİYOR?
* 5-10 yıllık sanayi politikası oluşturulmalı.
* Merkez Bankası'nın faizi düşürerek dövize doğrudan müdahale etmesini.
* İstihdam üzerindeki kamu maliyeti OECD ülkeleri seviyesi olan yüzde 18- 20 seviyesine inmeli.
* Enerji maliyetleri 5 cent ve altına düşürülmeli.
* İl il değil, sektörel teşvik verilmeli.
* Bankacılık sektörü, reel sektöre yönelik proje bankacılığına dönmeli.
* Zorunlu istihdam (özürlü, çevre mühendisi, mahkum) yükü kaldırılmalı.