İgiad Girişimcilik Özel Ödülü" Töreni

Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD) tarafından girişimciliğin teşvik edilmesi için verilen "girişimcilik ödülü", bu sene 15 Temmuz darbe girişiminde şehit ve gazi olanlara ithaf edildi. Ödül, 15 Temmuz gazileri Sabri Ünal ve Fatih Üstün'e verildi.

"İGİAD Girişimcilik Özel Ödülü"nün verildiği ve "Ekonomi Değerlendirme Paneli"nin düzenlendiği etkinlik, Eyüp Kültür ve Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.

Etkinliğin açılışında konuşan İGİAD Başkanı Ayhan Karahan, bu yıl 13'üncüsü düzenlenen ödüle çok önem verdiklerini belirterek, İGİAD'ın ekonomiye ve iş dünyasına ahlaklı girişimciliği bir yaşam biçimi olarak sunduklarını söyledi.

Dünyada girişimci olmak için sadece sermayenin değil düzgün karakter, birikim ve vizyon sahibi olmanın da önem arz ettiğini dile getiren Karahan, işinde ve ticarette adaletli davranmanın, hak yemekten ve harama bulaşmaktan kaçınmanın önemine değindi.

Karahan, "Bu ödül, sadece yatırım yaparak maddi anlamda bir yere gelmiş iş adamlarına verilmiyor. Hem girişimciliğin temel dinamiklerine hem de iş ahlakına riayet eden girişimcilere de veriyor. Parayı ne kadar kazandığımız değil nasıl kazandığımız ve hangi yolda harcadığımız çok daha önemlidir." dedi.

Başkan Karahan, Girişimcilik Özel Ödülü'nün bu yıl 15 Temmuz darbe girişiminde Türkiye'yi işgale kalkışan, millete uçaklar ve tanklarla saldıran, kurşun yağdıran hainlere karşı meydanlara inerek ülkeyi işgalden kurtaran millete ithaf edildiğini vurguladı.

Darbe girişiminin başarılı olması halinde Türk ekonomisinin de büyük kayıp yaşayacağını belirten Karahan, "Aziz milletimizin kahramanca direnişi olmasaydı bugün girişimcilik ödülü verecek firmayı bulamayacak, bu töreni düzenleyemeyecektik." diye konuştu.

Açılış konuşması sonrası "İGİAD Girişimcilik Özel Ödülü" 15 Temmuz gazileri Sabri Ünal ve Fatih Üstün'e takdim edildi.

Üstün, ödülü aldığı sırada yaptığı konuşmada, "Bu ödülü tüm şehitlerimiz ve gazilerimiz adına alıyorum. İnşallah bir daha öyle bir gece yaşamayız. Hayatımdaki en uzun geceydi." dedi.

"Enflasyon temmuzdan itibaren düşmeye başlayacak"

Gecede, Rekabet Kurumu Başkanı Ömer Torlak'ın moderatörlüğünde "İGİAD Ekonomi Değerlendirme Paneli" de düzenlendi.

Panelde konuşan Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Kerem Alkin, ekonomik egemenliğin göstergesinin IMF ile yolları tam ayırmak olduğunu belirterek, Türkiye'nin IMF'nin hiçbir desteğine ihtiyaç olmadan yolunda yürüdüğünü söyledi.

Türkiye'nin dünyanın gıpta ile baktığı mega projeleri bir bir hayata geçirdiğini dile getiren Alkin, bu projelerin Türkiye'yi Avrasya'da ekonomik anlamda ciddi şekilde güçlü kıldığını aktardı.

Alkin, Türkiye'nin bir yandan Avrasya'nın yıldızı olma yolunda ilerlediğini diğer yandan ise küresel boyuttaki siyasi, askeri ve ekonomik yaptırımı bertaraf etmeye çalıştığını bildirdi.

Türkiye'nin 2016'ya dair büyüme oranının 31 Mart'ta görüleceğini anımsatan Alkin, geçen yıl için yüzde 2,3 ile yüzde 2,5 arasında bir büyüme beklediğini söyledi.

Gelişmekte olan ülkeler arasında Çin ve Hindistan dışında diğerlerinin ortalama büyüme oranının yüzde 0,9 olduğunu dile getiren Alkin, "Yani Türkiye 2016'da dahi gelişmekte olan ülkelerin 2,5 katı büyümüş, Çin ve Hindistan hariç. Beğenmediğimiz dönemde bile tam 2,5 kat." dedi.

Alkin, referandum sürecinden bahsederek, eşiğin atlatılması halinde yatırımlarda büyük bir canlanma dönemine girileceğini bildirdi.

Yaz ortasına doğru en geç temmuz ayından itibaren enflasyonun trendinin aşağıya doğru gideceğini aktaran Alkin, istihdam seferberliğinin başlatıldığını, işsizliğin azaltılması için her yıl ciddi yatırımların yapılması gerektiğini anlattı.

Kerem Alkin, 2030 yılında dünyada büyük ölçüde 4 önemli ülkenin yeni kutupları oluşturduğuna şahit olunabileceğini kaydederek, bu 4 ülkenin ABD, Rusya, Çin ve Hindistan olacağını bildirdi.

"Yılın ilk 2 ayı iyi geçti"

BİM İcra Kurulu Üyesi Haluk Dortluoğlu da 2017 yılının ilk 2 ayının beklenilenden daha hareketli ve iyi geçtiğini belirterek, özellikle ekonomi alanında verilen teşviklerden bahsetti.

Dortluoğlu, ekonomik kalkınmanın sadece teşviklerle olamayacağını kaydederek, özel sektörün kendi yağında kavrulması ve ekonomiyi kalkındırması gerektiğini aktardı.

Doğal kaynağı olan devletlerin "Nasıl olsa kaynaklar bize yetecek, çalışmamıza gerek yok" diyerek tembelleştiğini ifade eden Dortluoğlu, doğal kaynağı kısıtlı olan Türkiye'nin insan kaynağı olduğunu bildirdi.

Dortluoğlu, Japonya, Almanya gibi doğal kaynağı az olan ülkelerin makine ve sanayi gibi sektörlerle kalkındığını anlatarak, devletin bu anlamda yönlendirme yapması gerektiğini bildirdi.

Etkinliğe, İstanbul Vali Yardımcısı Nihat Nalbant ve İGİAD üyeleri katıldı.