Fıtch Notları Değiştirmedi, Büyüme Tahminini Düşürdü: Başbakan Erdoğan 30 Mart'ta Cumhurbaşkanlığı...
Orhan Aysezen - Fitch Türkiye'nin "BBB-" olan notu ile "Durağan" görünümünü değiştirmedi.
Orhan Aysezen - Fitch Türkiye'nin "BBB-" olan notu ile "Durağan" görünümünü değiştirmedi. Fitch Türkiye için büyüme tahminlerini, 2014 için yüzde 3.2'ten yüzde 2.5'e; 2015 için yüzde 3.8'den yüzde 3.2'ye düşürdü. Fitch, Türkiye değerlendirmesinde 2001 ya da 2009'u hatırlatan bir ekonomik "sert iniş" riskinin yönünü çeviren makroekonomik politika yönetiminin zaman içinde iyileşme gösterdiğini bildirdi. Kuruluş bankalar konusunda ise, "Türkiye'de bankacılık sistemi iyi sermayelendirilmiş, karlı ve ılımlı seviyedeki geri dönmeyen kredilerin yüzde 3'ten az oluşuyla övünüyor" dedi. Politik riskin önemli bir "bilinmez' olarak kaldığını, bunun Türkiye'nin uzun süreden bu yana karşılaştığı olumsuzluklardan biri şeklinde görüldüğünü belirten Fitch, AK Parti'nin 30 Mart seçimleriyle ilgili beklentileri boşa çıkardığını, Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olma umudu konusunda destek sağladığını bildirdi.
-TL CİNSİNDEN KREDİ NOTU BBB-
Fitch, Türkiye'nin uzun vadeli döviz cinsinden kredi notunu "BBB-", TL cinsinden kredi notunu ise "BBB" olarak açıkladı. Türkiye'nin ABD para politikasının gelecekteki yönüne ilişkin belirsizliğin canlandırdığı küresel riskten kaynaklanan yenilenmiş bir yatırımcı rahatsızlığına maruz kaldığını belirten Fitch, bunun artan iç siyasi ve sosyal gerilimlerle rastlaştığını belirtti.
-TÜRKİYE'DEKİ SİYASİ DURUM-
Fitch Ratings, Türkiye'deki siyasi durumu da değerlendirdi. Politik riskin önemli bir "bilinmez' olarak kaldığını, bunun Türkiye'nin uzun süreden bu yana karşılaştığı olumsuzluklardan biri şeklinde görüldüğünü belirten Fitch, Gezi protestolarının yerini AK Parti liderliğine ilişkin ciddi iddialara bıraktığını, yönetimle ilgili kaygıları artırdığını belirterek şöyle devam etti:
"Öyle olsa bile, 30 Mart'taki yerel seçimlerde beklentileri boşa çıkaran AKP yüzde 45 oy topluyor ve Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olma umutlarını destekliyor. Bununla birlikte Fitch, siyasi velvelenin, Ağustos'taki cumhurbaşkanlığı ve 2015 Haziranındaki parlamento seçimleri öncesinde Türkiye'nin kalıcı bir niteliği olarak sürmesi ve ekonomik görünümü periyodik şekilde gölgelemesini bekliyor."
Fitch'in değerlendirmesinden bazı bölümler şöyle:
"-Türk lirası üzerinde güçlü aşağı yönlü baskı yapan bu ikiz şok, Türk otoritelerinin uluslararası likiditeyi korurken para birimini savunma yeteneklerinin sınırlarını ortaya koyuyor.
-Türkiye'nin karmaşık para politikası çerçevesi de, geleceğe ilişkin göstergeler politikanın daha olumlu bir enflasyon ortamında sıkı kalacağını gösterirken, bir dereceye kadar basitleştirildi.
-2001 ya da 2009'u hatırlatan bir ekonomik "sert iniş' riskinin yönünü çeviren makroekonomik politika yönetimi, zaman içinde iyileşme gösterdi. Ancak ekonomi hala yüksek seviyede oynak ve Fitch, Türkiye'de makroekonomik politikanın tutarlılık ve öngörülebilirliğinin bazı benzer yükselen piyasa derecelendirme emsallerine oranla daha zayıf olacağını değerlendiriyor.
-Politika sıkılaştırmasının önceki döneminde başlatılan ekonomide yeniden dengelenme 2H13'te (2013'ün yarısında) durma noktasına geldi ve beşte dördü oynak portföy ve kısa vadeli sermaye akışlarıyla fonlanan cari işlemler açığı yıllık olarak GSYİH'nın yüzde 8'ine geldi. Yüksek risk priminin farkında olarak yatırımcılar Türk finansal varlıklarını elde tutma talebinde bulundular, yetkililer Türkiye'nin kısa vadeli sermaye çıkışlarına kırılganlığını azaltmayı ve uluslararası rezervler ve lira üzerindeki aşağı yönlü baskının rahatlamasını umuyor.
-Fitch bu güne kadarki makroekonomik sonuçların güven verdiği görüşünde. Lira istikrarlı durumda ve uluslararası rezervler Şubat'ta, Ocak'taki keskin bir düşüşten sonra yeniden geri geldi. İçte ihracatın desteğiyle, sanayi üretimi ve kapasite kullanımı güçlü kaldı, ancak iç kredi büyümesi yavaşladı ve tüketici ve yatırımcı güveninde ılımlılaşma işaretleri var. Genel olarak yeniden dengelenmenin yavaş büyüme meydana getirmesi bekleniyor ve Fitch büyüme tahminlerini, 2014 için yüzde 3.2'ten yüzde 2.5'e; 2015 için yüzde 3.8'den yüzde 3.2'ye düşürdü.
-Açığın 2014'te yüzde 6'ya ve 2015'te yüzde 5'e çekilmesiyle birlikte cari işlemler düzenlemesinin hız kazanacağı beklentisindeyiz. Ancak büyük brüt dış finansman ihtiyacı ve zayıf uluslararası likidite pozisyonu noktasında sermaye akışlarında hızlı ve devamlı bir azalmanın Türkiye'nin ekonomik ve finansal istikrarı üzerinde maddi olumsuz etkide bulunacağı inancındayız.
-Mevduatlar da benzer bir eğilim sergilerken, yıllık bazda portföy akışları Mayıs 2013'teki 49 milyar dolarlık tepe noktasından, Ocak 2014'te 20 milyar dolara düştü. Yine de Fitch Türkiye'nin sermayede "ani bir duruşla' karşı karşıya kalacağına inanmıyor. Ülke borç ihracı 2014'te bugüne kadar 4 milyar dolar üzerinde talep görmüşken şirket ve finansal borçlular yüzde 100'ün üzerinde bir borç çevirmeden yararlanmaya devam ediyor. Ancak, banka dışı özel sektör ağır faiz oranları ve döviz kuru şoklarına maruz kalırken net dış borcun GSYİH'ya oranı yukarı hatlarda kalıyor.
-Fitch, Türkiye'nin dış şoklara karşı olan direncinin hafife alınmaması gerektiğine inanıyor. Türkiye Lehman ve avro bölgesi borç krizlerini sermayede "ani bir duruş' yaşamadan başarıyla idare etti. Ancak, Kasım 2012'de yatırım derecesindeki yükseltgeme (BBB-/Durağan) büyük ölçüde 2002'den bu yana ortaya sergilenebilen mali konsolidasyon kayıtlarına ve görece güçlü bankacılık sistemine borçlu. Bu derecelendirme atıfları büyük bölümüyle sağlam durumda ve dış zayıflıklara karşı güçlü bir siper olarak hizmet ediyor.
-Merkezi hükümetin mali uygulamaları, güçlü bir gelir artışı sayesinde 2013'te beklenenden daha iyi oldu ve genel kamu açığının, GSYİH'nın yüzde 1.6'sı düzeyinde, 2012'den farklı olması beklenmiyor.
-Türkiye'nin dereceleri bankacılık sisteminin yatırım derecesiyle ("a' ya da "bbb') destekleniyor. Sistem iyi bir şekilde sermayelendirilmiş, karlı ve ılımlı seviyedeki geri dönmeyen kredilerin yüzde 3'ten az oluşuyla övünüyor."
Fitch "Durağan" görünümün aşağı ve yukarı yönlü risklerin dengede olduğunu gösterdiğini hatırlatırken derecelendirme faaliyetini etkileyebilecek koşulları şöyle sıraladı:
"Negatif:
"-Sermaye akışlarında ekonomik ve finansal istikrar üzerinde maddi karşı etkiye sahip olacak hızlı ve devamlı bir düşüş.
-Tahmin edilemeyecek makroekonomik politika karşılıklarını hızlandıracak artan siyasi oynaklık, hükümetin etkinliğinde düşüş ve/veya zayıf bir iş ortamı.
-Hızlı kredi büyümesinin yeniden başlamasına yolaçcak politika iptalleri ve orta vadede net dış borçta maddi artışın eşlik ettiği cari işlemler açığı genişlemesi.
Pozitif:
-Uzun vadeli enstrümanlara doğru net sermaye akışında yeni bir dengeleme ve uluslararası rezervlerde sürekli artışın eşliğinde, cari işlemler açığında önemli azaltma,
-Daha düşük ve istikrarlı bir enflasyon süreci.
-Brüt iç tasarrufları artıracak ve daha fazla doğrudan yabancı sermaye çekecek yapısal reformlar."
Fitch, Türkiye'nin derecesinin "Mali sürdürülebilirliğe yönelik devam eden taahhütler" ve ABD parasal genişlemesinin azaltılması sürecinin, Türkiye gibi büyük cari işlem açığı bulunan ülkelere sermaye akışlarında düzenli bir "ani duruşa" neden olmayacağı varsayımlarına dayandığını da açıkladı.