Fırıncı ve Kasaplar da "Katkısız" İstiyor
"ekmek, sucuk ve döner gibi bazı ürünlerin katkısız olarak üretilmesi" yönündeki düzenlemeye fırıncı ve kasaplardan tam destek geldi.
Hüseyin Karatepe - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın, görüşe açtığı Gıda, Katkı Maddeleri Yönetmeliği Taslağı'ndaki,
"ekmek, sucuk ve döner gibi bazı ürünlerin katkısız olarak üretilmesi" yönündeki düzenlemeye fırıncı ve kasaplardan tam destek geldi.
Konuya ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulunan Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, federasyon olarak ekmeğin katkısız üretilmesini desteklediklerini söyledi.
Özellikle büyükşehirlerde ekmek üretiminde katkı maddeleri kullanıldığına dikkati çeken Balcı, bunun ekmekteki kalite ve lezzeti yok ettiğini ifade etti. Vatandaşların lezzeti düşük ekmekleri tüketmek istemediklerini kaydeden Balcı,
"Bunun sonucunda, vatandaşımız aldığı ekmeği tüketmediği için israf oluyor. Ekmeğin katkı maddesi olmadan üretilmesiyle ciddi manada israf önlenebilecek" dedi.
Balcı, katkı maddeleri olmadan üretilen ekmeğin, diğer ekmeklere oranla daha lezzetli ve damak tadına uygun olduğuna dikkati çekerek, "Bundan sonra kabarmış, içi boş, ne olduğunu anlayamadığımız, damak tadından uzak ekmekleri görmeyeceğiz. Bu tüketici açısından son derece önemli" diye konuştu.
Söz konusu düzenlemenin daha kaliteli ekmek üretilmesi konusunda önemli katkı sağlayacağını kaydeden Balcı, "Bugün büyük illerde lezzetsiz, damak tadına uygun olmayan ekmek üretiliyorsa, katkıdan kaynaklandığını söyleyebiliriz. Düzenlemeyle ekmeğin kalitesi ve lezzeti kesinlikle artacak" ifadelerini kullandı.
-"Gerçek, geleneksel tada ulaşılacak"-
Türkiye Kasaplar Besiciler Et ve Et Ürünleri Esnaf ve Sanatkarlar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ da Avrupa'da yaşanan et skandallarına dikkati çekerek, bu konuda Türkiye'nin Avrupa'dan bir adım önde olduğunu söyledi.
Yalçındağ, sucuk, döner, pastırma gibi ürünlerde katkı maddelerinin kullanılmasını yasaklanması yönündeki düzenleme taslağına ilişkin, "Gerçek ve geleneksel tada ulaşılacak. Yapay lezzetlendirilen şeylerin ne olduğu belli. Katkı maddesi olmadan ürünlerin aroma ve lezzetleri daha iyi ve güzel olacak" dedi.
Geleneksel ürünlerin, geleneksel biçimde yapılması gerektiğini ve ancak bununla bir marka oluşturulabileceğini kaydeden Yalçındağ, "Bize mahsus olan damak tatları var. Onu markalaştırmak istiyorsak, geleneksel metotlarla yapılmasını istiyoruz. Sizin olmayan katkı maddeleriyle ürettiğiniz şeyler sizin olmaz" diye konuştu.
-"Obezite, kanser, diyabet ve karaciğer yağlanmaları önemli düzeyde azalabilir"-
Uzman Diyetisyen Işın Sayın da gıda maddelerindeki bazı katkı maddelerinin iştah açıcı ve kilo aldırıcı etkileri olduğunu ifade ederek, bunun obeziteye yol açabildiğini belirtti.
Obezitenin önlenmesinin önemini vurgulayan Sayın, bunun önüne geçilmediği takdirde, obezitenin birçok hastalığı da beraberinde getirdiğini söyledi.
Gıda maddelerindeki zararlı katkı maddelerinin iştah açma, bağımlılık yapma gibi etkilerinin yanında pankreası yorduğunu, obezite ve insülin direncine de yol açabildiğini belirten Sayın, "Bunun dışında sucuk gibi et ürünlerine konulan bir tür tuz katkı maddesi de özellikle mide kanserine ve sindirim sistemi kanserlerine yol açabiliyor. Burada ilgili bakanlıklara çok iş düşüyor" dedi.
Sayın, gıdalara konulan zararlı katkı maddelerinin yasaklanmasıyla obezite, kanser, diyabet ve karaciğer yağlanmalarının önemli düzeyde azalabileceğine işaret etti.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nca hazırlanarak görüşe açılan "Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği Taslağı'na" göre, sucuk, pastırma, döner, köfte, pekmez ve çiğ köfteye "Çin tuzu" olarak anılan glutamikasitin de aralarında bulunduğu lezzet verici katkı maddeleri katılamayacak. Bakanlığın kamu kurum ve kuruluşlarının görüşüne açtığı taslak için 8 Nisan 2013 tarihine kadar görüş bildirilebilecek.
Lezzetinin bozulmaması için geleneksel gıdalara katkı maddesi eklenmesini yasaklamayı hedefleyen Bakanlık, C vitamini olarak da bilinen "askorbik asit", emülgatörler ve diğer maddelerden oluşan yaklaşık 18 katkı maddesi bulunan ekmeği de "katkısız" hale getirecek. Taslak düzenlemeye göre, ekmeğe un, su, tuz ve maya dışında gıda katkı maddesi katılamayacak. Unda ise "askorbik asit" dışında katkı kullanılamayacak.
Taslakla yasaklanan katkı maddeleri ve kategorileri şöyle:
Gıda Gıda katkı maddesi/Kategori
--------------------------- ---------------------------------------
Fermente sucuk E 620-625: Glutamik asit-glutamatlar
E 626-635: Ribonükleotitler
E 251-252: Nitratlar
Renklendiriciler
Isıl işlem görmüş sucuk E 620-625: Glutamik asit-glutamatlar
E 626 - 635: Ribonükleotitler
Renklendiriciler
Pastırma E 620-625: Glutamik asit-glutamatlar
E 626 - 635: Ribonükleotitler
E 251-252: Nitratlar
Döner E 620-625: Glutamik asit-glutamatlar
E 626 - 635: Ribonükleotitler
E 249-250: Nitritler
Kanatlı döner E 620-625: Glutamik asit-glutamatlar
E 626 - 635: Ribonükleotitler
E 249-250: Nitritler
Köfte E 620-625: Glutamik asit-glutamatlar
E 626 - 635: Ribonükleotitler
E 249-250: Nitritler
Pekmez Tüm katkılar
Çiğ köfte ve benzeri ürünler Tüm katkılar
Ekmek Tüm katkılar
Yayıncı: Hamdi Ateş - ANKARA