Ergün Güler: "İlk 8 Ayda Dört Beyaz Eşyada Yüzde 18,2 Büyüme Gerçekleşti"
Ergün Güler: "İlk 8 ayda dört beyaz eşyada yüzde 18,2 büyüme gerçekleşti"İSTANBUL - TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Güler, 2017 yılının ilk yarısında önemli bir büyüme yakalandığını belirterek, "Özellikle ikinci çeyrekte duyurulan ÖTV indirimi ile piyasa fevkalade canlanmıştır" dedi.
Ergün Güler: "İlk 8 ayda dört beyaz eşyada yüzde 18,2 büyüme gerçekleşti"
İSTANBUL - TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Güler, 2017 yılının ilk yarısında önemli bir büyüme yakalandığını belirterek, "Özellikle ikinci çeyrekte duyurulan ÖTV indirimi ile piyasa fevkalade canlanmıştır" dedi.
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği sektördeki 2017 yılına dair gelişmeleri düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Toplantıya, TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Güler, TÜRKBESD Başkan Yardımcısı Fatih Özkadı ve İcra Kurulu Üyesi İhsan Kara katıldı. Yılın ilk yarısında önemli bir büyüme yakalandığını ancak ikinci yarıda bir durgunluk beklendiğini belirten Güler "2017'nin ilk 8 ayında 4 beyaz eşyanın (buzdolabı, çamaşır makinası, bulaşık makinası, fırın) iç satışlarında yüzde 18,2 büyüme gerçekleşmiştir. Özellikle ikinci çeyrekte duyurulan ÖTV indirimi ile piyasa fevkalade canlanmıştır" dedi.
ÖTV teşviki ile gelen iç satışlar büyümenin lokomotifi oldu
Büyüklük olarak 30 milyon TL'lik bir sektör olan beyaz eşya sektörünün cirosunun yüzde 75'inin ihracat kaynaklı olduğu ve dünyada 100'ü aşkın ülkeye çoğunluğu AB pazarı olmak üzere ihracat yapıldığını vurgulayan Güler, "İstihdam sayısı ise 60 bin kişi ancak biz hep şunu söylüyoruz ekosistemi en geniş sektör biziz. Bizim 500 tane KOBİ büyüklüğünde yan sanayimiz var, yine 15 bin tane perakende satış noktamız, 3 bin 500 tane satış sonrası hizmet yerine getiren servisler var. Dolayısıyla istihdamda 600 bin kişi civarında çok büyük bir rakamdan söz ediyoruz. Böylelikle Avrupa Birliğindeki pek çok büyük ülkeyi geride bırakmış oluyoruz. Sektörümüzün büyüklüğü sadece üretim kapasitesinden meydana gelmiyor; A-Ge, patent, uluslararası marka yönetimi, tedarik zinciri yönetimi anlamında da Türkiye ortalamasının üzerindeyiz. Dünyada ilk üçe her daim giriyoruz" dedi.
ÖTV teşviğin son derece faydalı olduğunu belirten Güler, "Bu destek gelmeseydi, aylık ortalama 550 bin satan sektör 450 bine doğru gidiyordu. Çok sıkı daralma vardı. Teşvik gelirse 600 bin adet satacağımızı düşünüyorduk. Mart'ta 734 bin adetle tarihi rekoru kırdık. Ağustos ayında 720 bin adet satış oldu. Dolayısıyla ÖTV teşvikinin son derece faydalı olduğunu görüyoruz. Söz verdiğimiz satış adetlerini fazlasıyla yerine getirdik. Büyümenin ilk sekiz ayda yüzde 9,2 olduğunu görüyoruz. Bunun büyük bir kısmı iç piyasadan geliyor. İç satışların büyüme oranı ilk sekiz ayda yüzde 18,2'dir. 2016'nın üçüncü çeyreğinde 123 olan sanayi üretim endeksi 2017'nin ikinci çeyreğinde 133'e gelmiş durumda. Bu duruma en fazla katkıda bulunan beyaz eşya sektörüdür. Türkiye'de satılan beyaz eşyanın yüzde 95'inin Türkiye'de üretilmiştir. Dayanıklı tüketim malları sanayi endeksi aynı dönemler için 117'den 135'e gelerek toplam sanayi üretim endeksinden yüksek seyretmiştir. Burada satılan her bir ürün Türkiye'de istihdama etki ediyor. İhracata da etki ediyor çünkü tam kapasite çalışılıyor ve birim başına düşen sabit maliyet azalıyor" ifadelerini kullandı.
"İhracat artış hızında yavaşlama görüldü"
Çin ve Avustralya dahil 100'den fazla ülkeye ihracat yaptıklarını belirten Güler, "İlk sekiz aylık dönemde ihracat yüzde 5,6 büyüdü. Aslında, ihracat bu sene biraz daha yavaş gidiyor. Bu, Avrupa'daki perakende satışların düşmesinden kaynaklanıyor. Malum bizim ihracat pazarımız çoğunlukla AB. Oradaki talep daralması ister istemez ihracatımızı etkiliyor. Saygın bir danışmanlık kuruluşu ile yaptığımız ve yakında kamuoyuna açıklayacağımız çalışmada da AB'de beyaz eşya ithalatının fiyattan bağımsız olarak miktar bazında düştüğü doğrulanıyor. Tabi ihracat rakamları artış göstermekte ve ihracatta büyüme yaşanmakta ancak bu daha önceki yıllarda görmeye alışık olduğumuz yüzde 8-9'luk büyüme rakamları seviyesinde değil. Gerek üretim yatırımları gerekse marka yatırımları, marka satın almaları yoluyla da pazarı çeşitlendirme çalışmaları devam ediyor. Çin ve Avustralya dahil 100'den fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. Son zamanlarda daha çok Asya-Pasifik bölgesine ağırlık verildiğini görüyoruz" dedi.
Teknolojik sıçrama yapılabilmesi için devlet desteği gerekli
Beyaz eşya sektörünün uluslararası rekabetçiliğinin bir sonucu olarak enerji verimli ürünler ürettiği, bu konuda büyük Ar-Ge yatırımları yapıldığı belirtilerek, enerji verimliliğinin cari açığın kapatılmasında ne denli etkili olduğu söyleyen Güler, "Burada en önemli etkilerden birisi de Türkiye'nin en büyük problemlerinden birisi olan cari açığının kapatılmasıdır. Çok net bir hesap var. Bir gecede Türkiye'deki hanelerin hepsinde eski buzdolaplarını A+ enerji verimli buzdolapları ile değiştirsek Türkiye o ürünün ömrü boyu boyunca bir Keban barajı kazanıyor. A++ ürün koyacak olursak Türkiye bir Atatürk barajı kazanıyor. Cari açığın en büyük kalemi olan enerji ithalatının azaltılması açısından bu çok önemlidir. Enerji verimliliği düşük ürünlerin yenileri ile değiştirilmesi için hükümetimiz inisiyatif kullanmalıdır. Yeni nesil diyebileceğimiz teşvik mekanizması ile Türkiye'nin en büyük cari açık kalemi olan enerji ithalatının teşvik tedbirleri ile azaltılmasını, hem hane halkının bütçesine hem de devletin bütçesine pozitif katkı sağlanmasını ve böylelikle toplam refahın yükseltilmesini hedefliyoruz" dedi.
Sac ve çelikten alınan vergilerin kaldırılmasını belirten TÜRKBESD Başkan Yardımcısı Fatih Özkadı, "Türkiye'de kaliteli çelik sac ürünleri bulunmakla birlikte, üretim hatlarının talep esnekliğine göre değiştirilmesinin çok maliyetli olması ve talep eden sektör olarak biz bu maliyete katlanmak zorunda kalıyoruz. Bu ekonominin gerçeklerine uygun olmadığı için de, Türk beyaz eşya sektörü olarak ihtiyaç duyduğumuz teknik spesifikasyonlarda ve kalitede ve de uzun vadeli öngörülebilir fiyatlar ile yassı çelik ve paslanmaz çelik ithalatı yapma gereği duyuyoruz." şeklinde konuştu.