Erciyes Anadolu Holding'de toplu iş sözleşmesi imzalandı

Erciyes Anadolu Holding ile Hak-İş Konfederasyonuna bağlı sendikalar arasında yaklaşık 10 bin işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesi imzalandı.

Erciyes Anadolu Holding Üst Yöneticisi Alpaslan Baki Ertekin, şirketin bu yıl 21 milyar lira ciro yaptığını, 505 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiklerini ve 2 milyar 600 milyon lira net kar açıkladıklarını söyledi.

Ertekin, toplu iş sözleşmesine ilişkin, "En dipte yüzde 60 zam veriyoruz. Ücret ve kıdem zammı olarak yüzde 56, sosyal yardımlar olarak yüzde 84, bayram harçlıklarına yüzde 100'ün üzerinde zam yapıyoruz. Ramazan iaşe tutarına yüzde 100'ün üzerinde zam yapıyoruz. 8 kalem olan erzağı 12 kaleme çıkarıyoruz. Gece vardiyasına yüzde 5 zam yapıyoruz. Markalarımızdan yapacakları alışverişlerde yüzde 20 net indirim yapıyoruz." diye konuştu.

Ertekin, Cumhur İttifakı'nın Kayseri'deki milletvekillerinin holdingi yakından takip ettiğini, sektörle ilgili yaşadıkları sorunlarda büyük destek gördüklerini belirterek teşekkür etti.

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan da sözleşme konusunda AK Parti ve MHP Kayseri milletvekillerinden ciddi destek aldıklarını dile getirdi.

İşverenleri rakipleri olarak görmediklerini söyleyen Arslan, şöyle devam etti:

"Biz, iş yerinin ortağıyız. Bu ortaklık bir sermaye ortaklığı değil elbette ama ihracatın artırılmasında, üretimin artırılmasında bizim en az onlar kadar hassasiyet gösterdiğimizi, bu holdingin geleceğe taşınmasında sendikalara hangi rol ve görev verilmişse bunu hakkıyla yapmak için çaba sarf ettiğimizi ifade etmek istiyorum. 20. yüzyılın sloganlarıyla sendikacılık yapanlar, işletmeleri kendilerinin rakibi olarak görenler sendikacılıkta geriye giderken Hak-İş, iş yerini ortağı olarak gördüğü ve 'geleceği birlikte inşa edeceğiz' anlayışla hareket etiği için üye sayısını sürekli artıran bir noktada. Biz 21. yüzyılın sendikacılığını inşa ediyoruz."

" Türkiye'ye gelecek yatırımları engelliyorlar"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki de işçilerin sevinçli gününe ortak olmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti.

Türkiye'nin, PKK, FETÖ, DEAŞ gibi pek çok terör örgütüyle aynı anda mücadele ettiğini, PKK'ya karşı büyük çaplı operasyonların başarıyla sürdüğünü belirten Özhaseki, şunları kaydetti:

"En çok üzüntümüz şu, bunlara TBMM'de maaş alıp oturup açık ve gizli destek verenler, en çok üzüntü duyduğumuz bu. Hain haindir, belli zaten. Mikroba merhamet edilmez, mikroba merhamet ederseniz hastaya zulüm etmiş olursunuz, mikrop gebertilir, o kadar. Bu mikrobun temizlenmesi lazım. Bu konuda Cumhurbaşkanımızın da iradesi net, Cumhur İttifakı'nda ortaklık yapmaktan onur duyduğumuz Devlet Bey'in de iradesi net, bir sıkıntı yok. Ama meclise geliniyor, kravat takmış beyefendiler ya açıktan ya da gizliden bunlara destek vermeye devam ediyor. Üzüntü duyuyorum, ana muhalefet partisinin genel başkanı 'yerel yönetimler özerklik şartını tanıyacağız' diyor. Bunu tanımak demek bu ülkenin bölücülüğe giden birinci adımını atmak demek."

FETÖ ile mücadeleye de değinen Özhaseki, terör örgütünün İslam'ın şartlarını bile yok sayarak dinin içini boşalttığını, son olarak 15 Temmuz'da birçok vatandaşı şehit ettiklerini, milletin bunların gerçek yüzünü bu tarihte gördüğünü ifade etti.

Türkiye'de son birkaç yıldır ekonomi üzerinde oyun oynandığını belirten Özhaseki, "Hangi ülkelerden TL'ye karşı mücadele verildiğini, para sürüldüğünü, döviz çıkışının sağlandığını biz çok iyi biliyoruz. Türkiye'de iş yapılsın istemiyorlar, yatırım yapılsın istemiyorlar. Türkiye'ye yatırıma gelecek birçok batılı firmaya finans kaynakları diyor ki 'finans vermeyiz, kredi musluklarını da kapatırız, hatta İstanbul'da yapacağınız yönetim toplantılarının kararlarını kabul etmeyiz.' Para üzerinde oynuyorlar. Belki az bir şey de olsa bunda başarılı oldular. Şükürler olsun ki biz bunlara hazırlıklıyız, üstesinden geleceğiz." dedi.

Muhalefet partilerinin tavrını eleştiren Özhaseki, "(Bunlar gitsin de ne olursa olsun) diyen ekibin şerrinden Allah korusun. Ne olacak, siz ne yapacaksınız, kendi aranızda bir birlik var mı? İçlerindeki 6 parçadan kimisi 'milliyetçiyim' diyor, kimisi 'bölücüyüm' diyor, anlamadım ki nasıl iş bu, bunlar nasıl bir araya geldi? Böyle bir ortamda birliğimize, dirliğimize sahip çıkmalıyız." diye konuştu.

Konuşmaların ardından yaklaşık 10 bin işçiyi ilgilendiren sözleşme imzalandı.