Haberler
Suriye'deki son gelişmeler için dikkat çeken yorum: Esad'ın şah damarı kesildi

Son gelişme için dikkat çeken yorum: Esad'ın şah damarı kesildi

Suriye ve Rus savaş uçaklarının misillemesi sonrası Türkiye'yi bekleyen büyük tehlike

Yaptıkları misilleme sonrası Türkiye'yi büyük bir tehlike bekliyor

Muhalifler, ele geçirdikleri Halep'te Hafız Esad'ın heykellerini yıkmaya başladı

Esad'ı çıldırtacak görüntü

15 yaşındaki kız, Marmaray'ın önüne atladı! Dehşet anları kamerada

Daha 15 yaşında! Kendini Marmaray'ın altına attı

Dr. Hüseyın Kami Büyüközer: "Helal ve Tayyib Beslenmenin Önemi"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Her konuşmasında insanların yedikleri ve içtikleri gıda maddelerindeki zararlı maddelerin etkilerine dikkat çeken GİMDES Başkanı Büyüközer, helal ve tayyib beslenmenin önemini anlattı.

Her konuşmasında insanların yedikleri ve içtikleri gıda maddelerindeki zararlı maddelerin etkilerine dikkat çeken GİMDES Başkanı Büyüközer, helal ve tayyib beslenmenin önemini anlattı.

Yaklaşık yüz yıldan beri küresel ekonominin batı kaynaklı merkezler tarafından kontrol edilir duruma geldiği inkar edilemez bir gerçek olduğunu söyleyen Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalama Araştırmaları Derneği (GİMDES) Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer; "Teknoloji ve teknolojinin kullanımı ile elde edilen üretim araçları ve tüm üretimler de ister istemez aynı merkezlerin kontrolü altına girmiştir" dedi.

Büyüközer, "Bu sebepten dolayı, dünyada yıllar önce Museviler kendi inançlarına göre yiyecek ve içeceklerini kosher inancına göre sertifikalandırarak yeme içme meselelerine çözüm bulmuştur. Hiçbir inanışa uymayan vejeteryanların özel isteklerinin sonucunda oluşturdukları bir vejeteryan sertifikası da bulunmaktadır. Dünyada böyle bir gerçek varken iki milyarlık İslam aleminin bu dünya şartları içerisinde ümmet olarak helal sertifikalı ürünleri neden olmasın? sorusu ile harekete geçen Müslümanlar, yaklaşık 50 yıl önce, başta ABD'de olmak üzere, daha sonra yer yer başka ülkelerde helal sertifikalama yapan sivil toplum kuruluşları ortaya çıktı" diye konuştu.

Türkiye'de önce ferdi olarak, daha sonra bazı cemaatlerin hassasiyeti olarak başlayan gıdaları sorgulama, helal gıdayı arama hareketleri, 1984'de bilimsel temellere oturtma çalışmaları ile devam ettiğini belirten Dr. Büyüközer; "Bu dönemde 'Gıda Raporu, Yediklerimiz, İçtiklerimiz Helal mi? Haram mı?' kitabı önemli bir yer tuttu. Bu dönem, bir arayış içerisinde 2005 yılına kadar devam etti. En nihayet, gayet mütevazi bir kadro ve sınırlı imkanlar içerisinde GİMDES kuruluşunu tamamladı" dedi.

"HELAL VE TAYYİB YEME İÇMENİN TEMEL DAYANAĞI DİNDİR"

Açıklamasına İslamiyetteki hassasiyetler arasında helal ve tayyib beslenmenin altını çizen GİMDES Başkanı; "Helal, bir Müslümanın hayat standardının olmazsa olmazını teşkil eder. Doğumundan ölümüne kadar Helal dairesi içerisinde yaşamak en önemli hedefidir. Bu hedefinin en önemli halkası ise helal lokma'dır. Boğazından geçecek her lokmanın hesabını Allah'a vermek zorundadır. Bu sebeple, bir Müslümanın yediği içtiği her lokmanın mutlaka helal olması şarttır. Maddi ve manevi hayatının sağlıklı ve feyizli devam edebilmesinin en önemli güvencesi helal lokmadır. Helal ne demek? Bütün mevcudatın yaratıcısı ve sahibi olan Allah'ın izin verdiği, meşru kıldığı her şey. Haram ne demek? Allah'ın izin vermediği, yasakladığı ve meşru kılmadığı herşey. Helalde iyilik, güzellik, temizlik ve sağlık vardır. Haramda ise çirkinlik, pislik, habislik ve hastalık vardır.Çok az istisnalarla, tüm saf ve temiz şeyler helal kılınmıştır" ifadelerini kullandı.

Helal sertifikalamanın; muteber, ehil ve tarafsız bir kurumun, söz konusu üretimi denetlemesini, helal standartlarla uygunluk içerisinde üretimin yapıldığını teyit etmesini ve buna bağlı olarak, onaylanmış bir belge vermesini kapsayan bir yöntem olduğunu belirten Büyüközer, "Gıdalarda helal olma şartı ile birlikte, sağlığa uygunluk ve safiyet de olması gereken şartlardır. Ayrıca helal sertifikalama, ülke yönetiminin kontrol birimlerine gıda emniyeti konusunda destek hizmeti de sağlar. Helal sertifikalama, Müslüman tüketici için, kabul edilebilir gıdanın ve tüketilebilir ürünün üretilmesi için gereklidir. Bu husus dünyadaki 2 milyar Müslümanı ve de helal ürün yemeği tercih eden diğer milyonlarca insanı kapsamaktadır" dedi.

Helal sertifikalanmış ürünler için pazarın çok büyük olduğunun vurgulayan Büyüközer, sözlerini şöyle tamamladı: "Dünyadaki yaklaşık 2 milyar Müslümanı, milyonlarca helal sertifikalanmış ürün tercih eden insanları kapsamaktadır. 10 milyon Amerika'da, 30 milyon Avrupa'da, 350 milyon Afrika'da, 850 milyon Asya'da, 250 milyon Ortadoğu'da yaşamaktadır. Kaynaklar, helal gıda pazarının yıllık potansiyel talebinin 850 milyar dolar, tüm helal ürün ve hizmetlerin 2.5 trilyon dolar civarında olduğunu belirtmektedir. Ama bu pazarın, Müslümanlar tarafından, henüz yüzde 16'sı gerçekleştirilebiliyor.

Helal sertifikalama; ürünleri, katkı maddelerini, hazırlama ve işleme yöntemlerini, temizlik ve sağlık şartlarını, katı güvenlik kuralları içinde denetleyen tarafsız bir bilirkişi hizmeti sunar. Çeşitli kalite ve güvenlik standartlarına uygun ve yeni teknolojilere, yeni katkı maddelerine adaptasyonu seri bir şekilde takip edebilen, bünyesinde fıkıh istişare heyeti, teknik bilim istişare heyeti, gıda, kimya, veteriner, ziraat, biyoloji ve genetik biyoloji, işletme ve ilahiyat mezunu olarak helal bilginin eğitimini almış kilit personel tarafından uygulama ve denetimi gerçekleştirir. Ürünün ve üreticinin küresel İslam içinde tanınmasını ve tanıtılmasını sağlar. Çeşitli ülkelerde açılan fuarlarda katılımına destek verir. Tüketiciye de imani bir meselesi olan, helal ve tayyib şartlarda ürün temin edebilmesine, bilinçlenmesine hizmet eder". - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Ekonomi
title