Doğan Cansızlar: IMF ile stand-by anlaşmasının yapılmasında yarar var

Prof. Dr. Doğan Cansızlar, Japonya'nın Osaka kentinde gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi ile ilgili değerlendirmede bulundu. Zirveden yapılan görüşmelerin ve verilen mesajların tüm dünya piyasalarını etkilediğini söyleyen Prof. Dr. Cansızlar, "Piyasalar miyoptur, uzağı görmezler. Kısa vadede olumlu bir şeyler varsa hemen onu satın alırlar ya da satarlar. G20 toplantılarından sonra alınan kararların, konuşmaların olumlu tepkiler sonrasında tüm piyasalarda coşku gördük. Tüm dünya piyasalarında borsalar yükseldi, faizler düşmeye başladı" dedi.

"KISA-ORTA-UZUN VADEDE PROGRAM HAZIRLANMALI"

G20 Zirvesi'nin Türkiye ve dünya ekonomisine yansımalarından bahseden Prof. Dr. Cansızlar, "Bizim bugüne kadar aldığımız tüm tedbirler hep geçici tedbirler oldu. Önümüzde seçimsiz 4 yıllık süreç var. Bununla ilgili kısa-orta-uzun vadeli bir program hazırlayıp, sert tedbirlerle beraber bunu uygulamaya koymak lazım. Burada dış kaynak meselesine gelince önerim, finansman maliyeti çok daha az olması açısından IMF (Uluslararası Para Fonu) ile bir stand-by anlaşmasının yapılmasında yarar var. Bu yolla hem çok ucuza kaynak temin etmiş olacağız, hem de hazırlayacağımız bu yapısal reformların uygulanması ile ilgili konularda elimiz çok daha rahat olacaktır. Dış dünyaya vereceğimiz mesajlar da bu manada olumlu olacaktır diye düşünüyorum" dedi.

'IMF'DEN ALINACAK FONLAR ÇOK DAHA DÜŞÜK MALİYETLİ OLUR'

Ekonomik reformların başında üretimin katma değerinin dışa bağımlı olma yapısının azaltılarak, katma değeri yüksek bir ekonomik modele geçilmesi ile mümkün olabileceğini ifade eden Prof. Dr. Cansızlar, şunları söyledi:

"Bunlar hemen olacak şeyler değil. O yüzden kısa-orta-uzun vadede yapacağımız işleri sıralamamızda büyük yarar var. Bu kadar yüksek dolarizasyonun olduğu çift paralı bir ekonomide alacağınız tedbirlerin etkisi çok az kalır. IMF'yi aslında hep olumsuz gördük. Aslında IMF'nin biz ortağıyız, üyesiyiz. Oradan alacağımız fonlar bizim için çok daha düşük maliyetli olur. Bu bakımdan iyi bir stand-by anlaşması ve iyi bir program ile dış dünyaya vereceğimiz güzel mesajlarla Türkiye ekonomisi orta vadede toparlanabileceğini ben tahmine ediyorum."

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinin gerçekleri yansıtmadığı konusunda soru işaretlerinin olduğunu belirten Prof. Dr. Cansızlar, TÜİK'in tarafsız bir kurum olması konusunda kendisini ispat etmek zorunda olduğunu, aksi halde yerli ve yabancı ekonomistlerin yayınlanan rakamlara şüphe ile bakmaya devam edeceklerini, bunun da ülke saygınlığına zarar vereceğini söyledi.