"Cüzdan Tarih Oluyor"

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, kredi kartlarının cep telefonuna girmesiyle artık cüzdan taşınmayacağını söyledi.

"Uludağ Ekonomi Zirvesi" "İnovasyon, Teknoloji, Büyüme" konulu panel ile devam etti. Panelin moderatörlüğünü yapan ATOS Türkiye Ceo'su Orhan Akbulut, 2020 yılı için olimpiyat oyunlarının Türkiye'de yapılmasını çok istediklerini ve ATOS olarak desteklediklerini belirterek, "Ümit ediyorum ki seneye burada bir de olimpiyat ekonomisi paneli yaparız" diye konuştu.

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, mobil iletişimin bugün sesten görüntüye doğru bir dönüşüm içinde olduğunu ifade etti. Bu sadece mobil operatörleri değil diğer iş alanlarını da ilgilendirdiğinin altını çizen Timuray, şöyle konuştu:

"Buna artık Mobil Rönesans adı verilmeye başladı. 2013 yılında mobil bağlantıda olacak makinelerin sayısı dünya nüfusunu aşacak. 2020 yılında 50 milyar makine mobil bağlantıda çalışıyor olacak. Diğer taraftan işletmeler işlerini artık giderek bir bulut çözüm ile bulut bilişim ile sağlıyor olacaklar. Tek tek yatırım yapmak yerine ortak bir bulutu paylaşıyor olacaklar."

"FİZİKİ CÜZDAN TAŞINMAYACAK"

Bu mobil kullanımın özellikle para transferinde, para hareketinde etikli olacağına dikkat çeken Timuray, "Çünkü cep telefonu sadece bir bilgisayara dönüşmüyor, aynı zamanda cüzdanlaşıyor. Mobil cüzdan kavramı hayata giriyor. Artık fiziki cüzdan taşımayacağız, cep telefonumuzda bütün kredi kartlarımız, para transferlerimizi mevcut olacak. Bunun 2050 yılında 450 milyon insan tarafından kullanılıyor olması hedefleniyor, 600 milyar dolar mobil iletişim öngörülüyor. Ticaret de artık online haline geliyor, mobil hale geliyor" dedi.

90lı yıllarda 'e ticaret' kavramından bahsedildiğini hatırlatan Timuray, "Önümüzdeki yıllarda 'm ticaret' kavramından bahsedeceğiz. Çok yakın bir gelecekte sağlık sektöründe de 10 milyon hasta mobil sağlıktan faydalanacak. Özellikle kronik hastaların doktoruyla iletişimi cep telefonu üzerinden yapılacak. Tarım çok önemli. Gıda ihtiyaçları artacak. Tarımda bir reform gerekli. Onu sağlayacak husus da yine mobil hizmetlerden geçiyor. Mobil kullanımının sadece e tarımda 140 milyar dolar katma değer katacağı hesaplamış 26 ülkede. Çiftçiye anında onun ihtiyacı olan bilgiyi oluşturmak, mobil bilgi sistemleri farkını oluşturuyor" diye konuştu.

Avea Genel Müdürü Erkan Akdemir, eskiden operatör, CSM şirketi şeklinde tanımlarken artık teknoloji şirketi olarak tanımlandıklarını belirterek, hızlı bir dönüşümün yaşanacağını kaydetti. Sosyalleşme aracının A sosyalleşmeye dönme ihtimalinin de olduğuna dikkat çeken Akdemir, bunu kullanmanın ekonomiye katmanın önemine işaret etti. Akdemir, "Bizim kullandığımız mobil teknolojiler olsun, getirdiğimiz çözümler insanların şu ortamda dahi insanların işlerini devam ettirmelerine imkan tanıyor. Bu diğer alanlarda da sağlık, eğitim, finans alanlarında da ciddi anlamda bir farklılaşma aracı olarak, sizi öne çıkartacak bir unsur haline geldi. Bunun giderek artan bir etkisi olacağını düşünüyorum. Ülke olarak bunu kullanarak, ülkenin rekabet edebilir seviyesini iyi bir noktaya getirmek bizim için olmazdan olmaz bir konu. Dışarıdan bir teknoloji buraya getirip kullanmıyoruz, bunun arkasında ciddi bir servis gelişimi, farklı ürünlerin ortaya çıkması, müşteriye gerekiyorsa terzi dikişi gibi bir çözüm sunma noktasında bizim ciddi bir çalışmamız var" şeklinde konuştu.

"DİJİTAL OTOYOLLAR İNŞA EDİYORUZ"

Türk Telekom Genel Müdürü Tahsin Yılmaz, Türkiye'de iletişim köprüsünü genişletmeye çalıştıklarını, dijital otoyollar inşa ettiklerini söyleyerek, "İşletmeler dijital otoyolları kullanıyorlar, biz sizler adına sizin bilgilerinizi taşıyoruz. Sizlere destek oluyoruz. Artık her şey iç içe geçmiş lokal dengelerin olduğunu bileceğiz ama global dengeler de var" dedi.

IBM Türk Genel Müdürü Isabel Gomez Cagigas, bütün sektörlerle birlikte çalışarak teknolojinin daha hızlı benimsenmesine katkı sağlamak gerektiğini belirterek, "Teknolojinin benimsenme açısından Türkiye ye bakarsanız gerideyiz. Türkiye'de yatırımlar gelişmiş piyasalara göre daha az. Teknolojiden daha hızlı yararlanmamız gerekiyor ki bunu dünya çapında yapabilelim. Bunu hep birlikte yapmalıyız. Tek başına kimse inovasyon yapmasın. 6 binden fazla patentimiz var ama bu tek başına anlamsız. Biz müşterilerimiz, çalışanlarımız ile inovasyon yapıyoruz, sektörümüz ile birlikte yapıyoruz. Biz size teknoloji getirirken, sizden faydalanarak nihai müşterilerimize daha fazla değer katmaya çalışıyoruz" diye konuştu.

"TÜRKİYE'YE İNANMAYAN ÜLKE YOK"

IBM'nin Türkiye'ye güvendiğini anlatan Cagigas, "Çok fazla yatırım yapıyorlar. Şirket olarak Türkiye'nin daha fazla büyüyeceğini en önemli ekonomilerden birisi olacağına inanıyorlar. Türkiye bunu başarabilir mi evet büyük harflerle söylüyorum evet. Kişisel görüşüm Türk değil İspanyolum, krizden geçen ülkeden geliyorum. Dünyanın her yerine dolaştım çok arkadaşım var. Ne zaman Türkiye'ye gittiğimi söylesem Alman, Rus 'vav' diyor. Bu Türkiye'nin kazandığı, tırnak içinde 'seksi' ülke burası. Dışarıdan görüş. Türkiye'ye dışarıdan inanmayan ülke yoktur. Dünyada olup biten her şeyde varsınız. Rio Olimpiyatları bir sonraki bence Türkiye olacak. Uluslararası şirketlerin gündemindesiniz. Dışarıdaki insanlar da böyle düşünüyorlar" dedi.

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen, şirketlerin her şeyi devletten beklemeyip ellerini taşın altın koymalarını isteyerek şunları söyledi:

"Türkiye'de çok fazla inovasyon şirketi alım satımı görmüyoruz. Bizim yurt dışından inovasyonla ilgili şirketleri alıp kendi içimize katmamız gerekiyor. Kurumsal şirketlere baktığımızda teknoloji müdürleri hala bir satın alma olarak görülüyor. Şirket bunu satın alma gördüğü zaman olaya maliyet olarak bakıyor. Öyle olunca ciddi bir rekabet oluyor, fiyat kırma ortaya çıkıyor. Kurumsal şirketlerin yapması gereken birkaç konu bu." - BURSA