Haberler

Bischoff, Citigroup'ta Zirveye Çıktı, Akbank'ın Göğsü Kabardı

Bischoff, Citigroup'ta Zirveye Çıktı, Akbank'ın Göğsü Kabardı
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Mortgage Krizinin Ardından Aktiflerinde 3.3 Milyar Dolar Erime Açıklayan Citigroup'ta Ceo ve Başkan'ı Chuck Prince'in İstifasının Ardından Ceo'luk Görevine Akbank Yönetim Kurulu Üyesi Sir Winfried Bischoff Getirildi.

Mortgage krizinin ardından aktiflerinde 3.3 milyar dolar erime açıklayan Citigroup’ta CEO ve Başkan’ı Chuck Prince’in istifasının ardından CEO’luk görevine Akbank Yönetim Kurulu Üyesi Sir Winfried Bischoff getirildi.

Bu atama, geçen yıl yüzde 20 hissesini satın aldığı Akbank’ın Citigroup açısından önemini bir kez daha gözler önüne serdi.

CITIGROUP’un üçüncü çeyrek kárının yüzde 57 düştüğünü ve aktiflerinde 3.3 milyar dolar erime olduğunu açıklamasının ardından istifa eden CEO ve Başkan Chuck Prince’in yerine CEO’luk görevine Akbank Yönetim Kurulu Üyesi Sir Winfried (Win) Bischoff getirildi. Bishoff’un CEO vekili olarak atanması, geçen yıl yüzde 20 hissesini 3.1 milyar dolara satın aldığı Akbank’ın Citigroup içindeki önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Bugüne kadar hep Türkiye’nin grup açısından finansal ve stratejik öneminin büyük olduğunu belirten Citigroup bu atamasıyla Türkiye’ye verdiği önemi bir kez daha vurgulamış oldu. Chuck Prince’in 4 yıllık görevinin ardından boşalttığı Başkanlık koltuğuna oturanın ise Amerika Eski Hazine Bakanı Robert Rubin olacağı açıklandı.

10 AYDIR AKBANK’TA: 2000 yılından bu yana Citigroup Avrupa Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev alan Bischoff, hisse alımının resmileştiği ocak ayından bu yana Akbank Yönetim Kurulu Üyesi titrini de taşıyor. Bischoff, Akbank’ın yönetim kurulu toplantılarına iki ayda bir katılıyor. Citigroup Avrupa’nın en kıdemli yöneticisi olarak tanınan Bischoff, Citigroup Yönetim ve İcra Kurulu üyeliğinde de görev alıyor. Citigroup’tan önce 1995 yılında Schroders plc’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı’na atanan Bischoff Schroders’in yatırım bankacılığı bölümünün bir Citigroup Inc. iştiraki olan Salomon Smith Barney, Inc., tarafından satın alınmasından sonra ilk kez Mayıs 2000 tarihinde bugünkü görevine başlamıştı.

ZOR GÜNLER BEKLİYOR: Mortgage krizi nedeniyle 3.3 milyar dolar zarar açıklayan Citigroup’un yeni yönetimini zor günler bekliyor. Bu da Citigroup’un krizden doğan zararının gün geçtikçe artmasından kaynaklanıyor. Pazar günü bilançosuyla ilgili yeni bir açıklama yapan grup son 1 ayda varlıklarındaki erimenin 8 milyar dolar ile 11 milyar dolar aralığında artış gösterdiğini bildirdi. Bu koşullar altında Prince’in istifası ’Yapılacak tek onurlu hareket’ olarak değerlendiriliyor. Ancak, Prince’in yeni yönetim için kaldırılması gereken bir enkaz bıraktığı da belirtiliyor.

YATIRIMCI UMUTLU: Bugüne kadar yatırımcının güvenini kazanmakta zorlanan Chuck Prince’in ayrılığı Citigroup hisselerini olumlu etkiledi. Tokyo’da dün açılışta yüzde 5.1 artış ghösteren hisseler 4.550 Japon Yeni’nden kapandı. Gruba Başkan olarak atanmak üzere olan Robert Rubin, bu artışı "Faturanın Prince’e kesilmesi olarak yorumladı. Rubin, "Gruptaki tüm yöneticiler Prince’in her türlü stratejisine her zaman bağlı kaldı. Ona saygı duyuyoruz. Şimdi CEO değişikliği sayesinde grupta büyük sıçrama yaşanabileceği umutları doğdu" dedi.

Citigroup, Merrill Lynch gibi ’B Plansız’ yakalandı

MORTGAGE krizi nedeniyle CEO’ların görevi bırakmak zorunda kaldığı Citigroup ve Merrill Lynch’in bir ortak noktası daha bulunuyor. İki bankada da yöneticilerinin ayrılma ihtimaline karşı bir veliaht bulunmaması dikkat çekiyor. Eski CEO O’Neal’ın yerine geçici olarak atanan Alberto Cribiore’un yönetimle ilgili herhangi bir söz hakkı bulunmuyor. Bu da Wall Street’in en büyük yatırım Bankalarından birinin lidersiz kaldığını ve bunun aylar sürebileceğini ortaya koyuyor. Citigroup’da CEO’luk görevinin Bishcoff’a geçici olarak verilmesi, Citigroup’da de durumun farklı olmadığını gözler önüne seriyor. Citigroup da kapalı zarf içinde ’her ihtimale karşı bir veliaht’ tutmayarak B Planı’nın olmadığını göstermiş oluyor. Bu durumda yakınlarında rakip bulundurmaktan hoşlanmadığı belirtilen ve olası rakipleri işten çıkartmakla eleştirilen Chuck Prince ve Stanley O’Neal’ın da etkisi olabileceğine dikkat çekiliyor.

Prince 4 yıl yönetti

YATIRIMCILARIN Citigroup yönetimi üzerindeki Chuck Prince baskısı global krizin de öncesine dayanıyordu. Yatırımcılar Prince’in 4 yıllık yöneticiliği döneminde grubun giderek silikleştiğine dikkat çekerek yeni bir Başkan ve CEO konusunda baskı yapıyordu. Şimdi CEO’luk görevini geçici olarak üstlenen Sir Winfried Bischoff’un yerine uzun dönemli getirilmesi planlanan ismin eski Morgan Stanley yöneticisi Vikram Pandit olduğu belirtiliyor. Kısa süere önce Citigroup’da Kurumsal Bölüm’ün yöneticiliğine getirilen Pendit’in yanısıra NYSE Euronext yöneticisi John Thain de göreve aday gösteriliyor. Ancak, Thain’e Citigroup’un yanısıra Merrill Lynch’te de potansiyel CEO gözüyle bakılıyor.

Sir Winfried Bischoff kimdir

1983 yılı Ekim ayında J. Henry Schroder & Co.’nin Yönetim Kurulu Başkanı oldu.

Aralık 1984’te Schroders plc’nin Grup Başkanı seçildi.

Mayıs 1995’te Schroders plc’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı’na atandı.

Schroders’in yatırım bankacılığı bölümünün bir Citigroup Inc. iştiraki olan Salomon Smith Barney, Inc., tarafından satın alınmasından sonra Mayıs 2000 tarihinde bugünkü görevine başladı.

Hamit Beliğ Belli’den boşalan Akbank Yönetim Kurulu Üyeliği’ne 9 Ocak 2007 tarihinde Sir Winfried Bischoff seçildi

Bischoff, Akbank’ın yanısıra The McGraw-Hill, Land Securities plc, Eli Lilly and Company, ve Prudential plc’de de yönetimde görev almayan Yönetim Kurulu üyesi konumunda bulunuyor.

Dünya borsalarında Citigroup dalgası

DÜNYANIN en büyük finans gruplarından Citigroup’un mali yapısına ilişkin endişelerin hafta sonu alınan acil yönetim kurulu toplantısı kararı ile daha da pekişmesi hisse senedi piyasalarında satış baskısını artırdı. Avrupa hisse senetleri piyasası yüzde 1’e varan değer kaybederken, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’sı (İMKB) da yüzde 2’ye varan düşüş gerçekleştirdi. Döviz piyasasında da tedirginlik devam etti. Dolar 1.1950 YTL’ye tırmandı. Öğleden sonra ise Japon Yeni ile yapılan carry trade (Japon Yeni ile ucuza fonlama) işlemlerindeki iştah azaldı. ABD borsalarında ise vadeli işlemlerde değer kayıpları gözlendi. Tüm bu gelişmelerle İMKB Ulusal 100 Endeks’i günün tamamında yüzde 1.39 oranında değer kaybederek 56.064 puandan kapandı. Dolar ise serbest piyasada günü 1.1890 YTL’den tamamladı.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Ekonomi
ABD ve İngiltere'nin ardından Fransa'dan da onay çıktı: Ukrayna füzelerimizi kullanabilir

Batı, topyekun Putin'e savaş açıyor! Bir ülke daha Ukrayna'ya izin verdi

20 bin öğretmenin ataması yapıldı

Eğitim camiasına yeni öğretmenler katıldı

Belediyelere bağlı kreşler kapanabilir

Belediyelere bir kötü haber daha! Kreşlerin kapanması an meselesi

Arka Sokaklar'daki 'tarikat' sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

Arka Sokaklar'daki "tarikat" sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

title