"Avrupa'ya Yılda 100 Milyar Metreküp Gaz Türkiye Üzerinden Geçebilir"
Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) tarafından hazırlanan bir raporda Türkiye'nin doğal gazda doğunun üreticileri ile batının tüketicileri arasında bir köprü işleviyle enerji fiyatlarının sağlıklı bir şekilde oluştuğu bir enerji borsasına ev...
Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) tarafından hazırlanan bir raporda Türkiye'nin doğal gazda doğunun üreticileri ile batının tüketicileri arasında bir köprü işleviyle enerji fiyatlarının sağlıklı bir şekilde oluştuğu bir enerji borsasına ev sahipliği yapabileceği ve bu şekilde Türkiye'nin enerji yatırımlarını çekme konusunda daha da iddialı hale geleceği belirtildi. Rapor,yılda 100 milyar metreküp doğal gazın Avrupa'ya Türkiye üzerinden geçebileceğine işaret ediyor.
Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi uzmanlarından Doç. Dr. Fatih Macit ve Dr. Cemil Ertem'in hazırladığı "Enerji Borsası" raporu basın toplantısıyla duyuruldu. HASEN uzmanlarının da hazır bulunduğu toplantıda Enerji Borsası'nın önemi, geleceği, Güney Gaz Koridoru'nun Enerji Borsası ile entegrasyonu ve bölgeye olan siyasi ve ekonomik katkıları ele alındı.Raporda, Türkiye'nin bulunduğu coğrafi konum ve son yıllarda Güney Gaz Koridoru kpsamında geliştirilen projeler itibariyle çok büyük bir potansiyele sahip olduğu belirtilerek" Enerji borsası Türkiye'nin boru hatlarının geçtiği enerji koridoru olan bir ülke olmakla kalmayıp,aynı zamanda alıcı ve satıcıların buluştuğu enerjiyi fiyatlayan bir ülke olmasına katkı yapacaktır" denildi.
-"TÜRKİYE BORSA İLE ENERJİ HUB'I OLABİLİR"-
Basın toplantısında bir değerlendirme yapan HASEN Bilim ve Uzmanlar Kurulu Başkanı Prof. Dr. Bülent Aras, "Enerji borsası yeni bir olgu değil. Türkiye enerji üreten değil tüketen bir ülke. Enerjiyi dışarıdan sağlayan bir ülke. Son birkaç yılda enerji sektöründe Türkiye'de önemli gelişmeler yaşandı. Hazar Strateji Enstitüsü de bu konuya katkı sağlamak için böyle bir çalışmayı gerçekleştirdi. Türkiye'nin bir "enerji hub'ı olmasında Enerji Borsası altyapısının hazırlanması için önemli bir adım. Mevcut koşullar Türkiye'yi bu adımı atmaya zorluyor. Fiziksel olarak Türkiye'nin bu kaynaklara erişimi ve bölgedeki değişim önemli bir fırsat sunuyor" dedi.
-TÜRKİYE'NİN ELEKTRİK İHTİYACININ KARŞILANMASINDA ÖNEMLİ ROL-
Toplantıda konuşan Doç Dr. Fatih Macit, kurulacak Enerji Borsası'nın rolünü anlatarak,Enerji Borsası'nın öncelikle yatırımların önünü açmasına ve tedarik çeşitliliği sağlayarak alıcı ve satıcıların buluşmasına ve böylece Türkiye'nin enerji koridoru olma rolüne yardımcı olacağına vurgu yaptı. Doç Dr.Macit ş değerlendirmede bulundu:
"Türkiye ekonomisi hızlı bir büyüme yaşadı. Bu enerji talebinde önemli bir artışı da beraberinde getirdi. Türkiye'nin enerji tüketimi yüzde 60 artış gösterdi ve Türkiye enerjinin büyük kısmını ithal ediyor. Türkiye'nin elektrik üretiminin yüzde 43'ü gazdan sağlanıyor ve doğal gazı ithal ediyor. Türkiye'nin bu dengesizliği giderebilmesi için nükleer ve diğer yerel enerji kaynaklarının geliştirilmesine büyük ihtiyacı var. Yatırımların önündeki en büyük engel ise belirsizlik. İlk etapta elektrik sözleşmeleri işlem görecek. Bu ortamda likidite artacak, piyasada alıcı ve satıcı sayısı artacak. Kamu elindeki gücün tamamını elinden çıkarmadan piyasada düzenleyici olarak yer almaya devam edecek. Borsa ile üretici önündeki belirsizlik giderilerek geleceğe ilişkin fiyat belirsizliği kalkacak ve piyasada şeffaflık sağlanacak. İleride Enerji Piyasaları İşletme Anonim Şirketi (EPİAŞ) da elektrikten sonra gaz ve petrolde işlem görecek."
-"ENERJİ KÖPRÜSÜ TAP VE TANAP PROJELERİ İLE SOMUTLAŞIYOR"-
Macit, Türkiye'nin enerji köprüsü olma hedefinin TAP ve TANAP projeleri ile somut hale geldiğini şu sözlerle ifade etti: "Türkiye'nin doğusunda dünyanın doğal gaz rezervlerinin üçte ikisi var. Batısında ise dünyanın en büyük doğal gaz tüketicisi var. Türkiye bunun tam ortasında. Türkiye'nin tüketici ve üretici coğrafyalar arasında enerji köprüsü olma hedefi ve rolü ilk defa bugün Güney Gaz Koridoru, TAP, TANAP ile somut hale geldi. Ciddi anlamda bir borsa olabilmesi için tedarik çeşitliliğinin sağlanması gerekiyor. Irak ve İsrail gazı TANAP ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırılabilir. Türkmenistan ve İran gibi önemli üretici ülkelerde gazını buradan geçirebilir. Türkiye Avrupa'nın enerji talebini karşılayan önemli bir ülke olabilir. Hesaplarımıza göre Türkiye rahatlıkla Avrupa'nın 100 bcm (milyar metre küp) gaz ihtiyacını karşılayabilir. Türkiye aynı zamanda bu gazın fiyatlandığı bir ülke de olabilir. Türkiye'nin fiyatlama yapabilmesi için üretici olması gerekmiyor."
-"DOĞAL GAZ FİYATLARI YARI YARIYA DÜŞEBİLİR"-
Kuzey Irak ile yaşanan gelişmelere değinen Dr. Cemil Ertem ise Hazar gazının TANAP ve TAP ile tüketici piyasalara ulaşmasının ve yaşanan entegrasyonun önemine vurgu yaparak şöyle dedi: " Enerji fiyatlarının belirlendiği en önemli merkez Ceyhan olacak. Türkiye attığı adımlarla spekülatif ve derinliği olmayan fiyatlamaların ortadan kaldırıp, daha gerçekçi bir fiyatlama yapılabilmesine önemli katkı sağlayacak. Hazar ve Kuzey Irak kaynaklarının Türkiye üzerinden ticarileşmesi çok önemli. İki ülke arasındaki yumuşama sonucu İran gazı da devreye girecek. Ekonomik olarak Güney Gaz Koridoru'ndan başka çıkışı yok. Bu tüm bölge için barışa ve entegrasyona katkı sağlayacak önemli bir gelişme. Bu sayede doğalgaz fiyatlarının 500 dolar seviyesinden yarı yarıya düşebileceğini öngörebiliriz. Bu da Türkiye'nin enerji maliyetlerinde yüzde 20-25 azalma sağlar. Bu sayede önemli bir bölgesel bütünleşmenin önü açılacak."