Avrupa Komisyonu Eski Başkan Yardımcısı Verheugen Açıklaması
"Genişleme ve komşuluk politikaları siyasi gündemin ilk sıralarında yer almıyor. 'Kriz geride kaldı' diyene kadar da böyle olacak" "Tünelin sonunda ışık görüyoruz. 2013'ün sonuna doğru olumlu sinyallerin olduğunu söylemek mümkün"
Avrupa Komisyonu eski Başkan Yardımcısı Günter Verheugen, genişleme ve komşuluk politikalarının, siyasi gündemin ilk sıralarında yer almadığını ifade ederek, "(Kriz geride kaldı) diyene kadar da böyle olacak" dedi.
Avrupa Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği (EUROCHAMBRES) üyesi ülkelerin odalar birliği başkanları, TOBB'daki toplantıda bir araya geldi. Verheugen, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, Avrupa Birliği (AB) sürecini ve gelişmelerin süreci nasıl etkilediğini değerlendirdi.
Verheugen, son 10 yılda en temel konunun, ekonomilerin değişen dünyada rekabet gücünü sağlamak olduğunu dile getirerek, "Tünelin sonunda ışık görüyoruz. 2013'ün sonuna doğru olumlu sinyallerin olduğunu söylemek mümkün. Eğer çok şanslı olursak, bu iyileşme süreci devam ederse, önümüzdeki yılın sonunda yeni yatırımlara ihtiyaç duyacağız" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin büyüme oranlarının, mevcut istihdam düzeyini korumak için bile yeterli olmadığını ileri süren Verheugen, Avrupa'nın genişleme politikasını savunmak için haklı sebeplerinin olduğunu söyledi. Verheugen, şunları kaydetti:
"Bence kararların nesnesi olamayız. Global yönetişimin parçası olmalıyız. Genişleme ve komşuluk politikaları siyasi gündemin ilk sıralarında yer almıyor. 'Kriz geride kaldı' diyene kadar da böyle olacak. Genişleme düzeni bu kadar katı ve zahmetli olmamalı. Türkiye açısından durum değişmemiş görünüyor. Bazı üye devletler, Türkiye'nin üyeliğine karşı olduklarını söylüyorlar ancak süreci durduracak bir adım da atmıyorlar. Bir üye devlet itiraz ederse aslında müzakereler tamamen durabilir ancak kimse bu sorumluluğu üstlenmek istemiyor."
"Dürüst olmak gerekirse..."
Gezi Parkı odaklı gelişmelere değinen Verheugen, AB ülkelerinde de benzer reaksiyonlar görüldüğünü söyledi. Verheugen, " Türkiye'nin AB üyeliğini destekleyenler, 'evet, bu son derece açık ve net, canlı bir demokratik süreç olduğunu gösteriyor' dediler" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olanların ise demokratik haklara saygı gösterilmediğini ileri sürdüklerini anlatan Verheugen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Avrupa'daki tepkiler aslında süreci durdurma yönünde değil. Hatta yeni bir faslın açılması yönünde bir karar alındı. Almanya hükümeti ise bunu engellemeye çalıştı ve en sonunda bir karar alındı faslın açılmasına yönelik ancak 'bu fasılla ilgili görüşmeler, Almanya'daki seçimlerden sonra başlayabilir' denildi. Dürüst olmak gerekirse bunun Türkiye ile hiç alakası yok. AB'nin geri kalanıyla da hiç alakası yok. Tamamen iç siyasetten kaynaklanan bir husus. Almanya hükümeti, Türkiye'nin üyeliğini desteklemediği için böyle bir karar alındı."
Verheugen, bir katılımcının "Türkiye'nin 2023'e kadar AB'ye üye olabileceğini düşünüyor musunuz?" sorusuna "Evet" cevabını verdi. - Ankara