Erzurum Atatürk Üniversitesi, Türkiye'nin ilk milli ilacını geliştirdi
Erzurum Atatürk Üniversitesi, parkinson, alzheimer ve depresyon gibi hastalıklara karşı etkisi kanıtlanmış ilk milli ilacı geliştirdi. Altı yıllık bir çalışma ile geliştirilen ilacın Japonya ve ABD'den patenti alındı.
Erzurum Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ömer Çomaklı, parkinson, alzheimer ve depresyon gibi hastalıklara karşı değerleri ideal seviyelere düşürdüğü kanıtlanmış ilk milli ilacı geliştirdiklerini açıkladı.
Konuyla ilgili üniversitede basın açıklaması yapan Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı'ya, ilacı geliştiren proje ekibi Tıbbi Farmakoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Orhan Ateş, Organik Kimya Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Nurullah Saraçoğlu ve Veteriner Fakültesi Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı Dr. öğretim üyesi Ali Taghizadehghalehjoughi eşlik etti.
AMERİKA VE JAPONYA'DAN PATENT ALINDI
Uluslararası patent haklarını elinde bulunduran, yeni sentez, orijinal ilk milli ilaç hamlesini başlattıklarını söyleyen Rektör Çomaklı, "Bildiğiniz üzere, devletimiz, yüksek katma değerli ürün ihracatının artırılması yönünde özellikle ilaç sektöründe, küresel pazardaki rekabet gücünü ve ülkemizi değer zincirinde daha üst konuma taşıma hedefini, 2020 yılı Cumhurbaşkanlığı yıllık programına dahil etmiştir. Araştırma ekibimiz tarafından, Türkiye'nin ilk bitkisel kaynaklı olmayan orijinal molekülü keşfedilmiş, klinik öncesi çalışmalarla ilacın etkinliği ispatlanmış, 2019 yılında Japonya'dan ve bu ay içerisinde Amerika Birleşik Devletleri'nden uluslararası patentler alınmıştır. Tıp, Fen ve Veteriner Fakültesi öğretim üyelerince yürütülen çok sayıda çalışma ve deney sonucu, ortaya çıkan ürünün, glutamat nörotransmitterin yüksek olduğu beyin hücreleri üzerinde koruyucu etkisinin olduğu saptanmıştır. Yani hayvanlar üzerinde yapılan deneylerde ürünün parkinson, alzheimer ve depresyon gibi sağlık problemlerinde değerleri ideal seviyelere düşürdüğü kanıtlanmıştır. Ürünümüz şu an ülkemizde uluslararası patent haklarını elinde bulunduran, yeni sentez, orijinal ilk milli ilaç olma onurunu taşımaktadır. Bu aşamadan sonra klinik aşamalar tamamlanacak ve ilaç insanlığın hizmetine sunulacaktır. Beklentimiz, maddi olarak zor görülmesine rağmen bazı kısa yollarla çözülebilecek adımların atılması suretiyle klinik ilaç araştırmalarının tamamlanması, en kısa sürede ilacın dünya piyasasına çıkması ve ülkemizin ve insanlığın bu ilaçtan faydalanabilmesidir" diye konuştu.
PARKİNSON VE ALZHEIMER HASTALIKLARINDA ÇÖZÜM
6 yıllık bir çalışma ile ilacın geliştirildiğini vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu ise şunları söyledi: "Beyin hücreleri arasında iletimi sağlayan 5-6 önemli madde var. Bu maddelerin düzeylerinin yükselmesi veya azalması hastalıklarla ilişkili. Örneğin dopamin seviyesi düştüğü zaman parkinson, yükseldiği zaman şizofreni ile ilişkili. Serotonin maddesi düşmesi depresyonla ilişkili. Bu maddelerden yine çok önemlisi glutamat. Bu maddenin yükselmesi parkinson ve alzheimerın erken dönemlerinde mevcut beyin hücrelerinin ölümüne yol açıyor. Ayrıca felcin en önemli etki oluşturan maddesi olarak biliniyor. ALS dediğimiz hastalık ve depresyonda önemli fonksiyonu var. Buna yönelik dünya üzerinde bir ilaç yok. Bu hastalıklarda yükselen düzeyi aşağıya çekecek herhangi bir madde söz konusu değil. Bizim ilacımız bu maddenin düzeyini aşağıya çekiyor. Atatürk Üniversitesi Farmakoloji bölümünün alt yapısında Türkiye'de olmayan bir sistemi var. Bu sistemle yapılan çalışmalar normalde parkinson ve alzheimerlı deneklerde 6-7 saniye civarında olan glutamatın uzaklaştırma sürelerini en az 2 kat hızlandırıyor ve normale çekiyor. Normali 3 saniye. Bu seviyelere çeken bir ilaçtan bahsediyoruz. İkinci yönüyle Türkiye'nin hedeflerine hizmet ediyor. Bu ürün Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde üretildi. Türkiye'de üretilen ilk milli ilaç. Bir kaç hastalığın çözümünde fayda oluşturuyor. Şu an alzheimer ve parkinson hastalığının mevcut tedavilerinin hepsi hastaların semptomlarını düzeltmeye yönelik tedaviler. Başlamış olan hastalığı ortadan kaldırmaya yönelik bir ilacımız yok. Genelde mekanizmalar çok farklı yürüyor. Bizim bahsettiğimiz ilacımızda glutamat dediğimiz bir maddenin yükselmesinden bahsediyoruz. Bunu ortadan kaldıran bir ilacımız var. Bu yükselmelerde alzheimer ve parkinsonun başlangıcında çok önemli. Esas olumsuz etkiyi başlatan bunlar ve bunları ortadan kaldıran yani ilk başlarda çok etkili olmalı muhtemel bir ilaçtan bahsediyoruz."
BİR ÇOK HASTALIĞIN ÇÖZÜM NOKTASINDA ÇOK ÖNEMLİ
İlacın, insan ömrüyle beraber ortaya çıkan kronik hastalıkların tedavisi için çok önemli bir buluş olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Orhan Ateş de, "Gerek oftalmolojik, gerek nörolojik, gerek nöroşirürji bağlı hastalıkların tedavisinde önemli bir çözüm noktası olabileceğini düşündüğümüz molekül geliştirdik. Erzurum, ülkemiz ve dünya adına hayırlı olsun. İnşallah insanlık hizmetine sunulduğunda da gerek ülkemizin ekonomik getirisi açısından gerekse insanlığın sağlığı açısından önemli bir dönüm noktası olacağını düşünüyoruz" dedi.
Öte yandan Rektör Çomaklı, proje ekibine yarın tanıtımı yapılacak milli otomobilden hediye edeceğini açıkladı.