ASO Başkanı: Kayıt Dışı İstihdam Ekonomik Dengeleri Bozuyor
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, düşük maliyetle işgücü sağlamaya çalışan işverenlerin kayıt dışı istihdam ile rekabet avantajı elde etmeye çalıştığını belirterek, bu durumun ekonomik dengeleri bozduğunu söyledi. Ardıç, kayıt dışı istihdamın Türkiye ekonomisini tehdit ettiğini ve çalışan haklarını zayıflattığını vurguladı. Ayrıca, iş kazaları ve meslek hastalıklarının azalması için düzenlemelerin yapılması gerektiğini ifade etti.
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, "Düşük maliyetle işgücü sağlamaya çalışan işverenler, kayıt dışı istihdam ile rekabet avantajı elde etmeye çalışıyor. Ancak bu durum ekonomik dengeleri bozuyor" dedi.
Ankara Sanayi Odası Meclis Salonu, "Çalışma Koşullarına ve Çalışma Ortamına Yönelik Farkındalık Artırma Bilgilendirme Toplantısı"na ev sahipliği yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı ile ASO işbirliğinde düzenlenen toplantıda ücretler, işsizlik, çalışma süreleri, işçilerin refahı, kayıt dışılık, çocuk ve gençlerin çalıştırılması, iş sağlığı ve güvenliği ile istihdam ve işgücü piyasası uygulamaları gibi çalışma şartlarına ve ortamına yönelik mevzuat hükümleri ele alındı.
"Kayıt dışı istihdam ekonomik dengeleri bozuyor"
ASO Başkanı Ardıç, yaptığı konuşmada iş hayatında yaşanılan en büyük sorunların başında kayıt dışı istihdamın geldiğini söyledi. Türkiye'de kayıt dışı istihdamın yüzde 31 oranında olduğunu hatırlatan Ardıç, bu oranın gelişmiş ülkelere kıyasla yüksek olduğunu belirtti. Kayıt dışı istihdamın Türkiye ekonomisini tehdit etmesinin yanı sıra çalışan haklarını da zayıflattığına dikkati çeken Ardıç, "Sanayicilerimiz, bu sorunun etkilerini daha yoğun bir şekilde hissediyor. Düşük maliyetle işgücü sağlamaya çalışan işverenler, kayıt dışı istihdam ile rekabet avantajı elde etmeye çalışıyor, ancak bu durum ekonomik dengeleri bozuyor" diye konuştu.
Kayıt dışı istihdamda denetimin sadece sanayi bölgelerinde olmaması gerektiğini dile getiren Ardıç, küçük sanayi sitelerinde de denetimin yeterince yapılmadığına vurgu yaptı. Türkiye'de denetim mekanizmalarının güçlendirilerek kayıt dışı istihdamla mücadele edilmesi gerektiğine değinen Ardıç, "Vergi kaçakçılığı ve sosyal güvenlik ihlalleri konusunda ciddi yaptırımlar uygulanması, işverenleri resmi kayıtlara geçmeye teşvik edebilir" dedi.
"Bizim firmalarımızı büyütmemiz lazım"
KOBİ'lerin toplam girişim sayısının yüzde 99,7'sini oluşturduğunu aktaran Ardıç, şöyle konuştu:
"Bizim firmalarımızı büyütmemiz lazım. Büyük firmalarımızın oranını yüzde 1'e çıkardığımızda dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri haline geliriz. 50 ve daha fazla işçi çalıştıran şirketlerin yasal zorunlulukları büyümek isteyen birçok girişimciyi engelliyor. Firmaların çalışan sayısı arttıkça sorumlulukları da buna bağlı olarak artıyor. Engelli çalıştırma, iş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırma, iş sağlığı ve güvenliği kurulu oluşturma ve avukat istihdamı gibi birçok yükümlülükle karşı karşıya kalıyoruz."
"Düzenlemeler ile meslek hastalıklarının azalacağını öngörmekteyiz"
Türkiye'de iş sağlığı ve iş güvenliğinin önemine değinin Ardıç, "Buna ilişkin düzenlemelerin sonuçlarını yakın gelecekte görerek iş kazaları ve meslek hastalıklarının azalacağını öngörmekteyiz" dedi.
"İş kazalarına ilişkin açılan davaların çok uzun sürmesi adaleti zedelemektedir"
İş kazalarında iş sahibi, yüklenici ve taşeron arasındaki müşterek müteselsil sorumluluğun gözden geçirilmesinin iş dünyası açısından zorunluluk taşıdığını söyleyen Ardıç, "Sözleşme ile bütün sorumluluğun devredilmiş olmasına karşın kendi uhdesinde olmayan işçilere dair yasal sorumluluk altında bulunmak hakkaniyete de aykırılık oluşturmaktadır. Bunun yanında iş kazalarına ilişkin açılan davaların çok uzun sürmesi, yargılamanın tüm aşamalarında çok büyük bir zaman kaybı, adalet ve hakkaniyet duygusunu da zedelemektedir" ifadelerini kullandı.
"Belge alma isteği kalmadı"
Zarar görenin zararının tazmini yanında yüksek oranda artan asgari ücret ile işverenin de büyük maddi tazminatla karşı karşıya kalmasının önüne geçilmesi gerektiğinin altını çizen ASO Başkanı Ardıç, şu ifadelere yer verdi:
"İş kazalarında işverenler bütün sorumluluklarını yerine getirmiş olsalar dahi davalar işçi lehine sonuçlanmaktadır. Mesleki yeterlilikler kapsamında belge alma zorunluluğu olan mesleklerde kamu destekleri söz konusu idi. Böylece mesleki yeterlilik belgesi olmayan çalışalar belge sahibi oluyordu. Ancak kamu desteğinin kaldırılmasıyla, belge alma isteği nerdeyse kalmadı. Zorunlu mesleklerde belgesiz çakışanların sayısı artmaya başladı."
Ankara Sanayi Odasının imalat sektöründeki çalışma şartları, çalışanların mali hakları ve alternatif iş alanlarına göre iş gücü tercihleriyle ilgili kurumlarla birlikte bir çalışma grubu kurulmasına karar verildiğini ifade eden Ardıç, "Çalışmalar sonrasında şubat ayı sonuna kadar bir rapor hazırlanması planlanmaktadır. Bahsi geçen çalışmalar için çalışma hayatı ile ilgili alanlarda uzman kişilerden oluşan bir çalışma grubu oluşturulmuştur. Bu çalışma grubunda bakanlığınızın temsilcilerini de görmek bizi mutlu edecektir" diye konuştu.
Toplantı, İş Başmüfettişleri Dehizhan Burak Özhan ile Levent Sözen'in sunumlarını tamamlamasının ardından sona erdi. Toplantıya ASO Başkanı Seyit Ardıç, ASO Meclis Üyeleri, işveren temsilcileri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanı Bekir Aktürk, İş Başmüfettişleri Dehizhan Burak Özhan ile Levent Sözen katıldı. - ANKARA