Anayasa'ya 'Ekonomik İstikrar Devlet Görevi'

TOBB, TİSK, Türk-İş, Hak-İş, Kamu-Sen ve TÜSİAD dahil 20 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu Anayasa Platformu Girişimi Ulusal Çalıştayı’nda ’ekonomik istikrarın devletin görevleri arasında olduğunu’ vurgulayacak bazı Anayasa maddeleri önerildi. Sosyal devlet ilkesinin yanında işleyen piyasa ekonomisi de Anayasa’da yerini alacak.

EKONOMİK krizlerden canı yanan iş dünyası, işçiler ve diğer toplum kesimleri ’ekonomik istikrarın’ kalıcı olması için Anayasa’ya bu konuda devlete görevler veren bazı maddeler konulmasını önerdiler. Eski Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti’nin verdiği bilgiye göre, çalıştay sırasında ekonomi konusu en önemli çalışma konularından biri oldu ve ikinci plana hiç düşmedi. Üstelik, ekonomik istikrarla ilgili anayasal öneriler de sadece işveren ve işçi örgütlerinden değil diğer sosyal kesimlerin temsilcilerinden de geldi. "İşleyen piyasa ekonomisi ve sosyal devlet karvamlarının çok önemsendiğini gördük. Tüm kesimler ekonomik istikrarda çok hassaslaşmış durumda. Yolsuzluklarla mücadele ve şeffaflık konusunun da anayasada yer alması önerildi" diyen Serdengeçti, önerilerin bir bütün olarak değerlendirildiğinde Türkiye’nin ekonomik istikrarının korunmasının devlete anayasal bir görev olarak verilmesinin istendiğini anlattı.

KOPENHAG KRİTERİ: Türkiye Anayasası’nda ekonominin öne çıkmasının hukuki temellerinin de olduğunu söyleyen Süreyya Serdengeçti, "Avrupa Konseyi kararları ve Kopenhag Kriterleri de işleyen sağlıklı piyasa ekonomisini öngörüyor. Bunun yanında da sosyal devlet olma ilkesini öne çıkarıyor. Bu nedenle Türk anayasasında da ekonomik istikrarın en önemli unsurları olan, parasal mali disiplinin sürekliliğinin vurgulanması ve bunları sağlayacak kurumların bağımsızlığının istenmesi sevindirici" diye konuştu. Serdengeçti bu konudaki ve diğer konulardaki önerilerin çalıştayın sonuç bildirisinde yer alacağını da belirtti.

ORTAK RAPOR MECLİS’E: TOBB, TİSK, Türk-İş, Hak-İş, Kamu-Sen, TESK, TZOB, TÜSİAD olmak üzere 20 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu ’Anayasa Platformu Girişimi’nin Ulusal Çalıştayı TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nde yapıldı. Tüm toplum kesimleri temsilcilerinin katılımıyla yeni anayasa için ortak irade ve toplumsal mutabakat zemini oluşturulması amaçlanan çalıştayda, bölgesel toplantıların da ardından Meclis’e ortak görüşlerin yer aldığı bir rapor sunulacak. Çalıştayda oluşturulan dört grupta yasama, yürütme ve idari yapı, hükümet sistemleri ile yargı konuları tartışıldı. Tartışma ve çözüm yöntemlerine ilişkin görüşlerin ardından bütünleştirme çalışması yapıldı.

DOĞRU FİKİRLERİ ARIYORUZ: TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Anayasa Platformu Girişimi’nce düzenlenen Anayasa Platformu Ulusal Çalıştayı sonrasında tartışma ortamını Türkiye’ye yayıp, doğru, güzel fikirler ortaya koyarak bunu TBMM’ye sunmak istediklerini söyledi. Hisarcıklıoğlu, basına kapalı olarak gerçekleştirilen çalıştay devam ederken gazetecilere yaptığı açıklamada, anayasa çalışmalarına sivil toplum ve meslek örgütleri olarak katkıda bulunmak istediklerini söyledi. Hisarcıklıoğlu, "TÜSİAD’ın bir öneri paketi vardı. Her grup, sivil toplum örgütü böyle bir öneri paketi mi belirleyecek?" şeklindeki soruya "Her düşünen insanın ayrı fikri var. Her grubun ayrı bir düşüncesi var. Bu çerçevede herkes görüşlerini söyleyecek" dedi.

Türkiye ’gri’yi tanımıyor

TELEVİZYON Yayıncıları Derneği Başkanı Nuri Çolakoğlu da bu girişim sayesinde belki de Türkiye’de ilk kez anayasa yapılırken bunun içine sivil toplumun, sade vatandaşın görüşlerinin katılabileceğini kaydetti. "Bugüne kadar hep anayasalar küçük grupların kapalı kapılar ardında yapıp, pişmiş yemek olarak önümüze koyduğu kurallar gibiydi" diyen Çolakoğlu, herkesin belli önceliklerinin bulunduğunu, toplantıda bu önceliklerin ortaya konulup bir uzlaşı kültürü geliştirilmeye çalışıldığını belirtti. Çolakoğlu, "Türkiye’de en sıkıntısını çektiğimiz şey, Türkiye griyi tanımıyor, Türkiye’nin dünyası siyah ve beyaz" dedi.

Grevli toplu sözleşme hakkı istiyoruz

TÜRKİYE Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız ise anayasaların devletin ve toplumun kurallarını ortaya koyan metinler olduğunu söyledi. Bu nedenle çalıştayda da ortak bir noktanın yakalanabileceğini düşündüklerini dile getiren Akyıldız, devletin hem kendini, hem de bireyi koruyup kollamasının önem taşıdığını kaydetti. Akyıldız, "Ancak bunun bütün katılımcılar tarafından ortak bir fikir olarak ifade edilmesi kanaatimizce mümkün olmayacaktır. Ama, ortak bir yaklaşım ortaya çıkacaktır düşüncesindeyim" dedi. Bircan Akyıldız, "Grevli, toplu sözleşme hakkının anayasa metninde yer bulması için gayret içindeyiz. Bu konuda çalışma yaptık" diye konuştu.