Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

Active Academy 10. Uluslararası Finans Zirvesi

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İMKB Başkanı İbrahim Turhan, gelinen noktada borsaların varlığının tehdit altında olduğu bir yapıya doğru ilerleme riski taşındığını söyledi.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı İbrahim Turhan, gelinen noktada borsaların varlığının tehdit altında olduğu bir yapıya doğru ilerleme riski taşındığını belirterek, "Şu anda böyle bir durumda değiliz ama süreç bu şekilde devam ederse hem organize olmuş fiyat pazar yerleri hem de tezgah üstü piyasaların, organize piyasalar ve borsalar üzerindeki baskısı bizi bu noktaya doğru sürükleyebilir" dedi.

Active Academy tarafından düzenlenen 10. Uluslararası Finans Zirvesi'nde konuşan Turhan, borsacılık sektörünün 1990'lardan itibaren rekabete açıldığını anımsattı.

Bunun sonucunda borsaların hem birbirleriyle hem de borsa dışı alım satım platformlarıyla rekabet etmek durumunda kaldığını aktaran Turhan, söz konusu bu rekabetin kaçınılmaz olarak birleşme, satın alma ve ittifaklar konusunu gündeme getirdiğini dile getirdi.

Avrupa'da Belçika, Hollanda, Fransa ve Portekiz borsalarının kendi aralarında birleşip bir birlik kurduğunu hatırlatan Turhan, ondan sonra bu birliğin ABD'deki New York Borsası ile birleşerek deniz aşırı ve kıtalar üstü büyük bir grup oluşturduğunu aktardı.

Kuzey borsalarının da birleştiğini anımsatan Turhan, bunun da daha sonra Amerika'nın 2. büyük borsası Nasdaq ile birleştiğini ifade etti.

Hem uluslararası hem kıtalar arası birleşmelerin gündeme geldiğini bildiren Turhan, geçen yıl New York Borsası ile Deutsche Börse grubunun birleşme girişiminde bulunduğunu ama bu girişimin gerçeklemediğini söyledi.

Önümüzdeki dönemde hem ulusal sınırlar arasındaki küçük borsaların birleştiği hem de uluslar üstü ve deniz aşırı birlikteliklerin olduğu bir piyasanın görüleceğini anlatan Turhan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bunun da temel sebebi likidite. Çünkü borsalar artık kar amaçlı örgütler oldukları için gelirlerini artırmaya çalışıyorlar. Ama bunu yaparken de finansal aracılık faaliyetlerini artırmamak ve o rekabet ortamı içerisinde rekabetçi üstünlüklerini kaybetmemek gibi bir mecburiyetleri var. Dolayısıyla fiyat anlamında çok fazla rekabet edemedikleri için likiditeyi artırarak gelirlerini artırmaya çalışıyorlar. Üstelik bu likiditenin artması aynı zamanda finansal sektörün derinleşmesi, finansal aracılık sisteminin daha etkili bir şekilde işlemesi ve firmaların ihtiyaç duyduğu fonlara sermaye piyasası üzerinden daha kolay erişebilmesini de mümkün kılıyor. Nasdaq ve New York Borsası dünyadaki toplam likiditenin yarısının konsantre olduğu, yarısının yoğunlaştığı bir piyasa."

-"Borsaların işlem hacimleri geriliyor"-

İMKB Başkanı Turhan, borsaların işlem hacimlerinin gerilediğini belirterek,

"Bunun hem borsaların rekabet yapısına bir etkisi var, borsaların karlılığına etkisi var ama aynı zamanda da borsaların aracılık faaliyeti ile fon bulmaya çalışan şirketler sektörüne de bir etkisi olduğunu söylememiz lazım" dedi.

Piyasa kapitalizasyonunun dünyada henüz kriz öncesi düzeye ulaşamadığını aktaran Turhan, bunda hem borsaların değer kaybetmesinin, hem de halka açık şirketlerin sayısında geçmişte görülen artışın devam etmemesinin etkisinin olduğunu ifade etti.

Bunun sadece ilgili ülkelerle değil dünyayla da ilgili olduğunu vurgulayan Turhan, bunun ciddi sonuçları olabileceğini kaydederek, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bunu etkileyen 3 temel faktör var. Bunlardan bir tanesi yapısal sorunlar. Mesela gelişmiş ülkelerde nüfusun hızla yaşlanması gibi. Nüfus yaşlandıkça yatırımcıların yatırım ufku kısalıyor, dolayısıyla özkaynak piyasalarından daha ziyade sabit getirili menkul kıymetlere, borçlanma araçlarına doğru bir geçiş olduğunu görüyoruz. İkincisi uluslararası düzenleyici otoriteler, hem likidite hem de sermaye yeterlilikleri anlamında yaptıkları düzenlemeler ile özkaynak piyasalarındansa borçlanma piyasalarını ön plana çıkaracak düzenlemeler yapıyorlar. Üçüncü olarak da biliyorsunuz gelişmiş ülkelerin ciddi bir borç sorunu var. Kamu kesimi daha çok borçlanma enstrümanı ihraç ettikçe bu da piyasayı borçlanma enstrümanlarına doğru yönelten bir gelişme. Bu 3 faktör de özkaynak piyasalarını olumsuz etkileyen bir zemin teşkil ediyor.

Biz bütün platformlarda gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisinde daha fazla rol oynaması gerektiğini vurguluyoruz. Sürdürülebilir, güçlü ve dengeli bir büyüme için bu olmazsa olmaz bir şart. Bu ülkelerdeki işletmelerin yapısına baktığımız zaman küçük ve orta boy işletmelerin bu ekonomilerin önemli bir dinamik gücü, önemli bir motoru olduğunu görüyoruz. Bu şirketlerin fonlara ulaşması ancak sermaye piyasaları aracılığı ile olur. İkincisi bankacılık kesiminin borç haznesinin giderek daha sıkı kuralları var. Bu da son derece normal. Çünkü son kriz bize bu konuda önemli dersler verdi."

-"Sermaye piyasaları çok ciddi değişim geçiriyor"-

Sermaye piyasalarının çok ciddi değişim geçirdiğini aktaran Turhan, şu anda Avrupa'da toplam işlem hacmi açısından birinci sıraya gelmiş alım satım platformunun artık bir borsa olmadığını söyledi.

Giderek borsa dışı alım satım platformlarının varlığının daha çok hissettirildiği bir ortamla karşı karşıya olunduğunu aktaran Turhan, G-20 toplantılarında tezgah üstü piyasalardan organize piyasalara doğru bir geçiş olması gerektiği konusunda bir fikir birliği olduğunu ifade etti.

Krizin başladığı günden bugüne kadar tezgah üstü piyasaların toplam ağırlığının daha da arttığını ve 700 milyon doları aştığını belirten Turhan, sözlerine şöyle devam etti:

"Hala türev ürünlerinin yüzde 90'ının tezgah üstü piyasalarda gerçekleştiğini görüyoruz. Pay piyasaları, özkaynak piyasaları baskı altında iken bu piyasalara olan ihtiyacın da ciddi bir şekilde arttığını hatırlatmakta fayda var. Özellikle önümüzdeki dönemde yükselen piyasa ekonomileri arasında, özkaynak piyasalarına olan taleple, özkaynak piyasalarının oluşturabileceği sermaye miktarı arasında çok ciddi bir açık var. Bu da sürdürülebilir güçlü ve dengeli büyüme açısından dünyanın önümüzdeki dönemde üzerine odaklanması gereken hususlardan bir tanesi. Bu yüzden yeniden özkaynak piyasalarına dönüşümü hepimizin ciddi bir şekilde düşünmesi ve buna ilişkin teşvikler yapılması gerekiyorsa bunların da gündeme alınması gerekiyor.

Önümüzdeki dönemde küresel düzen kurulurken bence sormamız gereken 2 tane temel sorun var. Sermaye piyasalarında biz bu piyasaları rekabete açarken amaçladığımız şey etkinliklerin artması, finansal aracılık maliyetlerinin olabildiğince düşmesi idi. Tabii bununla beraber bir yerde piyasa farklılaşması yapma yoluyla, toplam işlem hacmi ve sermaye piyasalarının reel sektöre aktardığı fon miktarının da artması hedeflenmiştir. Fakat gelinen noktada borsaların varlığının tehdit altında olduğu bir yapıya doğru ilerleme riskini taşıyoruz. Şu anda böyle bir durumda değiliz ama süreç bu şekilde devam ederse hem organize olmuş fiyat pazar yerleri hem de tezgah üstü piyasaların, organize piyasalar ve borsalar üzerindeki baskısı bizi bu noktaya doğru sürükleyebilir. Bu durumda çok değerli bir varlığı kaybetmiş olmamız söz konusu. Sağlıklı fiyat oluşumu ancak borsalarda gerçekleşebilir. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde düzenleme ve yeniden yapılanma çerçevesinin kurgularken bu hususu dikkate almamız önemli. Lehman Brothers çöktüğünde ihraç edilen her bir dolarlık borçlanma aracına karşılık, onu garanti altına almak için 6 dolarlık kredi risk takası CDS sözleşmesi vardı. Bu da piyasalaşma dediğimiz sürecin bizim amaçladığımız ve gerçekte olması gereken hedeflediğimiz noktanın çok ötesine geçebildiğini görüyoruz."

(Son)

Muhabir: Sümeyye Dalkılınç

Yayıncı: Affan Kulunyar - İSTANBUL

Kaynak: AA / Ekonomi
title