ABD'deki köprü felaketi ve Kızıldeniz çatışmaları deniz yoluyla mal sevkiyatını etkiliyor
ABD'nin Maryland eyaletindeki Francis Scott Key Köprüsü'nün yük gemisinin çarpması sonucu yıkılmasının ardından Baltimore Limanı'ndaki gemi trafiği bir sonraki duyuruya kadar durdurulurken, bu durum Kızıldeniz'de son dönemde yaşanan çatışmalar nedeniyle durma noktasına gelen deniz yoluyla...
ABD'nin Maryland eyaletindeki Francis Scott Key Köprüsü'nün yük gemisinin çarpması sonucu yıkılmasının ardından Baltimore Limanı'ndaki gemi trafiği bir sonraki duyuruya kadar durdurulurken, bu durum Kızıldeniz'de son dönemde yaşanan çatışmalar nedeniyle durma noktasına gelen deniz yoluyla mal sevkiyatını bir kez daha sekteye uğrattı.
Gemi felaketinin, ABD'nin doğu kıyısındaki başta otomobil olmak üzere teslimatları aksatabileceği, gemi risk primlerini artırabileceği ve tedarik zincirleriyle ekonomiyi olumsuz etkileyebileceği belirtiliyor.
Ülkenin Maryland eyaletine bağlı Baltimore kentinde bulunan Francis Scott Key Köprüsü, 26 Mart'ta Singapur merkezli Synergy Group tarafından işletilen ancak kargo taşımak üzere Danimarkalı deniz taşımacılığı şirketi Maersk tarafından kiralanan Dali adlı yük gemisinin çarpması sonucu çöktü.
Yaklaşık 2,57 kilometre uzunluğundaki köprünün çökmesinin ardından köprüye çıkan tüm karayolları trafiğe kapatıldı, Baltimore Limanı'ndaki gemi trafiği bir sonraki duyuruya kadar durduruldu.
Baltimore Limanı'nın gemi trafiğine ne zaman açılacağı bilinmiyor
Baltimore Limanı'ndan yapılan açıklamada, limana giren ve çıkan gemi trafiğinin bir sonraki duyuruya kadar askıya alındığı ancak bu durumun limanın kapalı olduğu anlamına gelmediği, kamyonların terminallerdeki işlemlerinin sürdüğü aktarıldı. Açıklamada, gemi trafiğinin ne kadar süre durdurulacağının ise bilinmediği belirtildi.
Kazanın ardından Maersk'den yapılan açıklamada da köprünün hasar görmesi ve bunun sonucunda oluşan enkaz nedeniyle Baltimore'un Helen Delich Bentley Limanı'na ulaşmanın şimdilik mümkün olmayacağı aktarıldı.
Açıklamada, şirketin bölgede güvenli geçiş sağlanana kadar Baltimore'u tüm hizmetlerinin dışında tutacağı duyuruldu. Baltimore'a gidecek kargonun ise yakınlardaki diğer limanlardan boşaltacağı belirtilen açıklamada ancak bunun gecikmelere neden olabileceği bildirildi.
Yetkililer ise kazanın liman operasyonlarını aylarca etkileyebileceğine işaret ediyor.
ABD'nin otomobil sevkiyatında en yoğun limanı
ABD Ulaştırma Bakanlığının verilerine göre, Baltimore Limanı toplam tonaj açısından ABD'nin 17. en büyük limanı konumunda bulunuyor.
Baltimore Limanı'nın ticaret hacmi açısından ise ülkenin 9. en büyük limanı olduğu belirtiliyor.
Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Oxford Üniversitesi tarafından oluşturulan PortWatch veri tabanına göre, Baltimore Limanı'nın ABD'nin deniz ticaretindeki payı ithalat için yüzde 2,9 ve ihracat için yüzde 2,56 seviyesinde bulunuyor.
Limanda geçen yıl 80,8 milyar dolar değerinde 52,3 milyon tonluk elleçlemenin gerçekleştirildiği kaydediliyor.
Geçen yıl 847 bini aşkın aracın elleçlendiği Baltimore Limanı, otomobil ve hafif kamyon sevkiyatında ABD'nin en yoğun limanları arasında ilk sırada yer alıyor.
Aynı zamanda Baltimore Limanı, tarım ve inşaat makinelerinin yanı sıra şeker ve alçıtaşı ithalatında da ABD'nin önde gelen limanlarından biri olarak dikkati çekiyor. Baltimore, ülkenin limanları arasında kömür ihracatında ise ikinci sırada yer alıyor.
Ayrıca Baltimore'da Royal Caribbean ve Carnival gibi firmalar tarafından işletilen gemilere hizmet veren bir kruvaziyer terminali de bulunuyor.
Otomobil üreticileri durumu değerlendiriyor
Baltimore Limanı, özellikle otomobil ticaretinde önemli bir merkez olarak öne çıkıyor.
Otomotiv üreticilerinin çoğu kazanın ardından bölgedeki operasyonlarını değerlendirdiklerini, operasyonlarını başka limanlara yönlendirmek zorunda kalacaklarını ancak önemli bir aksama beklemediklerini belirtiyor.
Volkswagen, konuya ilişkin açıklamasında, tesislerinin konumu nedeniyle gemi operasyonları üzerinde herhangi bir etki beklenmediğini ancak bölgedeki trafiğin yeniden yönlendirileceğinden kamyon taşımacılığında gecikmeler yaşanabileceğini belirtti.
BMW, ithalat terminalinin liman girişinin dışında yer aldığını ve erişilebilir olduğunu açıklarken, General Motors (GM) araç sevkiyatlarının diğer limanlara yönlendirileceğini ve köprünün çökmesinin etkisinin minimum düzeyde olmasının beklendiğini aktardı.
Toyota da Baltimore Limanı'ndaki gemi trafiğinin askıya alınmasının ihracat üzerinde bir miktar etkisinin olacağını ancak önemli bir aksama beklenmediğini kaydetti.
Mercedes Benz ABD Üst Yöneticisi Dimitris Psillakis de bir röportajında, Baltimore'daki köprünün çökmesinin faaliyetleri üzerindeki etkisini görmek için henüz çok erken olduğunu belirtti.
Doğu kıyısında lojistik faaliyetleri sekteye uğratma tehlikesi taşıyor
Francis Scott Key Köprüsü'nü her gün kullanan 30 bin ila 35 bin otomobil ve kamyonun çoğunun ise tünellere yönlendirilmesi ve bunun trafikte gecikmelere neden olması bekleniyor.
Tünellere girmesine izin verilmeyen tehlikeli madde taşıyan araçların ise daha uzun bir yoldan yönlendirileceği aktarılıyor.
Ekonomistler, köprünün çökmesinin ABD'nin doğu kıyısında lojistik faaliyetleri sekteye uğratma tehlikesi taşıdığına dikkati çekiyor.
Bazı ekonomistler, nakliye maliyetlerinde artış olasılığına rağmen malların başka limanlara yönlendirilmesi seçeneğinin olması nedeniyle aksamaların bir bütün olarak ABD ekonomisi için sorun olmayabileceğini belirtiyor.
Lojistik uzmanları da ülkenin doğu sahili boyunca çok sayıda alternatif otoyol ve liman bulunduğuna işaret ediyor. Sevkiyatların New York, New Jersey, Virginia, Georgia ve South Carolina'daki limanlara yönlendirilmesi muhtemel görünürken, bu durum yolculuk sürelini artırıyor.
Küresel tedarik zincirinde halihazırda Kızıldeniz'de yaşananlar ve Panama Kanalı'ndaki kuraklık nedeniyle zorluklar yaşanırken, Baltimore'daki kazanın etkisinin çok daha sınırlı olacağı tahmin ediliyor.