7. Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi

Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Başkanı (TÜREB) Mustafa Serdar Ataseven, Türkiye'nin rüzgar enerjisi yatırımlarının özellikle son 5 yılda ivme kazandığını ve sektörün büyümeye devam ettiğini belirterek "Sürdürülebilir bir rüzgar enerjisi sektörü görmek istiyoruz. 2020 sonrasındaki mevzuatın hayata geçirilmesi ve yatırımcının taleplerinin dikkate alınmasını arzu ediyoruz." dedi.

Ataseven, 7. Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi'nin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'de sektörde üç jeneratör ve kanat üretim fabrikası, bir bağlantı elemanları üreten fabrika bulunduğuna işaret ederek "Yerli üretim yapan 16 rüzgar enerjisi sanayicisi var. Bu sanayicilerin ürünlerinin yüzde 30'u iç pazara, yüzde 70'i dış pazara sunuluyor. Sektör daha da büyümeye devam ediyor." ifadelerini kullandı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu desteğiyle sektörün büyüdüğünü ve geliştiğini ifade eden Ataseven, rüzgarda ihale ve yatırım sürecinin devam ettiğini ve ihalelerin çeşitlendiğini anlattı.

Türkiye'de rüzgar enerjisi sektörünün 2005'te yayımlanan Yenilenebilir Enerji Kanunu sonrasında gelişmeye başladığını ve yakın gelecekte kara ve deniz üstü (offshore) rüzgar enerjisi yatırımlarıyla sektörün daha da büyüyeceğini aktaran Ataseven, şöyle devam etti:

"İlk olarak 2012 yılında başladığımız kongreden bu yana yaklaşık 10 bin katılımcıyla 100'ün üzerinde oturum gerçekleştirildi. 500'ün üzerinde ulusal ve uluslararası katılım sağlandı. 2012'de ilk kez Türkiye rüzgar enerjisi yol haritasını sunduk. 2013 yılında yerli teşvikle ilgili mevzuat yayınlandı. İlki 2012'de yayımlanan yol haritasını 2016'da güncelledik, Bakanlığa sunduk. O dönemden bu döneme rüzgar endüstrisi gelişti ve son 5 yılda ivme kazandı. Şimdi bu ivmeyi destekleyici kararlar verme zamanı."

"Avrupa'da hem kara hem deniz üstü rüzgar yatırımları artacak"

Sürdürülebilir bir rüzgar enerjisi sektörü görmek istediklerinin altını çizen Ataseven,"2020 sonrasındaki mevzuatın hayata geçirilmesi ve yatırımcının taleplerinin dikkate alınmasını arzu ediyoruz. Rüzgar sanayimizi hızla hayata geçirilmesi için kapasite artış taleplerinin hayata geçirilmesi gerekiyor. En son yayımlanan YEKA taslağında, efektif bir şekilde ve piyasanın derinleştirilmesi konusunda beklentimiz var." diye konuştu.

Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği Başkanı Giles Dickson da Türkiye'nin rüzgar enerjisi konusunda kaynak ve yatırım ortamı açısından hem zengin hem de geleceğinin parlak olduğunu söyledi.

Türkiye'nin 15-20 yıldır yenilenebilir enerji yatırımlarını artırmak, elektrik üretiminde temiz kaynakların gücünü yükseltmek amacıyla mevzuat değişikliğine gittiğini ve yatırım ortamını cazip hale getirdiğini anlatan Dickson, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin rüzgar kurulu gücü, Avrupa'da 7. sırada yer alıyor. Avrupa'da 2020 yılına kadar hem kara hem deniz üstü rüzgar yatırımları artacak. Aynı eğilimin Türkiye'de de devam ettiğini gözlüyoruz. Mevcut durumda yaşanılan döviz kurundaki değişime yönelik olumsuzlukların etkisi, Türkiye'nin atacağı güçlü adımlarla ortadan kaldırılabilir."

Ankara'da iki gün sürecek kongrede, rüzgar enerjisi sektörünün sorunları ve çözüm önerileri değişik oturumlarda ele alınacak.