4 Ekim İngiltere Basın Özeti
İngiltere Maliye Bakanı Philip Hammond, Muhafazakar Parti'nin kongresinde ekonomik belirsizlik uyarısı yaptı.
İngiltere Maliye Bakanı Philip Hammond, Muhafazakar Parti'nin kongresinde ekonomik belirsizlik uyarısı yaptı.
İngiltere Başbakanı Theresa May'in AB'den çıkış sürecinin (Brexit) Mart 2017'de başlayacağını açıklamasının ardından sterlinde yaşanan düşüş İngiltere gazetelerinin manşetlerinde yer alıyor.
Financial Times, İngiltere Maliye Bakanı Philip Hammond'un "Brexit'i takiben İngiltere'nin en az iki sürecek olan bir ekonomik türbülans ve mali belirsizlik" sürecinden geçeceği uyarısında bulunduğunu yazıyor.
Gazete, Başbakan May'in haftasonu yaptığı açıklamanın ardından, sterlinin dolar karşısında son 3 ayın en düşük seviyesine indiğine dikkat çekiyor.
İngiliz iş adamlarının AB ortak pazarına erişim sağlayan özel anlaşmalar yapılmadan, sert bir şekilde birlikte çıkılmasından endişe duydukları belirtiliyor.
Gazetenin aynı konuyla ilgili bir diğer haberinde, May'in İngiliz şirketlerin AB ortak pazarına girişini düzenlemek için "sektörel anlaşmalar" yolunu izleyeceği, bunun da şirketler için ticari süreci daha karmaşık hale getireceği aktarılıyor.
Independent ise İngiltere'de ekonomik durgunluğu önlemek için harcamaları artırmanın teşvik edileceğini yazıyor. Maliye Bakanı Hammond'un gelecek ay karayolu ve demiryolu da dahil olmak üzere, altyapı projeleri için çok büyük yatırım desteği açıklayacağı belirtiliyor.
Gazete May'in Brexit takvimini açıklamasının ardından, sterlinin dolar karşısında son 31 yılın en düşük seviyesini gördüğüne de dikkat çekiyor.
"İngiltere, Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinin bazı maddelerini devre dışı bırakacak"
Times, İngiltere Başbakanı Theresa May'in savaş bölgelerindeki askerleri ilgilendiren durumlarda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin bazı maddelerinin gözardı edilebileceğini açıklayacağını yazıyor.
İngiltere'nin bu adımı, "savaş bölgesinde zor kararlar almak zorunda kalan askerlerin, ülkelerine geri dönüşte yargılanma korkusu taşımamaları için atacağı" belirtiliyor.
Gazete İngiltere'nin ülke içindeki "terör olaylarında" daha önce aynı sözleşmenin bazı maddelerini devre dışı bırakmış olduğunu, ancak yeni adımın yurt dışındaki savaş bölgeleri için bir ilk olduğunu belirtiyor.
Haberde Türkiye'nin de 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL ile birlikte Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini askıya aldığı hatırlatılıyor.
Guardian ise İngiltere Sağlık Bakanı'nın bugün yapacağı açıklamalarda, ülkenin sağlık sisteminin göçmen doktorlara bağımlılığını bitirme sözü vereceğini yazıyor.
Brexit ile birlikte ülkedeki göçmen doktorların İngiltere'yi terk etmek zorunda kalabilecekleri, bunun da İngiltere Ulusal Sağlık Hizmetlerini (NHS) zor durumda bırakabileceği belirtiliyordu.
Gazetenin haberine göre Hunt'ın Muhafazakar Parti kongresinde yapacağı konuşmada, İngiltere'deki tıp fakültelerinde yıllık en az bin 500 kontenjan daha açılacağını duyurması bekleniyor.
Hunt'ın konuşmasında AB vatandaşı göçmenlerin Brexit sonrası da ülkede kalmalarını istediklerini belirteceği aktarılıyor.
Açıklanan takvime göre İngiltere'nin 2019'da AB'den çıkış sürecini tamamlaması öngörülüyor.
" Türkiye'de OHAL 3 ay daha uzadı" Independent, Türkiye'de OHAL'in uzatılması ile ilgili haberinde, 15 Temmuz darbe girişimi ardından Türkiye'deki tasfiyelerde gelinen noktayı özetliyor.
Haber geçen yıl Rus savaş uçağını düşüren iki askeri pilotu hatırlatarak başlıyor:
"Rus askeri uçağını düşüren iki pilot geçen yıl Kasım ayında ulusal kahramanlar, Türkiye'nin ulusal egemenlik ve şerefinin gerçek savunucuları olarak gösteriliyorlardı, ama şimdi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı düzenlenen darbe girişiminde yer aldıkları suçlamasıyla hapisteler".
İki pilotun gözaltına alınmasının uluslararası basının çok dikkatini çekmediğini belirten Independent, yine de bu örneğin " Türkiye'nin hızla değişen dinamiklerini anlamak için faydalı bir gösterge" olduğunu yazıyor.
Haberde Rus jetinin düşürülmesini darbe girişimiyle ilişkilendirmenin, hükümetin, Fethullah Gülen'in Türkiye'yi çatışmaya sürüklemeye çalıştığı tezine uyduğu da belirtiliyor.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, dünkü Bakanlar Kurulu toplantısının ardından OHAL'in 19 Ekim'den itibaren 3 ay daha uzatıldığını açıkladı.
Gazete 15 Temmuz darbe girişimi ardından, Türkiye ordusundaki savaş uçağı pilotlarının yüzde 35'inin gözaltına alındığı bilgisini de veriyor.
Yaklaşık 140 yüksek rütbeli askerin halen gözaltına olduğuna dikkat çeken Independent, bu durumun NATO ile birlikte yürütülen ortak operasyonlara zarar verdiğini iddia ediyor.
Haberde Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki Gülen yapılanmasına dair çalışmaları nedeniyle 2009 yılında hapis cezası verilen eski Hava Kuvvetleri Savcısı Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok'un görüşlerine de yer veriliyor. Üçok, ordu içindeki Gülenciler için "Onlara karşı hareket etmek imkansız hale gelmişti. İstihbarat şeflerinin neredeyse tamamı, askeri hakim ve savcıların yüzde 72'si Gülenciydi" diyor.
Independent'a konuşan emekli asker ve akademisyen Nihat Ali Özcan da Gülencilerin ordu içine sızmaya 35 yıl önce başladığına dikkat çekiyor. Ancak Özcan süreçte Gülen ile ilişkisi bulunmayan bazı askerlerin de gözaltına alındığını ve gözaltındakilere kötü muamele yapıldığı iddiaları olduğunu da söylüyor. FT: OHAL uzadı, Türk lirası düştü Financial Times da Türkiye'de OHAL'in uzatılmasının Türk lirasını düşüşe geçirdiğine dikkat çekiyor.
Düşüşün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen hafta yaptığı "OHAL uzatılabilir" açıklamasının ardından başladığı, dünkü Bakanlar Kurulu sonrasında yapılan açıklamayla Ağustos'tan bu yana dolar karşısındaki en büyükk değer kaybını yaşadığı belirtiliyor.
Son gelişmelerin ardından Türkiye'deki varlıklarını elinden çıkarmış olan Avrupalı bir yatırımcı gazeteye yaptığı açıklamada "Anlayamadığımız şu: OHAL'in uzatılma nedeni bunu gerektiren gerçek bir tehdit olması mı yoksa Cumhurbaşkanı'nın OHAL'in getirdiği geniş yetkileri bırakmak istememesi mi... Her ne olursa olsun, Türkiye'yi uzaktan izlemek en iyisi" diyor.
Financial Times, Türkiye'deki yatırımcıların darbe girişiminden önce de Erdoğan'ın giderek artan otoriter yönetim tarzı nedeniyle endişeli oldukları, 15 Temmuz'dan sonra bu endişelerinin daha da arttığı yorumunu yapıyor.