Haberler
CHP lideri Özel'den çok konuşulacak Öcalan iddiası: Bir günde izin çıkaracak

Özel'den bomba Öcalan iddiası

Yenidoğan Çetesi davasında Başhekim Fetin Rüştü Yıldız, Fırat Sarı'ya para ödediklerini itiraf etti

Sanık sandalyesine oturan başhekimden Fırat Sarı'yı zora sokacak itiraf

Bahçeli'nin çağrısı sonrası DEM Parti Öcalan'la görüşmek için yazılı başvuru yaptı

Bahçeli'nin Öcalan çağrısı sonrası DEM Parti ilk adımı attı

'Ahmet Özer' tartışması tansiyonu yükseltti, İmamoğlu çileden çıktı

İBB Meclisi'nde tansiyon yükseldi, İmamoğlu çileden çıktı

2. Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler Kongre ve Fuarı"

2. Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler Kongre ve Fuarı
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Mercan: "Son 10 yılda Türkiye'deki enerji talebi 2 kat artmıştır.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Hasan Murat Mercan, artan enerji talebine dikkati çekerek, "Son 10 yılda Türkiye'deki enerji talebi 2 kat artmıştır. Çin'den sonra elektrik enerjisi talebi artışında en yüksek konumda olan ülkeyiz. Biz enerji sektörünü 2023 hedefleri doğrultusunda uyumlaştırmakla yükümlüyüz" dedi.

Mercan, "2. Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler Kongre ve Fuarı"nda değerlendirmelerde bulundu.

Elektrik kesintilerinin ve arızaların azaltılmasının, talebin daha iyi yönetilebilmesinin ancak akıllı şebeke sistemleriyle mümkün olacağını belirten Mercan, "Akıllı sistemler sayesinde yenilenebilir enerji kaynaklarını da kullanıma sunmak, kaynak çeşitliliğini sağlamak daha fazla mümkün hale gelmiştir. Enerji ve bilişim teknolojileri iş birliğiyle kurulan teknolojiler sayesinde kısıtlı kaynakların kullanımında etkinlik sağlayacak, kaliteli hizmet anlayışını hayata geçirmiş olacağız" ifadelerini kullandı.

"Akıllı şebekelerin uygulanması ve yerlileştirilmesi konusunda el birliği yapmak durumundayız"

Türkiye'nin enerji sektörü en hızlı büyüyen ülke olduğuna dikkati çeken Mercan, Türkiye'deki yenilenebilir şebeke sistemlerinin artması gerektiğini belirtti.

Mercan, "Ülkemizde akıllı şebekeler mevcuttur, fakat bunların güncellenmesi ve yenilenmesi gerekmektedir. Bu hususta bizler her türlü yeniliğe açık ve sektörle iş birliği halinde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Özellikle akıllı şebekeler ve networkler konusunda Ar-Ge çalışmalarının da süratle artması gerekmektedir. Sektörün büyüklüğünü göz önüne alarak, enerji sektöründe çalışan özel sektörün de en az devlet kadar bu konuda sorumlulukları olduğunu da hatırlatmak istiyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Artan enerji talebinin 2023 hedeflerine yürüyen bir Türkiye için önemli bir manevra kısıntısına yol açabileceğine işaret eden Mercan, "Son 10 yılda Türkiye'deki enerji talebi 2 kat artmıştır. Çin'den sonra elektrik enerjisi talebi artışında en yüksek konumda olan ülkeyiz. OECD ülkeleri arasında da elektrik enerjisi talebi en hızlı yükselen ülkeyiz. Biz enerji sektörünü 2023 hedefleri doğrultusunda uyumlaştırmakla yükümlüyüz. Gerek siyasetçiler olarak bizler, kamu kurumları ve denetim kuruluşlarımız ve gerekse sektördeki tüm paydaşlar, üniversitelerle iş birliği yaparak akıllı şebekelerin uygulanması, yaygınlaştırılması ve yerlileştirilmesi konusunda el birliği yapmak durumundayız" diye konuştu.

"Sayaçlarda ilgili bir merkezle haberleşmeyi sağlayacak bir altyapı ilavesi, sistemi çözecek"

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Nail Olpak ise kendisinin de 25 yıldır elektrik sayacı üreten bir sanayici olduğunu hatırlatarak, akıllı sayaçlarla elektronik sayaçların karıştırılmasından yakındı.

Bir elektrik sayacı üreticisi olarak ülke menfaatleri için pazar payına rağmen elle tutulur bir öneride bulunduğuna işaret eden Olpak,  şöyle konuştu:

"Sorun nerede? Sorun bu süreçte, sayaç üreticilerinden bu ürünü, 'akıllı' ürün olarak üretmelerini istemek yerine, 'sadece, çok tarife gibi, belirli ilave fonksiyonlara sahip, elektronik sayaç' olarak ürettirmeye devam edilmesinde. Aslında, belki sayaç üreticileri yanlış yapıyor. Bu konuyu dile getirmeyi bırakmalılar. Eskiden üretilen mekanik sayaçlar, önce bu elektronik sayaçlarla değiştirilmeli, sonra bunlar da gerçekten 'akıllı' elektronik sayaçlarla değiştirilmeli. Bu, elektrik sayacı üreticileri için ilave pazar demek, daha fazla satış demek ve sayaç üreticileri, ticari anlamda bundan mutlu olmalı. Ama bu doğru mu?

Peki, üretilen sayaçlar, 'Kombi tipi' hariç, neden 'Elektronik' de, 'Akıllı' değil? Çünkü ürettiği bilgiyi işleyecek bir merkezle iletişim kurabilecek, hatta gerektiğinde o merkezden talimat alabilecek bir altyapıya sahip değil de, ondan. Eski mekanik sayaçlardan bariz farkları, çok tarifeli olmaları ve içerilerinde veri depolayabilmeleri gibi konular."

Sorunun çözümüne ilişkin yorumunu da paylaşan Olpak, "Bu noktada yapılması gereken basit. Elektronik tabanlı üretilen bu ürünlere, ne zaman istenirse o zaman bağlantı kurmak üzere, ilgili bir merkezle haberleşmeyi sağlayacak bir altyapı ilavesi, sistemi çözecek. Üstelik böyle bir ilave, sayaç baştan üretilirken yapılırsa, daha makul maliyetlerle halledilebilecekken, daha sonra karar verildiğinde, sayacı, bu özelliklere sahip bir yeni sayaç ile değiştirmekten başka çare de yok" değerlendirmesini yaptı.

"Yerli üreticilerimiz, akıllı şebeke dönüşüm sürecine her aşamada etkin katılım göstermelidir"

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) ve Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir ise akıllı şebekelerin kesintileri azaltacağını, sürelerini de kısaltacağını belirtti.

Özdemir, "Akıllı şebekelerin yaygınlaşmasıyla rüzgar, jeotermal ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerjilerin şebekeye katılımını daha kolay yapacağız. Bu tüketiciye ulaşan maliyetlere de yansıyacak. Bir yol haritasına ihtiyacımız var. Tüm akıllı şebekelerin dönüşümünü bir anda yapmak mümkün değildir. Bu noktada bir pilot uygulama düşünülebilir" diye konuştu.

Akıllı şebeke dönüşümü sürecinde yerli firmaların etkin katılımının önemine de değinen Özdemir, "Yerli üreticilerimiz, iletişim ve yazılım firmalarımız sürece her aşamada etkin katılım göstermelidir ve onlara bu katılım imkanı da sağlanmalıdır" dedi.

ELDER'in 21 dağıtıcı firma tarafından kurulduğunu anımsatan Özdemir, dönüşüm sürecine katkı sunmaktan memnuniyet duyduklarını kaydetti.

"Özellikle GSM operatörlerinin bu konuda çok adım atması gerekli"

Doğal Gaz Dağıtıcıları Birliği (GAZBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Arslan ise tebligat giderlerinin maliyeti artırıcı etkisi bulunduğunu söyledi.

Yasal düzenlemeler ve adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki bazı aksaklıkların da giderilmesiyle sağlıklı bir dönüşüm sağlanacağını belirten Arslan, "Adrese dayalı nüfus kayıt sistemi konusunda bakanımızdan yardım bekliyoruz" ifadesini kullandı.

Doğal gaz dağıtımında akıllı sistemlerin kullanılması gerektiğini dile getiren Arslan, "Özellikle GSM operatörlerinin bu konuda çok adım atması gerekli" açıklamasında bulundu. - İstanbul

Kaynak: AA / Ekonomi
title