17. Uluslararası Enerji Arenası Konferansı
İsrail merkezli Delek Drilling Gaz Boruhattı Projesi Direktörü Ofer Oberlander, Leviathan gazının en büyük bölgesel piyasalar olan Türkiye ve Mısır üzerinden gönderilmesinin gündemde olduğunu belirterek, "Türkiye'yi sadece bir gaz piyasası olarak değil çok büyük bir ekonomi olarak görüyoruz.
İsrail merkezli Delek Drilling Gaz Boruhattı Projesi Direktörü Ofer Oberlander, Leviathan gazının en büyük bölgesel piyasalar olan Türkiye ve Mısır üzerinden gönderilmesinin gündemde olduğunu belirterek, "Türkiye'yi sadece bir gaz piyasası olarak değil çok büyük bir ekonomi olarak görüyoruz. Gelecek bizi bekliyor." dedi.
Oberlander, Stratejik Teknik Ekonomik Araştırmalar Merkezi tarafından düzenlenen, "Küresel Gelişmeler ve Yatırım Ortamı" konulu "17. Uluslararası Enerji Arenası Konferansı"nda yaptığı konuşmada, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkililerinin bu ay içinde İsrail'e gerçekleştirdiği ziyaretin kendileri için çok anlamlı olduğunu söyledi.
Heyetin, görüşlerini kapsamlı şekilde kendileriyle paylaştığına değinen Oberlander, yatırımlar, geleceğe dönük yeni keşifler ve herkese fayda sağlayacak çalışmalar açısından hiçbir problem bulunmadığını kaydetti.
Oberlander, bölgeye baktıklarında İsrail gazının taşınması için bazı seçenekler gördüklerini dile getirerek, "Leviathan sahası iki aşamalı olarak geliştirilecek. Buna göre, gazın en büyük bölgesel piyasalar olan Türkiye ve Mısır üzerinden gönderilmesi gündemde. Türkiye'yi sadece bir gaz piyasası olarak değil çok büyük bir ekonomi olarak görüyoruz. Gelecek bizi bekliyor." ifadelerini kullandı.
Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği (OME) Hidrokarbonlar Müdürü Sohbet Karbuz ise Doğu Akdeniz'de henüz keşfedilmemiş kaynak potansiyeli bulunduğuna işaret etti.
Araştırma yapılırsa, Mısır içinde Nil deltasında ve Leviathan havzasında toplam 10 trilyon metreküp potansiyel görüleceğini vurgulayan Karbuz, bunun Norveç'in 5 katı büyüklüğünde olduğunu söyledi.
İsrail'in 1948'den bu yana petrol bulmak için ne kadar ısrarcı davrandığını hatırlatan Karbuz, "520 kuyu açtılar ve milyarlarca dolar harcadılar. Bu kuyuların büyük bölümü kuru çıktı ama asla vazgeçmediler. Şu an bunun ödülünü alarak başarılı oldular. Orada ve Lübnan'da büyük bir potansiyel var. Kıbrıs ve Mısır'da da bazı keşifler söz konusu. Mısır hala gerekli araştırmaların yapılmadığı, keşfedilmemiş bir ülke. Akdeniz'in batısında ise sadece 2 kuyu açıldı. Gelecek yıl bunlar aramaya açılacak. Büyük keşifler söz konusu. Minimum 30-40 milyar metreküp Mısır dahil bu bölgeden gelebilir." ifadelerini kullandı.
Doğu Akdeniz gazının Avrupa'ya, Kıbrıs-Yunanistan rotası veya Türkiye üzerinden götürülebileceğini aktaran Karbuz, bu konuda maliyetlerin ve ticari unsurların göz önüne alınması gerektiğini kaydetti.
Karbuz, İsrail gazının ABD'nin sıvılaştırılmış doğalgazı (LNG) veya Rus doğalgazıyla değil ancak Azeri gazıyla rekabet edebileceğini dile getirdi.
İsrail Technion Üniversitesi Öğretim Görevlisi Gina Cohen ise 2022-2023 civarında piyasada çok miktarda LNG bulunacağını belirterek, "Doğalgaz fiyatlarının çok düşük olduğu bir pazarda rekabet etmek durumunda kalacağız. Tabii ki 4-5 yıl içinde birşeyler değişebilir. Şirketler yatırım yapıyor, böylece fiyatlar yükselebilir ve Asya başta olmak üzere LNG'ye yine dünya üzerinde ihtiyaç olabilir." diye konuştu.
Türkiye ile İsrail arasında inşa edilmesi planlanan boru hattına Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) çevresel veya başka nedenlerle karşı çıkmasının, hukuki bir dayanağı olmadığını vurgulayan Cohen, bu anlamda İsrail ve Türkiye'yi engellemelerinin mümkün olmadığını söyledi.
GKRY'nin duruma karşı çıkması durumunda İsrail tarafının "uluslararası hukukun kendileri tarafında olduğunu" belirteceğinin altını çizen Cohen, "Bence başka seçenekler analiz edilmeli. Şu an bu toplantının yapılması bile önemli bir adım. Bu tartışma sürecini hızlandırmak önemli. Daha sık bir araya gelmeli ve analizleri devam ettirmeliyiz." diye konuştu.
SOCAR Türkiye Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı Dr. İbrahim Palaz ise İsrail'in Mısır'a gaz gönderme girişiminde bulunmasının çok akıllıca olmayacağını belirterek, Mısır'ın halihazırda doğalgazı bulunduğuna işaret etti.
Doğu Akdeniz gazının Türkiye üzerinden geçmesinin önemini vurgulayan Palaz, "Türkiye'nin arz çeşitliliğini sağlamak açısından da bu önemli. Siyasi iradenin bunun arkasında durması lazım. O sağlandıktan sonra bunun olmaması için bir sebep görmüyorum." dedi.