16. Avrasya Ekonomi Zirvesi

Bilgi ve İletişim Teknolojileri Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, gerek sabit, gerek mobil altyapının geliştirilmesi konusunda mahalli idarelerin yetkilerinin sınırlandırılmasından yana olduğunu söyledi.

Acarer, 16. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, sayısal uçurumun tüm ülkelerin ortak sorunu olduğunu belirtti.

Bunun önlenebilmesi için en önemli aracın genişbantın tüm ülkeler çapında yaygınlaştırılması olduğunu aktaran Acarer, Türkiye'nin bu konuda 5-6 yılda çok önemli mesafeler kat ettiğini dile getirdi.

Şu anda Türkiye'de 12 milyon mobil, 9 milyon da sabit olmak üzere 21 milyondan fazla abone olduğunu anımsatan Acarer, bunun da 47 milyon geniş bant internet kullanıcısı anlamına geldiğini ifade etti.

Bir araştırmaya göre dünyada şu anda 3,5 milyar diş fırçası kullanıldığını anımsatan Acarer, SIM kart sayısının ise 6,5 milyar olduğuna dikkati çekerek,

"Buradan dünyadaki yaşayan her 2 kişiden birisinin diş fırçası kullandığı, ama dünya nüfusunun neredeyse tamamının mobil çip imkanı olduğu sonucu çıkıyor" dedi.

Bir araştırmaya göre 2017 yılındaki data trafiğinin 2012'ye göre 3 kat artacağının söylendiğini de vurgulayan Acarer, sözlerine şöyle devam etti:

"Ama buna karşılık mobil data trafiği 13 kat artacak. Kullanılan mobil cihazlarla ilgili de ayrı bir istatistik var. 2012 sonu itibariyle şu andaki mobil cihazların yüzde 75'i cep telefonu, yüzde 16'sı akıllı telefon. Peki bu rakam 2017'de ne olacak dendiğinde şöyle bir sonuç çıkıyor: Mobil abone sayısı artmasına rağmen, mobil cep telefonu sayısı genel olarak artıyor da, oranı yüzde 53. Akıllı telefonlar yüzde 25'e çıkıyor. Bu arada 2020'den sonra dünyadaki SIM kart sayısının ise 50 milyar olacağı hesaplanıyor."

-"2012 yılında 100 milyondan fazla siber atak tespit edilmiştir"

BTK Başkanı Acarer, gerek sabit, gerek mobil altyapının geliştirilmesi konusunda mahalli idarelerin yetkilerinin sınırlandırılmasından yana olduğunu söyledi.

Mahalli idarelerde makro hedeflere yönelik her zaman uygun hareket edemeyebileceğini belirten Acarer, mahalli idarelere geniş yetkiler verilmesinin alt yapıların geliştirilmesine engel teşkil edeceğini düşündüğünü dile getirdi.

Şu anda mevcut analog televizyon kanallarının kullandığı bandın bütün dünyada IT'nin kararı doğrultusunda, bir süre sonra sayısal yayıncılık için kullanılacağını anlatan Acarer, "Bazı ülkeler buna geçmeye başladı. Bu bandın bu haliyle sayısal yayıncılıkta kullanılması mobil geniş bant için çok önemli bir kaynağın heba edilmesi demektir" dedi.

Türkiye olarak bu bandın 790-862 megahertzlik en uç kısmını yeni nesil geniş bant hizmetleri için ayırdıkları bilgisini veren Acarer, ancak onun altındaki 694-790 megahertzlik kısmının da yeni nesil mob, l geniş bant hizmetleri için ayrılmasının gerektiğine inandığını vurguladı.

Almanya'da akıllı bir ev için tasarlanan mimaride 980 tane sensör kullanıldığını belirten Acarer, o yüzden big datanın iyi bir şekilde işlenilmesi gerektiğini aktardı.

Kişisel verilerin korunması ve işlenmesinin tartışılması gerektiğini anlatan Acarer, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bunu mevzuatlarımız çerçevesinde işlemek ve kullanmak isteyen işletmelerin aslında önünün açılması gerekir. Aksi takdirde biz yapacağımız düzenlemelerle bunun önünü tıkarsak, bu verileri işleyecek birileri var ve bu pazar başkalarına kalır diye düşünüyorum. Bu konuyu bizim cesaretle tartışmamız ve işlememiz gerekiyor.

Siber güvenlik çok önemli bir konu. 10 sene öncesinde yılda 50 bin civarında siber atak tespit edilirken, 2012 yılında 100 milyondan fazla siber atak tespit edilmiştir. Yapı çok hızlı bir şekilde değişiyor. 1996 yılında internetin dünyada kullanım oranlarına bakıldığında ABD yüzde 74 imiş, diğer ülkelerinki ise yüzde 36 imiş. Şu anda ABD'ninki yüzde 12'ye düşmüş. Hepimiz interneti daha çok kullanıyoruz."

-"Siber suçun ilk işlendiği yer ABD"-

Daha sonra konuşma yapan Avea Regülasyon Direktörü Tolga Kılıç, siber tehlikenin 10 sene sonra hayatta ne kadar yer tutacağını kestirmenin zor olduğunu belirtti.

Sektörde siber saldırı farkındalığının çok yüksek olduğunu aktaran Kılıç, bunun bir farkındalık meselesi olduğunu anlattı.

Turkcell Kurumsal Strateji ve Regülasyonlar Genel Müdür Yardımcısı Tayfun Çataltepe ise artık yüksek kapasiteli siber saldırıların mümkün olduğunu söyledi.

Genişbant ağlar yaygınlaştıkça bunun faydaları olduğu kadar saldırılar noktasında risklerin de arttığını anlatan Çataltepe, bunlara karşılık önlemler alınması gerektiğini, bunun gelecek yıllarda da problem olmaya devam edeceğini dile getirdi.

Türk Telekom Hukuk Başkanı Can Esen'de her internet suçunun bir siber suç olduğunu, ama her siber suçun bir internet suçu olmadığını ifade etti.

Siber suçun tarihinin 1960'lara kadar dayandığı bilgisini veren Esen, siber suçun ilk işlendiği yerin ABD olduğunu kaydetti.

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Selçuk Karaçay da gerçek savaşların bir benzerinin, birebir aynı olmasa da sanal dünyaya da taşındığını kaydetti.

Bunlara karşı önlem alınması ve savunma geliştirilmesi gerektiğini belirten Karaçay, zayıf halkalar güçlendirilmedikçe her türlü tehdite açık olunacağının altını çizdi. - İSTANBUL