Kadavra Sıkıntısı Eğitimi Olumsuz Etkiliyor

Prof. Dr. Canda, yaptığı açıklamada, kadavranın tıp fakültesindeki eğitimin ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi. Kadavra sıkıntısının geçmişten bu yana yaşandığını ifade eden Canda, kendisinin de öğrencilik yıllarında bir dönem 45 kişiyle 3 kadavra üzerinde çalıştığını söyledi.

Üzerinde çalışılan kadavraların saklanarak bir sonraki yıl öğrencilerin eğitiminde kullanıldığını aktaran Canda, tıp eğitiminin aksamaması için bu sorunun aşılması gerektiğini söyledi.

-"Ceset bizim için kutsaldır"-

Tıp öğrencilerinin kadavra ihtiyacının bağışçılar ve kimsesizlerin cesediyle karşılandığını dile getiren Canda, şöyle konuştu:

"Hastanelerde veya bir yerde ölüp de kimsesi olmayan kişilerin cesedinin kadavra olması için yasal mevzuat var. Bize bu tür kişiler bildiriliyor. O cesedi alıp bir yıl hiçbir şekilde kullanmıyor, dondurucuda bekletiyoruz. Bu sürede aileden birileri çıkıp kadavra olarak kullanılmasını istemiyorsa, ceset teslim ediliyor. Ama bu süre içinde bir problem çıkmamışsa formalin denilen solüsyon ile muhafaza ediyoruz ve öğrencilerin eğitimine sunuyoruz.

Burada önemli olan şey cesede saygı göstermek. Bu saygıyı da öğrencilerimize öğretiyoruz. Ceset bizim için kutsaldır. Hiçbir şekilde ölmüş bedene saygısızlık yapılamaz. Bu eğitim materyalidir. Eğitim bittikten sonra kadavralar yeniden saklanıyor ve daha sonra kimsesizler mezarlığında defnediliyor."

-"Yılda birkaç bin kadavra ihtiyacı var"

Kadavranın yalnızca öğrencilik değil uzmanlık eğitiminde de önem taşıdığına işaret eden Tülay Canda, bazı cerrahi eğitimlerin taze kadavra üzerinde yapılması gerektiğini belirtti.

Prof. Dr. Canda, şöyle devam etti:

"Şu anda 300 öğrencimiz var. İyi bir eğitim alabilmeleri için yılda 100 kadavra kullanmak zorundayız ama bunu bulmamız mümkün değil. Öğrencilerimiz mecburen açılmış kadavra üzerinde eğitimini yapmak zorunda kalıyor. Kadavra sıkıntısı eğitimi aksatıyor. Sadece İzmir'de 5 tıp fakültesi var. Türkiye genelindeki tıp fakültelerine baktığınızda yılda birkaç bin kadavra ihtiyacı oluyor. İnsanlarımızı ikna ederek bunu sağlayabiliriz ama bu da kolay aşılacak bir durum değil. Bağış çok az. Bu sıkıntıyı her fırsatta yetkili mercilere iletiyoruz."

AA