Vize Duvarını Yıktılar
Zamanlama Bu Kadar mı Denk Düşer? Yoksa Bu İşte, 'Majestelerinin' Parmağı mı Var? Majesteleri, Türkiye Ziyaretinden O Kadar Memnun Kalmış Ki!! ' Artık, Türkler'e Zorluk Çıkarmayalım, Vize İçin Bin Dereden Su Getirmeyelim' Demiş..
Zamanlama bu kadar mı denk düşer? Yoksa bu işte, ‘Majestelerinin’ parmağı mı var? Majesteleri, Türkiye ziyaretinden o kadar memnun kalmış ki!! ‘ Artık, Türkler’e zorluk çıkarmayalım, vize için bin dereden su getirmeyelim’ demiş..
Yok canım daha neler..Ama, bazı önemli olayların zamanlaması insanı şaşırtmıyor da değil.
İster istemez, masalımsı bir dokunuş arıyoruz olayların perde arkasında.
........
1963 tarihli Ankara Anlaşması gereğince, Türkler’in İngiltere’de iş kurma ve oturma hakları çerçevesinde Türkiye’den yapılan ilk başvuru talebi kabul edildi.
Buna sevinelim mi, üzülelim mi?
Sevinelim, çünkü ‘ İngiliz makamların’ bir nevi yeşil ışık yakması, bundan böyle diğer vize talepleri için bir örnek teşkil edecek. Ve deyim yerindeyse İngiltere’de iş kuran, kaçak çalışan veya iş kurmak isteyen Türkler artık rahat bir nefes alacak.
Üzülelim, çünkü 1963 yılından bu yana tam 45 yıl içinde Türkiye’den yapılan, İngiltere’de iş kurma ve oturma vizesi talepleri geri çevrildi.
‘ Ankara Anlaşması’ na rağmen...
Vize duvarını delen Türk vatandaşı Gürbüz Sanatçı gerçekten çok mutlu. Sıkıntılı bir bekleyişin ardından, örnek teşkil eden bir olayın ortasındaki isim olduğu için. Gürbüz Sanatçı gibi, Ankara Anlaşması’ndan yararlanmak için gerek İngiltere’de gerek Türkiye’de pek çok avukata başvuran vatandaşımız oldu. Bu vakalardan bazılarını, gazeteci olarak takip ettim. Ankara Anlaşması’nın çok net çerçeveye oturmamış bir ‘ resmi’ vardı. Bu yolda, yani İngiltere’de iş kurup çalışma izni almak için dişinden, tırnağından para biriktirip avukatlık bürolarına başvuran vatandaşlarımızı biliyorum. Sıkıntılı geçen bu süreçte karşılıklı suçlamalar, yıkılan hayaller ve vatandaşın ‘ boşa giden parası’.
Gürbüz Sanatçı’nın başvuru talebinin kabul edilmesi, artık bu yolda çok daha olumlu adımların atılacağının sinyalini verdi.
Peki, ‘ Kim bu avukatlar?’..Ve nasıl oldu da, onların hazırladığı ‘ başvuru talebi dosyası’ kabul gördü.
Gürbüz Sanatçı’nın başvuru talebinin kabul edildiği belli olunca, Londra merkezli avukat bürosunda, bu dosyaya emeği geçen avukatları buldum.
Merak ettiğim, bu işin püf noktasıydı.
Baş avukat Muhammed Abdülkuddüs ve avukatlık bürosu yetkilisi aynı zamanda MÜSİAD İngiltere Başkanı Hakan Camuz, bu çok ses getiren dosyaya emeği geçen iki isim. Muhammed Abdülkuddüs aynı zamanda büronun sahibi ve konusunda çok deneyimli bir avukat. Görüştüğümüz zaman, ısrarla ‘ Ankara Anlaşması’nın incelikleri üzerinde duruyor. Ve yapılan başvurularda, bu Anlaşma’nın inceliklerine göre dosya hazırlamanın önemini vurguluyor. Gürbüz Sanatçı’nın dosyasının, büyük bir titizlikle hazırlandığını belirten Abdülkuddüs, ‘ Dosya yeterince iyi hazırlanmamışsa, yapacak birşey yok. Biz Gürbüz Sanatçı’nın dosyasını hazırlarken, İngiliz Göçmen Bürosu’nun sorabileceği her sorunun karşılığını net olarak verdik. Boşlukta kalan hiçbirşey yoktu’ diyor.
MÜSİAD İngiltere Başkanı Hakan Camuz ise en az Gürbüz Sanatçı kadar heyecanlı. Sanatçı ile sıkıntılı günlerinde konuşan ve dosyaya emeği geçen Camuz, ‘ Bu bir ilktir. Ve örnek teşkil edecektir. Örneğin, ayakkabı boyacılığı yapan bir Türk vatandaşı da artık İngiltere’de iş kurup, çalışma ve oturma izni alabilir. Yeter ki, işini iyi yapsın, iyi bir iş planı olsun ve Ankara Anlaşması’nı iyi bilen avukatların hazırladığı bir başvuru dosyası oluştursun’ diyor.
Vatandaş Gürbüz Sanatçı, Türkiye’de heyecanlı... Avukatları ise İngiltere’de...
Türkiye için önemli olan bir ilkin tam ortasında oldukları için, ‘ haklarını savundukları’ için..