Vietnam Savaşı'nı fotoğraflayan 12 yaşındaki çocuğun inanılmaz hikayesi

Vietnam Savaşı'nı fotoğraflayan 12 yaşındaki çocuğun inanılmaz hikayesi
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Jimmy olarak bilinen Lo Manh Hung, henüz 12 yaşındayken, foto muhabiri babasının peşinden Vietnam Savaşı'nın en tehlikeli anlarına kadar giden deneyimli bir fotoğrafçıydı.

1968, Vietnam.

Savaşın en büyük harekatlarından bir olan Tet Saldırısı yılı.

Çin ve Rusya'nın destek verdiği Kuzey Vietnam ve büyük ölçüde ABD tarafından desteklenen anti-komünist Güney Vietam arasındaki çatışmalarda sonun başlangıcı.

ABD'de büyüyen savaş karşıtı eylemlere karşın Vietnam'a çok sayıda Amerikan askeri gönderiliyor.

Şu anda Ho Chi Minh City diye bilinen Güney Vietnam'ın başkenti Saygon'da isyan ve kaos hüküm sürüyor.

Ve savaştan hasar almış sokaklarda 12 yaşına yeni girmiş bir çocuk kararlı ve korkusuz bir şekilde tehlikeye doğru koşuyor.

Adı Lo Manh Hung ya da "Jimmy".

Onu, Vietnam Savaşı'nı fotoğraflayan çocuk ya da neredeyse kesin bir şekilde dünyanın en küçük savaş fotoğrafçısı olarak da tanıtabiliriz.

Kız kardeşi Quyen "Her şeyin fotoğrafını çekebilirdi. Hiçbir şey onu korkutmazdı. Gerçekten istisnai fotoğraflar çekti" diyor.

Bir başka kardeşi ise "Her şey o fotoğrafı çekmek içindi, kendi yaşamını hiç düşünmezdi" diye anlatıyor.

Jimmy o zaman Saygon'da annesi, babası ve kardeşleriyle yaşıyordu.

Şimdiyse ilk kez hikayelerini BBC'ye anlatıyorlar.

Babasının izinde

Jimmy dünyaya geldiğinde ülkesi zaten savaştaydı.

Babası Lo Vinh, serbest çalışan bir savaş foto muhabiriydi.

Jimmy babasının izini takip etti ve onunla birlikte cepheye gitti.

Erkek kardeşi Richard "Jimmy fotoğraf çekmeyi seviyordu ve gerçekten risk alıyordu. Bomba patlaması gibi bir olay olduğunda fotoğraf makinesini kapar, motosikletine atlar ve o anı fotoğraflamaya giderdi" diyor.

Richard, Jimmy'yi "yetenekli, hızlı ve keskin gözlü bir fotoğrafçı" diye tanımlıyor ve ekliyor:

"Herkesten öne ulaşmak için koştururdu. Hiçbir fotoğrafçı oraya ilk giden olmaya cesaret edemezdi. Acil durum görevlileri bile oraya zamanında gidemezdi."

Jimmy yaptığı işe tutkundu.

Bir süre sonra daha sık kendi başına sahaya çıkmaya başladı.

Korkusuzluğu ve yeteneği sayesinde cephe hattında çok güçlü fotoğraflar çekti.

Bunlar çok sayıda uluslararası yayına satıldı.

Küçük olmanın avantajları ve dezavantajları

Bazen küçük yaşta olması Jimmy'nin işini zorlaştırıyordu.

Sokağa çıkma yasağından sonra Jimmy'yi sokaklarda dolanırken gören polis, basın mensubu olduğuna inanmıyordu.

Ancak tam da yaşı nedeniyle askerlerle iyi bir ilişki kurabiliyor ve diğer fotoğrafçıların erişemediği yerlere girebiliyordu.

Erkek kardeşlerinden bir diğeri Thomas "Askerler merak ediyordu, yanına yaklaşıp sohbet ediyorlar, şakalaşıyorlardı" diyor.

Savaş sırasında Jimmy ailesine bakmanın sorumluluğunu da üstlenmişti.

Bu gerçeklik bir süre sonra evi geçindiren tek aile üyesi olmasıyla daha da ağırlaştı.

Richard "Tabii ki anne ve babamız bazen endişeleniyordu. En büyük oğul oydu ve başına bir şey gelirse büyük bir sorun olurdu" diyor.

"Babamız bir motosiklet kazasında yaralanıp çalışamaz hale geldi. Bakılacak çok çocuk olduğu için, Jimmy en büyük erkek olarak aileye bakmak zorunda kaldı" diye ekliyor.

Richard, anne ve babasının Jimmy için sık sık endişelendiklerini, çünkü ortadan kaybolup günlerce eve dönmediğini belirtiyor:

"Jimmy üniforma giyerdi ve bir şekilde helikopterlere binerdi. Gazeteci olduğunu söylerdi ve kalmasına izin verirlerdi."

Helikopter fotoğrafı

Jimmy'nin çekmiş olabileceği, insanların bir helikopterin etrafını sardığı meşhur bir fotoğraf var.

Fakat BBC bu fotoğrafın ait olup olduğunu teyit edemedi.

Erkek kardeşleri Jimmy'nin o gün orada bulduğunu ve kaos içinde birkaç helikopterin havalandığını söylüyor.

Richard "İnsanlar dehşet içindeydi. An Loc günlerdir kuşatma altındaydı. Çok sayıda asker yaralanmıştı. Umutsuz, açlık çeken siviller helikoptere binip, An Loc'tan gitmeye çalışıyordu" diyor.

"O zaman o fotoğraf insanların neler yaşadığını gösterdi."

Richard "Jimmy kalabalığı takip etti. Üç ya da dört gündür saklanıyorlardı. Gitme zamanı geldiğinde onların peşine takıldı" diyor ve devam ediyor:

"Helikopterler indiğinde Viet Cong'un [Güney Vietnam'da faaliyet gösteren Kuzey Vietnam yanlısı gerillalar] piste top, roket ve hafif silah ateşi açtıklarını anlattı. Dolayısıyla bu fotoğraf çok anlamlıydı."

"Helikoptere tırmanan sivilleri ve yaralı askerleri görebiliyorsunuz. Jimmy fotoğrafı çektikten sonra helikopterden inip arkada beklemek zorunda kaldığını anlattı.

"Çok tehlikeliydi. Birçok kişi düşüp, oracıkta öldü. Bu sahneler dehşet verici olmalı. Belki de en tehlikelisiydi. Bu fotoğraf inanılmaz. Bu yüzden bizim için çok anlamlı."

Fotoğrafları annesi tab ediyordu

Jimmy ve babası fotoğrafçılık yaparken tüm operasyon kesinlikle bir aile çalışmasıydı.

Richard "Jimmy fotoğrafları çektikten sonra filmleri eve getirirdi ve annem Ly Tu Lan karanlık odada tab ederdi. Sonra da resimleri basardı" diyor.

"Ben de anneme yardım ederdim. Sık sık gece saatlerine kadar çalışırdık. Saat 10:00'a, hatta gece yarısına kadar. Sabah da fotoğrafları gazetelere götürürdüm."

İki kez yaralandı

Herkes katkıda bulunsa da Jimmy'nin karşı karşıya kaldığı tehlike büyüktü. En sonunda kaçınılmaz olan başına geldi ve ailenin korkuları kısmen gerçekleşti.

Thomas, Jimmy'nin cephe hattı yakınlarında yaralandığı anı "Kardeşim bir AK47 ile kolundan vurulmuştu" sözleriyle anlatıyor.

Jimmy iyileştikten sonra derhal işe döndü.

Birkaç yıl sonra, 1972'de tekrar yaralandı.

Richard "Qang Tri muharebesinde yine yaralandı, bu kez top ateşiyle. Bir şarapnel kulağını kesti ve duyma yeteneği hasar aldı. Jimmy'yi hastaneye kaldırdılar" diye anlatıyor.

Buna karşın Jimmy savaşın sonuna dek fotoğraf çekmeyi sürdürdü.

Yeni yaşam

Ancak 1973'te son Amerikan askerleri Vietnam'dan çekildiğinde, Güney Vietnam'ın ele geçirilmesi artık an meselesiydi.

İki yıl sonra Kuzey Vietnamlılar, Saygon'un kontrolünü ele aldı.

Jimmy ve erkek kardeşleri dahil çok sayıda Güney Vietnamlı kaçtı.

Şehirde kaos yaşanırken ailenin bazı üyeleri arkada kaldı.

Fakat daha sonra Guam Adası'ndaki bir mülteci kampında tekrar buluştular.

Thomas "Birden Jimmy'yi 'Nam,nam' diye Vietnamca bağırırken duydum. Çok mutlu bir andı çünkü Saygon'da izini kaybetmiştik" diyor.

"Saygon'dan bu yana ayrı kalmıştık ve kesinlikle beklenmedik bir andı. Kardeşler buluştu. Büyük bir sürprizdi çünkü kampta yüzbinlerce kişi cardı. O andan itibaren birlikte kaldık. Çok neşeliydik. Yaşadığımız en heyecanlı andı."

En nihayetinde Jimmy California'ya yerleşti.

Burada geçmişine kıyasla daha sakin bir yaşam sürdü.

Thomas "ABD'ye yerleştiğimizde zaman zaman görüşürdük ama biraz melankolikti. Her şeyi içinde tutardı. Geçmiş geçmişte kalmıştı ve eski günlerden hiç bahsetmezdi" diyor.

"Foto muhabiri olmayı çok seviyordu ama ABD basınıyla bağlantısı yoktu. İşler Vietnam'daki gibi değildi. Vietnam'da onu herkes tanırdı ama bence burada biraz mutsuz oldu.

"Mesleğini hala çok seviyordu ve sonuna kadar kendisini buna adadı. Nereye giderse gitsin fotoğraf makinesini yanından ayırmazdı. İlginç bir şeyler gördüğünde fotoğraf çekerdi."

Geri dönüş

Jimmy daha sonra evlendi, bir aile kurdu ve en nihayetinde ilk aşkı fotoğrafçılığa geri döndü.

Thomas "Yeterli parayı biriktirdiğinde kendi fotoğraf stüdyosunu ve işini kurdu" diyor.

Jimmy son yıllarında Vietnam'a geri döndü.

2018'de yaptığı gezide, ülkeye varışından yalnızca üç hafta sonra kalp yetmezliğinden hayatını kaybetti.

Geride bıraktığı miras dünyanın en küçük fotoğrafçılarından biri olmanın ötesine geçiyordu.

Jimmy'nin fotoğraf kabiliyeti Vietnam Savaşı'nı dünyanın dikkatine sundu.

Fakat diğer mirası da en az bu kadar önemliydi: Kendi ailesinin hayatta kalmasını sağladı.

Bu yazı, Howard Timberlake'in hazırladığı ve Tom Heyden tarafından montajlanan BBC Reels videosundan hazırlandı.

BBC
Haberler.com
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title