Türkiye İçin AB Seçim Gözlemcisini İsteyen AP Üyesi Marietje Schaake, "Bu Tarz Gözlemci...
Türkiye'ye seçim gözlemcisi göndermek isteyen Avrupalı parlamenterlerden Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi Marietje Schaake, girişimi savunurken "Bu tarz gözlemci faaliyetleri Türk hükümetinin de yararınadır.
Türkiye'ye seçim gözlemcisi göndermek isteyen Avrupalı parlamenterlerden Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi Marietje Schaake, girişimi savunurken "Bu tarz gözlemci faaliyetleri Türk hükümetinin de yararınadır. Çünkü toplumdaki güven o kadar düşük, kutuplaşma o kadar derin ve ülkede hukuk o kadar bozuk ve hasar görmüş durumda ki bu olumsuz sarmal ancak uluslararası bağımsız gözlemcilerle güvenilir şekilde aşılabilir" iddiasında bulundu.
Deutsche Welle, AP üyesi Hollandalı liberal Marietje Schaake'nin girişimiyle değişik gruplardan 18 parlamenterin, Türkiye'de "tarafsız ve özgür bir seçim yapılması" konusundaki kaygılı olduklarını belirterek geçtiğimiz hafta AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ile AB Komisyonu'nun genişleme sürecinden sorumlu üyesi Stefan Füle'ye mektup gönderdiklerini anımsattıktan sonra bu parlameterlerin DW'ye değerlendirmelerini aktarıyor.
Girişimi başlatan Marietje Schaake, bu konuda atılan adım noktasındaki desteğin zamanla daha da büyüyeceği ve bundan sonraki tüm seçimler için bu talep yineleneceğini düşünüyor. Sivil toplum kuruluşları ve AGİT'nin de bu noktada girişimleri olduğunu ifade eden Schaake, girişim nereden gelirse gelsin Türk hükümetinden resmi talep gelmesi gerektiğini hatırlatarak şu savları dile getirdi.
"Bu tarz gözlemci faaliyetleri Türk hükümetinin de yararınadır. Çünkü toplumdaki güven o kadar düşük, kutuplaşma o kadar derin ve ülkede hukuk o kadar bozuk ve hasar görmüş durumda ki bu olumsuz sarmal ancak uluslararası bağımsız gözlemcilerle güvenilir şekilde aşılabilir. Elbette AB bu işi tek başına yapsın demiyoruz. Çünkü Türkiye'deki krizi durdurmak için geniş bir uluslararası toplum katılımına ihtiyaç var. Biz neden böyle bir öneride bulunduk? Çünkü son gelişmeler ışığında Türkiye'deki kurumlara olan güven tüm zamanların en düşük seviyesine indi. Bununla birlikte medya ve basın özgürlüğünün sınırlanmış olması yine seçimler noktasında bizi endişeye sevk eden şeyler. Son dönemde yaşananlar ile uzun zamandır yeraltından biriken sorunlar bir volkan gibi yerüstüne çıktı ve patladı. Bu kriz Avrupa'da bizleri de çok kaygılandırıyor."
-"PARALEL YAPI ŞÜPHELERİNİ DE GİDERİR"-
Mektupta imzası olan bir diğer parlamenter İngiliz milletvekili Sosyal Demokrat Michael Cashman bu öneriye destek verme nedenini şöyle açıkladı:
"Türkiye AB tarihindeki en uzun süreli aday ülke ve bence onlarca yıl önce üye olması gerekiyordu. Türkiye'ye ihtiyacımız var bizim. Türkiye'ye güvenin yeniden inşa edilmesi için önce Türkiye'deki güvenin inşası şart. Tüm üç AB kurumunu bu pozisyona getirebilmemiz gerek: AB hükümetleri yani Konsey, AB Parlamentosu yani bizler ve AB Komisyonu yani işin teknik gerekliliklerini yerine getirecek olanlar. Böyle bir gözlemci görevinin Türkiye'den davet alması en azından belki burada Türkiye taraftarı olanların endişelerini bir nebze giderecektir."
Başbakan Erdoğan'ın ileri sürdüğü gibi paralel bir yapılanma varsa uluslararası gözlemcilerin herkesten çok hükümetin çıkarına olacağını savunan Cashman, "AB'den gözlemci gidebilmesi halinde bu görevlilerin hükümeti de şüphelerinden kurtaracağını" öne sürdü.
-"SEÇİM SONUÇLARINI ETKİLEMEYE İTEBİLİR"-
Öneriye destek veren Yeşiller Grubu milletvekili Inaki Irazabalbeitia Fernandez ise, "son bir buçuk yıldır yaşanan gelişmeler ışığında yara alan kuvvetler ayrımı ilkesi, kurumlarla ilgili güvensizlik ve Erdoğan'ın popülaritesini yitirmesinin yarattığı atmosferin bazı yetkilileri seçimlerde sahtekarlık yapmaya itmesi riskini doğurabileceğini" iddia etti.
-"AB GÖZLEMCİ GÖNDEREBİLİR Mİ?"-
DW haberinde Türkiye'nin resmi talebi olmadan seçimler için gözlemci gönderilmesi mümkün değil ve bunun için yerel seçimlere kadar yeterli zaman da bulunmuyor" dedikten sonra neden mümkün olmadığını anlatan AB Dış İlişkiler Sözcüsü Maja Kocjancic'in şu sözlerini yansıtıyor:
"Evet, AB kimi ülkeler için seçim gözlemcisi görevi hazırlar ve gönderir. Ne var ki, bu uygulama genel seçim ve devlet başkanlığı seçimleri içindir. Yerel seçimler için böyle bir uygulamamız yok. Bu çok ciddi bir istisna olurdu. İkinci olarak AB ve AGİT hemen hemen aynı metodolojileri kullanır ve Türkiye de AGİT üyesi bir ülke. Dolayısıyla AB zaten genel prensip olarak AGİT üyesi ülkelere seçim gözlemcisi gönderme gereği duymaz. AGİT kendi üyesi olan ülkelerdeki seçimleri hali hazırda dikkatle takip etmektedir."