Haberler
Lübnan-İsrail arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan-İsrail arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Türk'ten 'Kürt Sorunu' Değerlendirmesi

Türk'ten 'Kürt Sorunu' Değerlendirmesi
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, Demokrasiyi Güçlendirmenin Kürtler İçin Önemli Olduğunu Söyledi. Türk, Şövenist Akımlar Nedeniyle Kürtlere Potansiyel Tehlike Olarak Bakıldığını İddia Etti.

DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, demokrasiyi güçlendirmenin Kürtler için önemli olduğunu söyledi. Almanya'nın başkenti Berlin'de Alman Sol Parti'nin davetlisi olarak bulunan Türk, şövenist akımlar nedeniyle Kürtlere potansiyel tehlike olarak bakıldığını iddia etti. Sol Parti'ye yakın Rosa Luxemburg Vakfı'nda, Kürt Haftası kapsamında düzenlenen "Kürt Sorunu" adlı toplantıda konuşan Türk, Türkiye'de oluşturulan milliyetçi dalgadan rahatsızlık duyduğunu dile getirdi.

DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, "Türkiye'de devletin etkili gücünü elinde tutan bir kesim var. Avrupa Birliği sürecinde bu statükocu gücün gelişmesi, Türkiye'nin demokrasisi için de önemlidir. AB'ye üye olmuş bir ülkede geçmişte olduğu gibi askeri güçler ve statükocu güçler istedikleri politikayı uygulamaya sahip değil. Biz her zaman Kürt halkı olarak, demokrasiye inanan insanlar olarak, bizim yandaşlarımız güvendiğimiz ve onların mücadelesine saygı duyduğumuz emekçi kesimlerdir. Türkiye'de öyle şöven

milliyetçi bir dalga oluşturulmuş ki, bugün Türkleri anlamasını istediğimiz, desteklemesini beklediğimiz kesimlerden adeta düşmanca yaklaşım görüyoruz. Bu, sistemin oluşturduğu bir mekanizmadır. Biz televizyonlarda emekçi kardeşlerimize seslendiğimizde ve "Savaşta harcanan paralar sizin emeğinizden gidiyor" dediğimizde, 'Olsun, feda olsun' cevabı ile karşılaşıyoruz. Emekçiden yana olmak, demokrasi güçleriyle beraber olarak, demokrasiyi güçlendirmek çok önemlidir. Bu Kürtler açısından da önemlidir. Ama bu

kısır döngüyü, o dar mantığı aşabilecek bir siyaseti üretmekte zorlanıyoruz. Cumhuriyet tarihine bakınca Osmanlı geleneğinden gelen ve askerlerin ortaya koyduğu bir Cumhuriyet var" şeklinde açıklamada bulundu. Emekçiden yana olmanın, aynı zamanda demokrasi güçleriyle beraber olarak demokrasiyi güçlendirmek anlamına da geldiğini ifade eden Türk, bunun Kürtler açısından da önemli olduğunu sözlerine ekledi. Türkiye'de Kürtlerin taleplerinin göz ardı edildiğini anlatan Türk, ortada sadece terör örgütü varmış

gibi bir havanın bilinçli bir şekilde estirildiğini ileri sürdü. Avrupa ülkelerinde de bunun böyle algılandığını anlatan Türk, Kürt kimliğinin inkar edildiğini aktardı. Türk, "Anadolu"daki 2 önemli halktan biriyiz. Milliyetçi ve şövenist akımların etkisiyle Kürtler, potansiyel bir tehlike olarak görülüyor. Türkiye"de eşit, özgür ve kardeşçe yaşama çabası içindeyiz. Kürt kimliğinin reddedilmesi ve Türkiye'de tek bir halk varmış gibi gösterilmesi bir çok sorunu beraberinde getiriyor. Kürtlerin talebi

Türkiye'yi bölmek değil, kardeşçe, birlikte yaşamaktır. Türkiye'de bize inkarcı ve asimilasyona dayalı bir politika izleniyor. Hükümeti ve devleti eleştirdiğimizde, halk düşmanlığı ve bölücülükle suçlanıyoruz. Çatışmaları engellemek istiyoruz. Türkiye'de statükocu bir politikayla karşı karşıyayız" şeklinde konuştu. "Sorun Türkiye'de tek bir halktan söz edilmesidir. Biz aslında maskelerin düşmesini istiyoruz. Barışçıl, demokratik bir sistemin oturmasını istiyoruz. Kendimizi azınlık olarak görmüyoruz.

Demokratik gelişmeyi istemeyenler kimler, bunun görülmesini istiyoruz" ifadelerini kullanan Türk, sınır ötesi operasyonların da bir sonuç getirmeyeceğini öne sürdü. Türk, dağlardaki insanları susturarak, Kürt halkının gönlünün kazanıp kazanılmayacağı sorusunu sordu. Türk, Türkiye'yi, reformları uygulamaya davet etti. Bunu yapmadığı için Türkiye'nin AB üyeliğini de hak kazanmadığını iddia eden Türk, AB üyelik sürecinin Türkiye'deki statükocu düşünce tarzının değişmesinde etkin bir rol oynayabileceğini

sözlerine ekledi. Türk, "Kürt sorununun çözümünde Türkiye'de ciddi bir çaba mevcut değildir. Türkiye'nin demokratikleşmesinin önündeki engel, Kürt sorunudur. Bu sorunun çözülmesi lazım" dedi.

DTP Milletvekili Sebahat Tuncel, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana Kürtlerin inkar edildiğini aktardı. Bu durumun binlerce insanın öldürülmesine neden olduğunu anlatan Tuncel, Kürtlerin yurtlarından sürüldüklerini ve yaklaşık 4 bin köyün boşaltıldığını kaydetti. Tuncel,"Devleti eleştirenler, cezaevlerine sokuluyorlar. Meclise girdiğimiz günden itibaren baskı altında tutuluyoruz. Kürt sorununu dile getirdiğimiz için çoğu kişi rahatsızlık duyuyor" dedi. TBMM'deki kadın sorununa da değinen

Tuncel, bunun değişiminin zorunluluğundan söz etti. Tuncel, "Bugün Parlamento'da 50 kadın milletvekili var. Bunlardan 8 tanesi partimizden. DTP'nin oranı yüzde 40'a yakın. Ne yazık ki bunu Türkiye oranına vurduğumuzda yüzde 9. Bir toplumun gelişmişlik düzeyi aslında o toplumun kadının siyaset ve karar organizmalarında yer almasıyla alakalı bir durum. Ataerkil kültürü Türkiye'de birden değiştirmek çok kolay değil. Kadın vekiller olarak temel ilkelerimizden biri de ataerkil sisteme karşı mücadele etmektir"

ifadelerini kullandı. PKK'nın terör örgütü olup olmadığı konusunda da görüş belirten Tuncel, PKK'ya terör örgütü tanımlamasının sorunu çözmediğini anlattı. Tuncel, "Diyarbakır'daki bombalı saldırıda çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine üzüldük, bombaların patlamaması için Kürt sorununun çözümü konusunda adımlar atılmalıdır. Türkiye'de demokrasi ve insan hakları sağlanamamıştır. Kürtlerin talepleri kabul edilemeyecek talepler değildir. PKK'ya darbe vurulduğu anlatılıyor. Bu aslında Türkiye halklarına

vurulmuş bir darbedir. Barışa duyduğumuz özleme indirilmiş bir darbedir. Şiddetle aranıza mesafe koyun deniliyor. Aslında biz şiddete maruz kalıyoruz" diye konuştu. Toplantıya Federal Meclis Millet Vekili Hüseyin Aydın, Berlin Eyaleti Milletvekili Gıyasettin Sayan gibi isimler de katıldı.

(SE-KK-KK-D)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Dünya
title