Suriyeli Sığınmacı, Norveç'te Kalan Ailesini Geri İstiyor
2013 yılında eşi Emel, çocukları Hatice (12), Eye (10) ve Muhammet Nur (8) ile Gaziantep'e sığındıklarını, burada bir ev kiralayarak iki yıl kaldıklarını belirten Suriyeli mülteci Bilal Köse, üç çocuğu ve eşine kavuşmak için mücadele veriyor.
2013 yılında eşi Emel, çocukları Hatice (12), Eye (10) ve Muhammet Nur (8) ile Gaziantep'e sığındıklarını, burada bir ev kiralayarak iki yıl kaldıklarını belirten Suriyeli mülteci Bilal Köse, üç çocuğu ve eşine kavuşmak için mücadele veriyor. Kemik erimesi hastalığı bulunduğunu anlatan Köse, İstanbul Fındıklı'daki Norveç Krallığı İstanbul Fahri Konsolosluğu önünde, elinde, "Ben ailemi istiyorum. Norveç vermiyor" yazılı dövizle yaklaşık 2 haftadır oturma eylemi yapıyor.
BAŞKA ÇAREM YOKTU
2015 yılında BM tarafından arandıklarını ve Avrupa'ya götürüleceklerinin söylendiğini belirten Köse, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Burada daha rahat yaşadığımı ve Türkmen olduğum için gitmek istemediğimi söyledim. Dediler ki, 'Suriyelilerin çoğunu Avrupa'ya götüreceğiz', baktım başka çare yok kabul ettim. Bizi Norveç'e götürdüler. Rusya sınırına yakın, çöl gibi bir yer, eksi 42 derece soğuklukta bir yer. Burada bir ay kaldıktan sonra BM bizi Finnmark'ta bir eve yerleştirdi."
EŞİMİ BAŞKA BİR EVE ALDILAR
"Daha sonra yanımıza gelen belediye başkanı, 'Engellisin, sana nasıl oturma izni verirler' dedi. Ben de 1999'dan beri evli olduğumu söyledim. Belediye başkanı 'Bilmem' dedi, 'Sana üç ay süre veriyorum, gideceksin.' Daha sonra eşimi ve çocuklarımı başka bir eve alarak 'Aileni unutacaksın' dedi. İletişim kurmamı engellemek için de eşimin sim kartını kırmışlar."
SONUÇ ALANA KADAR BURADAYIM
"Ailemle iletişimim koptu, Norveç ve BM tarafından verilen maaşım da kesildi ve sokaklarda yaşamak zorunda kaldım. Bazı kişilerin yardımıyla Norveç'e giderek ailemi geri getirmeye çalıştım ancak izin verilmedi. Ankara'da Norveç Büyükelçiliği'ne gittim. Kapıdan bile içeriye almadılar. 'Senin işin İstanbul'da' dediler. İstanbul'a geldim konsolosluk binasının kapısında kaldım. Benimle hiç kimse görüşmedi. Ailemi, eşimi, çocuklarımı istiyorum. Ailem için, şerefim için bir sonuç alana kadar burada kalacağım. Ankara'da Türk Dışişleri'ne ve Başbakanlığa da başvuruda bulundum, hala onlardan haber bekliyorum. Ben Türk milletinden, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan yardım istiyorum."