Suriye Ordusundan Firar Eden Asker ve Subayların Sayısı Her Geçen Gün Artıyor

Suriye'de muhaliflerin safına geçen asker ve subayların sayısı her geçen gün artıyor. Muhalif gruplara katılan üst düzey subaylar, orduya bağlılığından şüphe duyulan askerlerin öldürüldüğünü veya askeri mahkemelerde yargılandığını ifade ettiler.

Muhalif subaylar, binlerce askerin ordudan ayrılmak istediğini ancak uygulanan sert tedbirler sebebiyle buna cesaret edemediklerini söylediler. Muhaliflerin açıklamalarına göre Esad yönetimi, asker kaçaklarının ailelerine karşı hapis, işkence ve çeşitli baskılar uyguluyor. Bu da ordudan kaçmak isteyenler için caydırıcı oluyor. Ayrıca Sünni askerlerin birliklerinden dışarı çıkmasına müsaade edilmiyor.

Kesin olmayan bilgilere göre şu ana dek ordudan kaçan asker ve subayların sayısı 17 bini geçerken, bunların 12 bini çoğu Özgür Suriye Ordusu çatısı altında olmak üzere fiili olarak hükümet güçlerine karşı silahlı mücadele veriyor. Ordudan kaçanların bir kısmı da komşu ülkelere sığınıyor. Sadece Türkiye'ye 10 general ve 19 albayın geldiği biliniyor.

Devlet Başkanı Beşar Esad'ın kardeşi Mahir tarafından komuta edilen ve rejime bağlılığı ile ün yapan 4. Zırhlı Tümen içinde de muhaliflerin bulunduğu belirtiliyor. 4. Zırhlı Tümen'de görevliyken muhaliflere katılan Albay Cafer, "Sadece Sünni askerler ordudan ayrılmak istemiyor, rejimin ordusunda görev yapmak istemeyen çok sayıda Alevi subay da var" dedi.

Ülkenin kuzeyinde bilinmeyen bir bölgede üs kuran Albay Cafer'in verdiği bilgiye göre muhalif subaylar, çeşitli kanallardan ordudaki diğer muhalif meslektaşları ile teması sürdürmeye çalışıyor. Şu an yaşadıkları en büyük problemin askeri teçhizat yokluğu olduğunu belirten Albay Cafer, "Her bir kalaşnikofumuz için 100 mermimiz var. Bir mermi 4 dolar. O yüzden gerekmedikçe ateş açmıyoruz" diye konuştu.

Askeri İstihbarat Merkezi'nden iki ay önce kaçan komutanlardan Ebu Abdullah ise, Özgür Suriye Ordusu çatısı altında Kazaif el Hak isimli bir birlik kurduklarını belirterek, "Her gün 10 ila 15 arasında asker saflarımıza katılıyor. Benim tugayımdaki bin 500 savaşçının yüzde 90'ını ordudan kaçan askerler oluşturuyor" dedi.

"Bab-ı Amr ve İdlib'i kaybettik" diyen Abdullah'a göre, rejimin bu şehirlerdeki katliamları askerlerin muhaliflere katılımını hızlandırdı. Abdullah, "Katılmayanlar da orduda kalarak bize istihbarat sağlıyor" şeklinde konuştu.

İki hafta önce ordunun Humus'a yönelik bombardımanı sırasında 11. Zırhlı Bölük'ten kaçan 21 yaşındaki Ali isimli asker ise, kendisinin görev yaptığı 100 kişilik gruptan en az 15 kişinin firar ettiğini söyledi. Ali, ordunun firarları engellemek amacıyla Sünni askerlerin birlik dışına çıkışlarına izin vermediğini belirterek, bazı birliklerde ise askeri kartların toplandığını ifade etti.

Ali, "Askeri kartınız olmadan bir yere gidebilmeniz imkansız gibi. Bazı askerler dışarı çıkabilmek için subaylara

rüşvet veriyorlar" şeklinde konuştu.

Üç hafta önce Bab-ı Amr operasyonları sırasında kaçmaya çalışan Yusuf isimli bir arkadaşının güvenlik güçleri tarafından yakalandığını söyleyen Ali, "Bir kontrol noktasına getirdiler. Üzerinde kamuflaj elbisesi vardı, bir el ateş ettiler ancak ölmedi. Tanka dayadılar, tekrar ateş açtılar. Sonra da yüzünü kestiler, üzerindeki sigaraları aldılar. Diğerlerine gözdağı vermek için de cesedi ortada bıraktılar. Sünni askerlerin firar etmesini bu şekilde engellemeye çalışıyorlar" dedi.

Geçtiğimiz yıl ordudan kaçan 30 yaşındaki Ebu Hamza ise, "Firar etmek isteyen çok sayıda asker var, ancak gidebilecekleri bir yer olmadığı için orduda kalıyorlar" dedi. Muhaliflerin safında aktif olarak silahlı mücadele veren Ebu Hamza, "Bir tampon bölge oluşturulursa, firarlar hızlanır. Böyle bir tampon bölge olmaması ve dış güçlerin de baskısının yetersiz kalması Suriye ordusundaki çözülmeyi engelliyor" ifadelerini kullandı. - ŞAM