Seyahatler iptal edildi, Türkiye apar topar rotadan çıkarıldı

Almanya merkezli hava yolu şirketi Condor Airlines, 2026 yaz programında önemli bir rota değişikliğine giderek Antalya uçuşlarını iptal etti. Kararın, Avrupa genelinde tatil tercihlerinin farklılaşması ve geleneksel tatil bölgeleri olan Akdeniz sahillerine olan talebin azalması doğrultusunda alındığı belirtildi.
Almanya merkezli hava yolu şirketi Condor Airlines, 2026 yaz sezonu uçuş programında önemli bir değişikliğe gitti.
ANTALYA ROTASI PROGRAMDAN ÇIKARILDI
Şirket, uzun yıllardır düzenli olarak uçuş gerçekleştirdiği Antalya rotasını programdan çıkardığını duyurdu. Kararın, yolcu talebindeki değişim ve rota optimizasyonu çalışmaları kapsamında alındığı bildirildi. Şirketin açıklamasında, yaz döneminde daha yoğun talep gören destinasyonlara odaklanılacağı belirtildi. Bu doğrultuda Condor, özellikle Yunanistan, İspanya ve Balkan ülkeleri gibi destinasyonlara kapasite artırmayı planlıyor.
TURİZM TERCİHLERİ DEĞİŞİYOR, AKDENİZ'E TALEP AZALIYOR
Türkiye, özellikle Antalya gibi şehirleriyle yaz turizminin önemli merkezlerinden biri olmaya devam etse de, bazı Avrupa merkezli tur operatörlerinin yeni destinasyonlara yönelme eğilimi dikkat çekiyor. Uzmanlara göre, Avrupa'daki tatilcilerin seyahat tercihleri son dönemde kültürel çeşitlilik, doğa turizmi ve alternatif deneyimler gibi faktörlere kaymış durumda. Bu değişim, geleneksel tatil bölgeleri olan Akdeniz sahillerine olan talebin de azalmasına yol açıyor.
TÜRKİYE'Yİ TERK ETMEYE BAŞLADILAR
Öte yandan, Türkiye'de uzun süredir yaşayan bazı yabancı uyruklu insanların da farklı ülkelere yöneldiği gözleniyor. Yapılan değerlendirmelere göre, başta Rusya ve Avrupa ülkelerinden gelen bazı gruplar, yaşam tarzı, sosyal koşullar ve kişisel tercihler gibi nedenlerle Balkan ülkeleri gibi alternatif lokasyonlara taşınmayı tercih ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, son 1 yıl içerisinde 50 binin üzerinde Rus vatandaşı Türkiye'den ayrıldı.
Sektör temsilcileri, turizm ve göç hareketliliklerinin dönemsel olarak değişebileceğini ve Türkiye'nin çok yönlü cazibesinin korunması için farklı pazarlara yönelik tanıtım çalışmalarının sürdürülmesi gerektiğini vurguluyor.