Rusya: Navalni yanlısı gösteriler Putin için bir tehdit oluşturuyor mu?
Muhalif lider Aleksey Navalni'nin tutuklanmasına tepki olarak düzenlenen kitlesel gösteriler sürüyor.
Muhalif lider Aleksey Navalni'nin tutuklanması Rusya'da bir gösteri dalgasına yol açtı ve bu hafta sonunda da yeni gösteriler için çağrı yapıldı. Geçen hafta sonundaki gösteriler polisin müdahalesi ve çok sayıda kişinin gözaltına alınmasıyla sonuçlanmıştı.
Protestoların niteliği ve talepleri ve Vladimir Putin liderliğindeki Rusya yönetiminin gösterilere neden bu kadar sert tepki verdiğini değerlendirdik.
Protestolarda ne talep ediliyor?
Gösteriler esas olarak muhalefet liderlerinden Aleksey Navalni'nin serbest bırakılması talebine dayanıyor.
Navalni bundan iki hafta önce Almanya'dan dönüşünde gözaltına alınmış ve daha önce kendisi hakkında başlatılan bir ceza soruşturmasıyla ilgili olarak hakkında verilen adli kontrol şartlarını ihlal ettiği gerekçesiyle tutuklanmıştı.
Navalni'yi destekleyenler, onun hakkındaki suçlamaların hukuki değil siyasi olduğunu söylüyor ve Rusya yetkililerini, yönetimin yolsuzluk ve zimmet gibi suçlarını ifşa ettiği için onu susturmaya çalışmakla suçluyorlar.
Geçmişte Kremlin Navalni'yi "Kimsenin tanımadığı bir blogcu" gibi ifadelerle tanımlıyordu. Devlet Başkanı Putin onun adını hiç bir açıklamasında anmıyordu. Ama Rusya yetkilileri son zamanlarda onun suçlamalarıyla ilgili açıklamalar yapmak zorunda kalıyorlar.
Bu gösteriler neden farklı?
23 Ocak Cumartesi günü, Rusya'da yıllardır yapılan en kitlesel gösterilere tanık olundu.
Bu gösteriler katılımlarının yüksekliğine ek olarak, sadece Moskova ve St. Petersburg gibi büyük kentlerde değil, Rusya'nın her yerinde yapıldı.
Rusya'nın 11 saat dilimini kapsayan geniş coğrafyasının her köşesinde insanlar sokağa çıktı.
Yakutsk gibi -50 santigrat derece ile dünyanın en soğuk köşelerinden birinde bile yüzlerce gösterici protestolara katıldı.
BBC Rusça Servisi'nin tespitlerine göre geçen hafta sonunda toplam olarak 120'den fazla kent ve yerleşimde gösteriler vardı ve bu bu hafta da devam edebilir.
Gösterilerin niteliğini de not etmek faydalı olabilir.
Her biri net bir şekilde Devlet Başkanı Putin'e doğrudan meydan okuyan ve onu ve çevresini iktidarlarını suistimal etmekle suçlamaktan çekinmeyen Aleksey Navalni'nin tutuklanmasına odaklanmıştı.
Navalni son bir kaç yıl içinde Rusya'nın dört bir yanında örgütleniyor, taraftarları yerel seçim kampanyalarında yarışıyor, yerel sorunları gündeme getiriyor ve protestolar düzenliyorlardı.
İşte onu Kremlin açısından bir tehdit haline getiren de bu oldu.
Navalni kim ve ne istiyor?
Aleksey Navalni, ülke yönetimindeki yolsuzluk iddialarıyla ilgili araştırmaları bir çok Rus tarafından dikkatle izlenen bir muhalif siyasetçi.
YouTube'da videolarını yayınladığı kanalının izlenme rakamları bir milyarı aşıyor.
Navalni Rusya'da siyasi iktidarı elinde tutan ana güç olan Putin'in Birleşik Rusya Partisi'ni "dolandırıcılar ve hırsızlar partisi" diye tanımlıyor ve yıllar içinde yönetici kesimin yolsuzluklarıyla ilgili iddialarını çok sayıda video ile dillendirdi.
Yıllarca Rusya siyasetinin daha şeffaf olması için mücadele eden Navalni, seçimlerde muhalif adayların seçilmesi için çalıştı.
2013 yılında Moskova belediye başkanlığına aday oldu ama seçimi ikinci sırada bitirdi.
Daha sonra devlet başkanlığına aday olmak istediyse de daha önce hakkında verilmiş mahkumiyet kararları olduğundan bu mümkün olmadı. Bu mahkumiyetlerin hukuki değil siyasi kararlar olduğunda ısrar ediyor.
2020 yılının Ağustos ayında Sibirya'da yeni bir araştırması için çekim yaptığı, aynı zamanda da yerel bir seçimde muhalif adaylara destek verdiği bir seyahat sırasında zehirlendi ve ölümden kıl payı kurtuldu.
Tedavi için götürüldüğü Almanya'da uzmanlar, Navalni'nin Rusya'da imal edilen sinir gazı Noviçok ile zehirlendiği sonucuna vardılar.
Navalni Rus istihbarat örgütlerini kendisini zehirlemekle suçladı ve Rus istihbarat servisi FSB'nin bir ajanını kandırarak kendisine yönelik saldırının detaylarını itiraf ettirdiği yolunda haberler çıktı.
Navalni'nin kaydedip daha sonra YouTube kanalında yayınladığı bir telefon konuşmasında, onunla konuştuğunu anlamayan FSB ajanı Konstantin Kudriyatsev, Noviçok'u Navalni'nin iç çamaşırlarına koyduğunu anlatıyor.
Dönüş ve tutuklama
Rusya'ye dönmesinin güvenli olmayacağı yolundaki uyarılara rağmen Navalni siyasi sürgün olarak yaşamak istemediğini söyleyerek, tedavi gördüğü Berlin'den Moskova'ya geçti.
Hava alanında hemen gözaltına alındı ve polis merkezinde alel acele hakim önüne çıkarılarak (Rusya için bile sıra dışı bir uygulama) 2 Şubat'a kadar tutuklu kalmasına karar verildi.
Navalni'yi destekleyenler onun adil bir şekilde yargılanmasının mümkün olmadığını söyleyerek, sokak gösterileri yoluyla hükümete baskı yapmayı hedefliyor.
Navalni tutuklandıktan sonra daha da el yükseltti ve taraftarları şu ana kadar en çok izlenen yolsuzluk araştırması videosunu yayınladılar. Bu video Putin'in yakın çevresinin inşa ettirip ona hediye ettiği öne sürülen çok lüks bir "sarayı" ifşa ederek, onunla ilgili ayrıntılı bilgiler veriyor.
Belgesel tarzındaki videoda bu sarayın Putin'in petrol zenginleri ve milyarderlerden oluşan en yakın çevresinin sağladığı gayri meşru fonlarla inşa edildiği öne sürülüyor.
Video YouTube'da 100 milyon izlendi ve genç Ruslar arasında çok popüler olan TikTok'ta da viral oldu.
Bu bir gençlik hareketi mi?
Hareketin başını 35 yaşın altındaki bir kesimin çektiği açık. Bu, Vladimir Putin 2000 yılında iktidara geldikten sonra çocukluktan yetişkinliğe geçen bir kuşak.
Navalni 44 yaşında ve çevresindeki ekip daha da genç. Farklı yaşlardan destekçileri var ama en çok Rusya'nın dört bir yanındaki genç ve eğitimli kesimden destek alıyor.
Putin'in sarayının TikTok gibi bir mecrada yirmi yaş altındaki Ruslar tarafından yaygın olarak izlenmesi önemli bir gösterge olabilir.
Sokak gösterileri başlamadan önce de bir kız öğrencinin, sınıfta duvardaki Putin resmini indirdiği bir video Tiktok'da viral olmuştu.
Neler olabilir?
Devlet Başkanı Vladimir Putin, Navalni'nin kanalında yayınlanan saray videosunun sahte olduğunu ima eden bir açıklama yaparken basın danışmanı da son protesto gösterilerini önemsemiyormuş gibi göründü.
Ama Kremlin'in kaygılandığına dair belirtiler var.
Önceleri Navalni'nin dikkate alınacak biri olmadığını, onu öldürmek isteseler şimdiye kadar çoktan ölmüş olacağını ima eden açıklamalar yapan yetkililer, onun Rusya'ya dönmesini engellemek için ellerinden geleni yaptılar, engelleyemeyince de Moskova'ya ayak basar basmaz tutukladılar.
Navalni'nin ülkeye dönüşünde ineceği havaalanı son anda değiştirildi ve havaalanına çevik güç konuşlandırıldı.
Düzenlenen protesto gösterilerine karşı çok sert polisiye önlemler alınması da bunlara eklendiğinde Kremlin'in muhalif liderin oluşturabileceği tehdidi gayet ciddiye aldığı anlaşılıyor.
Fakat Navalni'nin kaderinin ne olacağı konusu Rusya yetkililerinin başını ağrıtıyor. Tutuklu bulunduğu süre içinde başına bir şey gelirse bunun gösterilerin daha büyümesi ve uluslarrası yaptırımlara yol açması riski var.
Havalni hapiste çürümeye terkedilse de yerel ve ulusal düzeyde adil seçimler ve şeffaflık talebiyle kampanya yürüten Liyubov Sobol gibi muhalif liderler var.
Şu durumda bir çok şey muhalefete desteğin ne kadar kitlesel olacağına bağlı.
Eğer protestolara katılım ülke çapında yüzbinlerle büyürse yetkililerin, bunların Batı tarafından beslenen bir kaç bozguncu olduğunu iddia etmesi zor olacaktır.
Her halukarda Navalni ve ekibi yakın zamana kadar mümkün görünmeyen bir şeyi başardı: Rusya devlet medyasına girmeyi başardıkları gibi YouTube ve diğer sosyal medya platformları üzerinden yürüttükleri kampanyalarla Putin'in iktidarına doğrudan meydan okumuş oldular.