Haberler
BBC

Petrol fiyatlarının artması piyasalarda enflasyonu olumsuz etkileyebilir

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü OPEC ile diğer ham petrol üreticisi ülkelerin, petrol arzını artırma konusunda uzlaşma sağlayamaması üzerine, ham petrol fiyatları varil başına 80 dolara yaklaşarak 2018'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü OPEC ile diğer ham petrol üreticisi ülkelerin, petrol arzını artırma konusunda uzlaşma sağlayamaması üzerine, ham petrol fiyatları varil başına 80 dolara yaklaşarak 2018'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.

Bu durum, merkez bankalarının enflasyon hedeflerini ve salgın sonrası ekonomik toparlanmayı tehdit edebilir.

Geçen yıl Suudi Arabistan ile Rusya arasındaki petrol savaşı, OPEC ve diğer ham petrol üreticisi ülkeler arasındaki anlaşmazlıkların her zaman petrol fiyatlarında artışla sonuçlanmayacağını göstermişti.

Ancak grup içinde bu hafta yaşanan uyuşmazlık, petrol fiyatlarının bu yıl içinde yüzde 50 civarında tırmanmasına neden oldu.

Birçok yorumcu, petrol fiyatlarının varil başına 100 dolara tırmanması ihtimali üzerinde duruyor. Petrol fiyatları en son 2014'te bu seviyelerdeydi.

Reuters haber ajansına göre, petrol fiyatlarının bu seviyelerde seyretmesi veya daha da artması halinde, enflasyondaki artış da beklenenden daha kalıcı olabilir ve bu da merkez bankaları üzerinde genişleyici para politikalarını gözden geçirme baskısı yaratır.

Reuters, bu bakımdan önem taşıyan beş etkeni ise şöyle sıralıyor:

Fiyat değişiminin hızı

Önceki yıllara kıyasla petrol fiyatlarındaki artış yüzdesi en son 40 yıl önce bu seviyelerdeydi.

Brent ham petrolünün varil fiyatı şu an 75 dolar civarında ve bu 2008 seviyesinin yarısı düzeyinde. Uzmanlar, ani değişimlerin piyasalarda yarattığı endişeye dikkat çekiyor.

Petrol fiyatlarındaki bu hızlı artışın küresel mali kriz dönemindekinden daha keskin olduğu, bunun etkilerinin geçici olsa da beklenenden yüksek olduğu ifade ediliyor.

Enflasyon artışı kalıcı mı?

Yatırımcılar, merkez bankası yetkilileri ve politika belirleyiciler, enflasyon oranındaki mevcut tırmanmanın geçici mi yoksa kalıcı mı olduğunu tartışıyor.

Citi grubunun enflasyon sürpriz endeksi ABD'de rekor düzeye tırmanırken birçok ülkede de son birkaç yılın en üst seviyelerinde. Bu, enflasyon seviyesinin beklenenin üzerinde gerçekleştiğini gösteriyor.

Bunda kimi tıkanmaların yanı sıra, küresel likidite bolluğu, gıda dahil ürün fiyatlarının artması gibi etkenler rol oynadı. Şimdi bir de yüksek petrol fiyatları eklenmiş olacak.

Bu ise enflasyonda geçici olması öngörülen tırmanmanın biraz daha orta vadeli olması anlamına gelebilir.

Varil petrol fiyatının 100 dolara yükselmesi, enflasyon beklentileri üzerinde olumsuz etkide bulunacaktır.

Gelişmekte olan ülkeler cephesi

Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) bakımından gelişmekte olan ülkelerin yüzde 80'ini petrol ihraç eden ülkeler oluşturuyor.

Enflasyon sepetini oluşturan ürünler arasında gıda ve enerjinin daha fazla yer tutması nedeniyle bu ülkeler fiyat baskısı karşısında daha hassas. Rusya ve Brezilya gibi ülkeler bu nedenle faiz oranlarını artırmak zorunda kaldı.

Petrol fiyatlarının 100 dolara yükselmesi, gelişmekte olan piyasalarda enerji enflasyonun yüzde 20 seviyesini aşması anlamına gelebilir.

Para birimleri üzerindeki negatif etki

Petrol fiyatlarının uzun süre yüksek seyretmesi, gelişmekte olan ülkelerin para birimlerini olumsuz etkiler.

Bundan en fazla etkilenen ülkeler ise Hindistan ve Türkiye gibi ekonomisi ithalata dayanan ülkelerin para birimleri olur. Petrol ihraç eden Rusya ise bundan kazançlı çıkar.

Norveç ve Kanada gibi petrol ihraç eden gelişmiş ülkelerin para birimleri de bundan kazançlı çıkar.

Ancak ABD dolarının durumu biraz daha karmaşık. Genel olarak yüksek petrol fiyatları doları negatif etkiler; zira ABD cari açığı artar. Fakat son yıllarda ABD net petrol ihracatçısı ülke konumuna geldiği için bu durumun değiştiği söylenebilir.

Talep artışı nedeniyle petrol fiyatlarının artması, küresel ekonomide toparlanmaya işaret ederken, arz kaynaklı sıkışmalar genellikle zayıf doların bir sonucu olarak kabul edilir.

Ekonomik büyüme ve enflasyon

ABD'de ortalama enflasyon yüzde 5 seviyesinde iken euro bölgesinde Avrupa Merkez Bankası'nın belirlediği yüzde 2 hedefinin hemen altında seyrediyor.

Özellikle ABD ve Çin'de ekonomik büyümenin zirveye ulaştığı bir dönemde bunlar alarm faktörü olarak görülmeyebilir.

Ekonomik büyümenin hala hız kazandığı Avrupa'da bile, artan ham petrol fiyatlarının etkisi hissedilecek, ekonomik toparlanmada önemli bir etken olarak görülen tüketici harcamalarında azalmaya yol açabilecektir.

Uzun dönemli enflasyon beklentileri Salı günü euro bölgesinde yüzde 1,65'e yükseldi. Bu 2018'den bu yana en yüksek seviye ve yatırımcıların yüksek enflasyon beklentisine işaret ediyor. Bu ölçek petrol fiyatları ile bağlantılı. ABD'de ise beş yıllık enflasyon beklentisi geçen yıl yüzde 2,22 seviyesinden yüzde 2,34 seviyesine yükseldi.

BBC
title
Close