İzolasyon Politikasından Çark
Batı Tarafından Yıllarca Sürdürülen Yüksek Gerilim, Akan Kan ve Bitmek Tükenmek Bilmeyen Yaptırım Uygulamalarının Ardından, Ortadoğu Konuşmaya Başladı.
Batı tarafından yıllarca sürdürülen yüksek gerilim, akan kan ve bitmek tükenmek bilmeyen yaptırım uygulamalarının ardından, Ortadoğu konuşmaya başladı.
Amerikan New York Times gazetesine göre, Ortadoğu’daki "Söz dinlemeyen" ve teröre destek vermekle suçlanan ülkelere uygulanagelen izolasyon politikasının sonuç vermemesi izolasyon politikasından çarkta önemli rol oynadı.
ORTADOĞU’ya yönelik sert politika ve uygulamaların, giderek daha da fazla olumsuz sonuçlar vermeye başlaması üzerine, başta ABD olmak üzere Batı, bu uygulamalarından çark etmeye başladı.
11 Eylül saldırılarının ardından, özellikle ABD tarafından başlatılan Ortadoğu’ya yönelik sert politikalar, Afganistan ve ardından Irak’ın askeri müdahaleyle işgaliyle birlikte doruk noktaya ulaştı. Ancak işgallerin üzerinden beş yılı aşkın bir süre geçmesine karşın, ne Afganistan ne de Irak’ta kaos ve şiddet duruldu. Ayrıca İran ve Suriye’ye yönelik yaptırımlar ve izolasyon politikası da arzu edilen sonucu vermedi.
Değişiklik sinyali
New York Times gazetesinin haberine göre, ABD, İsrail ve bazı Avrupalı müttefikleri, düşmanlarını izolasyon ve eleştiriyle yenmenin mümkün olmadığını görmeye başladı. ABD Başkanı George Bush, görevini devretmesine aylar kala, Ortadoğu politikasında büyük bir değişikliğe gittiğinin sinyallerini veriyor. Batı’yı düşman olarak gören İran, Suriye, Hamas ve Hizbullah da sertliğe sertlikle direnmenin faturasının yüksek olduğunu hesapladı. Suriye ve İran’ın içinde bulunduğu ekonomik darboğazın, bu ülkelerin diyalog kararı almalarına yardımcı olduğu ifade ediliyor.
Sonuçta, Suriye, izolasyondan çıkıp Avrupa’da ağırlanıyor ve İsrail ile dolaylı görüşme yürütüyor. Lübnan’da yeni hükümet kuruluyor. İsrail, Hamas ve Hizbullah ile anlaşma yapıyor. ABD, İran’da temsilcilik açma ve Tahran ile görüşme kararı alıyor.
İran
1979 yılında İran İslam devriminin ardından militanların Tahran’daki ABD Büyükelçiliği’ni basması üzerine, iki ülke arasındaki ilişkiler kesilmişti. son 30 yıldır ABD’nin İran’a yönelik sert politikaları, ekonomik yaptırımları bir sonuç vermemiş görünüyor. Özellikle İran’ın nükleer faaliyetini artırması ve uzun menzilli füze denemelerinin, ABD’nin bu ülkeyle diyalog kararında etken olduğu belirtiliyor.
Nitekim, İran Dışişleri Bakanı Mottaki, bugün Cenevre’de AB Ortak Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana ile yapılacak kritik görüşmeye, ABD ilk kez katılma kararı aldı. Cenevre görüşmelerinde ABD’yi, Dışişleri Bakanlığı’nın ağır toplarından Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı Bill Burns temsil edecek.
Suriye
1967’deki savaşta topraklarının bir bölümünü İsrail’e kaybeden Suriye de ABD ve İsrail’in uzun süredir hedefindeydi. Ancak Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, geçtiğimiz günlerde Akdeniz için Birlik toplantıları nedeniyle Paris’e davet edildi. Esad, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ile olumlu görüşmeler yaptı. Suriye, İsrail ile dolaylı görüştü.
Hamas-Hizbullah
İsrail ve ABD, İslamcı örgütler Hamas’ı Gazze’de, Hizbullah’ı da Lübnan’da eritmeyi tüm çabasına karşın başaramadı. Şimdilerde ise bu iki ülke, Hamas ve Hizbullah ile iyi ilişkilerin, çıkarlarına olduğunu düşünmeye başladı. Ortadoğu’daki uzmanlar, "Siyasi konularda bölge hükümetleriyle görüşme yapılabilir. Ancak iş güvenliğe geldiğinde, Hamas ile Hizbullah’ı dışlayamazsınız" diyorlar. İsrail, Hizbullah ile esir değişimi anlaşması yaptı. Hamas ile de ateşkes ilan etti.