Hong Kong'da 14 aktivist, hükümeti devirmeye çalışmak suçundan mahkûm edildi
Hong Kong'da 'hükümeti devirmeye çalışmak' suçlamasıyla yargılanan 14 aktivist, mahkûm edildi. Mahkeme, sanıkların evlerinde ve cihazlarında bulunan mektuplar ve kampanya materyallerini delil olarak kabul etti. İki eski bölge meclis üyesi ise delillerin yetersizliği nedeniyle beraat etti. Ancak Adalet Bakanlığı, beraat kararlarını temyize götüreceklerini duyurdu.
Hong Kong'da 14 aktivist, "hükümeti devirmeye çalışmak" suçundan mahkûm edildi. Mahkeme, sanıkların tutuklanmalarından üç yıldan uzun bir süre önce evlerinde ve cihazlarında bulunan mektuplar ve kampanya materyallerini delil olarak kabul etti.
Savcılığın görüşüne katılan mahkeme, bu kişilerin yasama organına seçilmiş olmaları halinde "Hong Kong için anayasal bir kriz yaratmış olacaklarına" hükmetti. Mahkeme ayrıca, sanıkların evlerinde ve cihazlarında bulunan belgelerin, planın ne kadar kapsamlı olduğunu ve sanıkların bu planı gerçekleştirme niyetlerini gösterdiğini belirtti.
Sanıklardan ikisi, eski bölge meclis üyeleri Lawrence Lau ve Lee Yue-Shun, "planın tarafları" olduklarından veya "devletin gücünü yıkma niyetleri" olduğundan emin olunamadığı için beraat etti. Mahkeme, bu iki sanığın delillerin yetersizliği nedeniyle suçsuz bulunmasına karar verdi. Ancak Adalet Bakanlığı, beraat kararlarını temyize götüreceklerini açıkladı.
Ulusal Güvenlik Yasası'nı ihlal etmekle suçlanan ve Britanya'da sığınma hakkı bulunan Simon Cheng, BBC'ye verdiği demeçte, "Bu kişiler, Hong Kong vatandaşları arasında demokrasi ve özgürlük için duyulan çeşitli ve evrensel özlemi temsil ediyor" dedi. Cheng, mahkûm edilen aktivistlerin, Hong Kong'un geleceği için büyük bir risk alarak demokrasiyi savunduklarını vurguladı.
Bugüne kadar yaklaşık 300 kişi, Ulusal Güvenlik Yasası'nı ihlal etmek suçlamasıyla tutuklandı. Bu yasa, Pekin'in Hong Kong üzerindeki kontrolünü artırma çabalarının bir parçası olarak görülüyor. Aktivistlerin ve muhaliflerin bu yasayla susturulmaya çalışıldığı, uluslararası insan hakları örgütleri tarafından sıkça dile getiriliyor. Mahkeme kararları, Hong Kong'daki siyasi özgürlüklerin ve ifade hürriyetinin giderek daha fazla baskı altında olduğunu gösteriyor.