Heybeliada Ruhban Okulu'nda Bir Gün
Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, Ankara'daki temaslarının ardından Ayasofya ve 1971'de kapatılan Heybeliada Ruhban Okulunu ziyaret etti.
Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ın son Ankara-İstanbul ziyaretini yakından izleme fırsatını buldum.
Çipras'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştüğü siyasi içerikli konu başlıkları üzerine çok şeyler yazıldı.
Sonuç, tarafların gerginlik ortamı yaratmaktan; birbirilerini tahrik etmekten kaçınması ve son zamanlarda kırılma noktasında bulunan Türk-Yunan ilişkilerinin düzeltilmesi amacıyla diyalog kanallarının açık tutulması gibi alınan kararlarla özetlenebilir.
Ana fikri itibariyle bu ziyaretin siyasi boyutundan hem Ankara'nın hem de Atina'nın memnun kaldığı anlaşıldı.
Çipras'ın Ankara'dan sonra İstanbul'u ziyareti daha anlamlı oldu. Kendisine Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın eşlik etmesi ise bu ziyaretin önemini ve özelliğini gösteren Ankara'nın bir jesti olarak kabul edildi.
Çipras, Ayasofya'yı ziyareti gibi, 1971'den bu yana kapalı bulunan (ya da tutulan) Heybeliada'daki Ruhban okulunu ziyaret eden, görev başındaki ilk Yunanistan Başbakanı sıfatını kazanmış oldu.
İki büyük imparatorluğun simgesi haline gelen Ayasofya'nın içini gezerken Çipras ve partneri Peristera kendilerine her adımda eşlik eden İbrahim Kalın'dan müze hakkında bilgi aldı.
Ayasofya'yı gezerken kendisini "tarihi bir yükün altında hissetiğini" belirten Çipras, diplomatik bir dil kullanarak Ayasofya'nın "..yalnız Hristyanlara değil; tüm insanlığa ait olan dünya kültür mirası olarak kalması gerektiğini.." söylemekle de Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesini isteyen bazı çevrelerin bu taleplerine karşı olduğunu göstermiş oldu.
1054 yılında Hristiyan dünyasını Katolikler ve Ortodokslar olarak ayıran "Büyük Skizma" olayının yaşandığı Ayasofya'dan sonra Çipras'ın ikinci durağı Heybeliada oldu. Kendisine eşlik eden heyetle birlikte özel olarak tutulmuş motorlu bir tekne ile Heybeliada'ya geçti.
Limanda kendisini bekleyen kalabalık bir gurup tarafından Atina'da görmediği kadar sevgi gösterileriyle karşılandı.
Bir gün öncesinden adaya getirilen makam arabalarıyla adanın Ümit Tepesi'ne çıkan Çipras, girişindeki tabelasında "T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Özel Heybeliada Rum Erkek Lisesi" yazan demir kapıdan içeriye girerken, bu kez yerli ve yabancı büyük bir gazeteci gurubu tarafından karşılandı.
İbrahim Kalın'ın eşliğinde ve Okul Müdürü Bursa Metropoliti Elpidoforos tarafından karşılanan Çipras, 1844'te eğitime açılan ve 1971'de dönemin Milli Eğitim Bakanı Ali Yalçın'ın tek imzasını taşıyan sade bir duyuru ile kapatılan görkemli Ruhban Okulu'nun kırmızı halı serilmiş merdivenlerini, "daha iyi bir görüntü" almak için adeta birbirleriyle yarışan haberciler, fotomuhabirleri ve kameramanların yarattığı kalabalığı yararak çıkmayı başardı.
Okulun girişindeki ikonların önünde bir mum yakan Çipras, okulun giriş kapısından arka bahçesine kadar uzanan koridorun sonundaki avluya geçti ve 9. asırdan bu yana orada bulunan Aya Triada Manastırı'nın şapelinde her yıl 6 Şubat'ta düzenlenen ayine katıldı.
Ayin, manastırın kurucusu 9. asrın Patriki Mega Fotiou anısına yapılır ve bizzat Patrikler tarafından yönetilir.
İyimserlik havası Rüzgarlı, kasvetli ve yağmurlu bir gün olmasına rağmen, herkeste adeta bir iyimserlik havası esiyordu.
Çipras kısa süren ayinden sonra, okulun Marmara denizine bakan bahçesinde İbrahim Kalın ve Patrik Bartholomos ile birlikte sembolik bir kiraz ağacı dikerken "baharda gelir kirazlarını birlikte yeriz." dedi.
Ancak Yunanistan Başbakanı'nın Ruhban Okulunu ziyaret etmesinin amacı elbette bahçesine kiraz ağacı dikmek değildi sadece.
Okulun "her an açılmaya hazır" tutulan sınıflarını, yatakhane ve yemekhanesini tek tek gezen Çipras, dünyanın sayılı kütüphalerinden biri olarak kabul edilen zengin kütüphanesinde gördükleri karşısında hayranlığını gizleyemedi.
Aralarında ortaçağdan yadigar kalan bir çok değerli yazıt ve fermanların yer aldığı 100 bin kadar kitap ve dergilere sahip kütüphanede, Yunanca, Osmanlıca, Türkçe, Farsça, Arapça, İngilizce, Fransızca, İtalyanca gibi çeşitli dillerdeki yayınlar, yalnız din ile ilgili değil, tarih, sanat, sanat tarihi, bilim, müzik ve kültür üzerine itina ile sıralanmış; üstelik her biri dijital formata da dönüştürülmüş eserlerle dolu.
Okul Müdürü Elpidoforos, görkemli resmi kabul salonunda ağırlanan Çipras, Patrik ve İbrahim Kalın'ın önünde yaptığı konuşmasında 48 yıl kapalı kalan okulun tekrar açılması için beslediği bütün ümitlerini -kendi ifadesine göre- "Tanrının verdiği bir lütuf" olarak gördüğü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın alacağı inisiyatifi bağladı.
Patrik Bartholomeos da, Ruhban Okulu'nun tarihçesini anlattıktan sonra, "Okulun Osmanlı döneminde açılmasına ve Cumhuriyet döneminde kapatılmasına bir anlam verilemeğini" söyledi ve yanı başında bulunan İbrahim Kalın'a seslenerek "Sayın İbrahim Kalın beyefendi, lütfen bu yöndeki ricalarımızı sayın Cumhurbaşkanımıza yineledeğimizi ve yenilediğimizi iletiniz." dedi.
Ancak Ruhban Okulunun siyasi boyutunu Çipras kendi konuşmasında açacaktı.
Okulun bir Türk-Yunan meselesi olmadığından, bunun 1971'de tamamen tek taraflı alınmış bir siyasi karar olduğundan söz ederken "Hükümetler kendi ülkelerindeki azınlıklara eşit vatandaşlık haklarını ve dini özgürlüklerini korumakla görevlidir. Müktesebat esaslarına dayalı olarak değil, üzerlerine düşen bu görevleri yerine getirmekle mükelleftirler.
'Açılışı bir sonraki gezide Erdoğan ile yapmayı umuyorum' Ülkelerimizdeki azınlıklar çatışmalara alet değil, barış köprüsü olmalıdır. Ruhban okulunun tekrar açılması, Türk-Yunan ilişkileri için de barış, dostluk ve güçlü bir kardeşlik mesajı olacaktır. Dilerim bir sonraki ziyaretimi Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte okulun açılışı için yaparız." şeklinde konuştu.
Baba George Bush, Bill Clinton, oğul George Bush ve Barack Obama gibi ABD Başkanlarının, ABD Kongresi'nin, Vatikan'ın zaman zaman gündeme getirdikleri ve AB'nin Türkiye ile ilgili ilerleme raporlarında da sık sık kalame alınan Ruhban Okulu'nun tekrar açılması ile ilgili beklentiler, Çipras'ın İstanbul ziyaretinde tekrar gündeme geldi.
Patrik Bartholomeos'un "sırf Cumhurbaşkanı Erdoğan'a duyduğu saygıdan dolayı", Ruhban Okulu meselesini "mutlaka kazanacağı" varsayılan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götürmesi için özellikle Batından gelen önerileri reddettiği söyleniyor.
Çipras'a bu ziyaretinde eşlik eden Din işlerinden de sorumlu Eğitim Bakanı Kostas Gavroglou'nun, eski bir Türk vatandaşı İstanbullu Rum olarak azınlık sorunlarını iyi anlayan biri.
Yunan Eğitim Bakanlığı'nın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ruhban okulunun açılması için koştuğu, Batı Trakya'daki müftü seçimlerinin serbest bırakılması şartını "tatmin edecek bir çalışma içinde bulunduğu" haberleri gerçekleşirse, Ruhban Okulunun, fazla değil; 2019-20120 akademik yılında açılmaya hazır olduğu gibi iyimserlikle dolu senaryolar gündemde.