Fukuşima felaketi sonrası kansere yakalan 6 gençten 5,4 milyon dolarlık dava

Fukuşima Nükleer Santrali'nde 11 yıl önce meydana gelen kaza sonrası tiroid kanserine yakalanan altı genç, santrali işleten Tokyo Elektrik Enerjisi Kurumu (TEPCO)'na 616 milyon yen'lik (yaklaşık 5,4 milyon dolar) dava açtı.

2011'de yaşları 6-16 arasında değişen gençlerin yıllardır süren adalet arayışı ve açtıkları bu dava Japonya'da bir ilk ve emsal teşkil edebilir.

Şu an 17-27 yaşlarında olan ve Fukuşima'dan başka Tokyo ve çevre eyaletlerden Kanagawa'da yaşamını sürdüren gençler sağlık sorunlarıyla boğuşuyor.

İsimlerinin yazılmasını istemeyen gençlerin içlerinden dört tanesinin tiroid bezleri tamamen, ikisininki de kısmen alınmış.

Diğerleri de tiroidlerinde beliren kanserin yayılması veya geri gelmesi nedeniyle defalarca ameliyat olmak zorunda kalmışlar.

'Gelecekle ilgili hayallerinden vazgeçmek zorunda kaldılar'

Davacıların avukatı Kenichi Ido, "Bazı davacılar yüksek öğrenimlerine devam etmekte ve iş bulmakta büyük zorluklar çektiler. Gelecekle ilgili hayallerinden vazgeçmek zorunda kaldılar" dedi.

Boyunda bulunan ve tiroid hormonu üreten tiroid bezi, radyoaktif iyot maddesinin vücutta en çok toplandığı yer olması bakımından en riskli bölge olarak kabul ediliyor. Çocukların büyüklere göre daha fazla etkilendiği biliniyor.

Ancak Fukuşima bölgesindeki çocuklar üzerine çalışan ve raporlarını geçen yıl Mart ayında yayımlayan araştırmacılar farklı düşünüyor.

Birleşmiş Milletler'in bilim uzmanlarından oluşan bir ekibin ve onun öncesinde de Dünya Sağlık Örgütü'nün yayımladığı iki farklı raporda, çocuklar arasında görülen kanser vakalarındaki ciddi artış ile nükleer santralde meydana gelen kazadan sonra yayılan radyasyon arasında doğrudan bağlantı olmadığı iddia ediliyor.

Davacılardan 20'li yaşlardaki bir kadın, "Kansere yakalandığım haberini verenler hemen ardından bunun nükleer santral kazasıyla ilgisi olmadığı konusunda ısrar ediyorlardı" dedi.

Bu raporlara göre vakalardaki artışın nedeni, bölgede girişilen agresif tarama çalışmaları ve kullanılan aşırı duyarlı aletler sayesinde normale göre çok daha fazla vakanın tespit edilmiş olması.

2014'te görülen başka bir davada ise 200 kadar Fukuşimalı anne-baba, çocukların radyasyona maruz kaldığı gerekçesiyle Japon hükümetine ve Fukuşima yerel yönetimine dava açmış, ancak Mart 2021'de karara bağlanan dava, davacıların aleyhine sonuçlanmıştı.

Bu sonuç bile Fukuşimalı gençleri yıldırmamışa benziyor. Yeni açtıkları dava, gençlerin, kendilerine göre çocukların haksız yere radyasyona maruz bırakılması suçunun öerbas edilmesine izin vermeyeceklerine işaret ediyor.

11 Mart 2011'de meydana gelen 9,0 büyüklüğündeki deprem ve ardından oluşan tsunaminin hasar verdiği Fukuşima Nükleer Enerji Santrali'ndeki 1 numaralı reaktör tamamen kullanılamaz hale gelmişti.

1986'daki Çernobil felaketinden sonra dünyanın ikinci en büyük nükleer kazası sayılan Fukuşima sonrası bölgede yaşayanlardan 160 bin kişi havaya karışan radyasyondan kaçmak için başka yerlere göç etmek zorunda kalmıştı.

2011-2015 arasında 18 yaş altı 300 bin çocuk ve genç taramadan geçirilmiş; 116 teyitli veya şüpheli kanser vakasına rastlanmıştı.

Dava edilen TEPCO'nun yetkilileri ise bir yandan gençleri anladıklarını belirtip özür dilemekle beraber yorum yapmaktan kaçınmak zorunda olduklarını söylüyor.