Esad canlı canlı yerin dibine hapsetmişti! Binlerce Suriyeli ile ilgili korkunç şüphe
Suriye'de çöken Esad rejiminin işkence merkezi Sednaya Hapishanesi'ndeki bazı tutsaklar güvenlik kameralarında göründüğü halde, ulaşılan bölümlerde bulunamadı. Hapishanenin birden fazla yer altı katından oluştuğu tahmin edilirken aralıksız görev alan ekipler, alt katlara inmeye çalışıyor.
Esad rejiminin işkence merkezi olarak nitelendirilen başkent Şam'ın kuzeyindeki Sednaya Hapishanesi görüntülendi. Bölgeye gelen Beyaz Baretliler olarak bilinen Suriye Sivil Savunma ekipleri Sednaya'nın gizli bölmelerine ulaşmaya çalışıyor. Suriye'de işkence üssü olarak bilinen ve birden fazla yer altı katından oluştuğu tahminhapishanede aralıksız görev alan ekipler, alt katlara inmeye çalışıyor.
"YER ALTI KATLARININ ELEKTRONİK KAPILARI AÇILMALI"
Suriye Sivil Savunması, Şam'da devrilen Esed rejimiyle özdeşlesen ve işkenceleriyle bilinen Sednaya Hapishanesi'nden kurtulanların, cezaevinin yer altı hücrelerinde de tutulanların bulunduğuna yönelik ifadelerini araştırmak üzere harekete geçtiğini bildirdi.
Beyaz Baretliler Başkanı Raid Salih, X'ten yaptığı açıklamada, Sednaya'ya 5 uzman acil müdahale ekibinin gönderildiğini, bu ekiplere hapishanenin düzenine hakim 2 rehberin yardımcı olduğunu kaydetti.
Havalandırma yetersizliği sebebiyle neredeyse boğulmak üzere olan tutsakların kurtulabilmesi için çabaların sürdüğü vurgulanarak, güvenlik kameralarında görülebilen tutukluları serbest bırakabilmek üzere yer altı katlarının elektronik kapılarının açılması gerektiği belirtildi.
Bölgedeki yetkililer, devrik rejimin eski askerlerine ve cezaevi çalışanlarına kapıların şifrelerini vermeleri çağrısında bulundu.
GÜN İÇİNDE İDAM EDİLMEYİ BEKLİYORLARDI
Sosyal medya ve bazı haber kaynaklarındaki görüntülerde Sednaya'yı basan göstericiler ile cezaevinden kurtarılanlar yer alıyor. Özgürlüğüne kavuşanların arasında annesiyle tutulan küçük çocuklar da bulunuyor.
Görüntülerin bazılarında eski tutsakların işkencelerden dolayı yürüyemediği, cezaevinden "sürünerek" çıktıkları gözlemleniyor.
Sednaya Hapishanesi Tutuklular ve Kayıplar Derneği (ADMSP) tarafından paylaşılan videoda da Sednaya'dan serbest bırakılan kadınlar görülüyor. Görüntülerde kadınlara "Esed düştü, korkmayın!" denilerek güvende oldukları söyleniyor.
Sosyal medyada paylaşılan başka bir görüntüde de Sednaya'dan salıverilenlerin arasında akrabalarının olup olmadığını görmek için cezaevi yakınlarında bekleyenler yer alıyor.
Şam sokaklarında çekildiği söylenen diğer kayıtta da özgürlüğüne kavuşanların sokaklarda koştuğu görülüyor. Görüntüde kurtarılan tutsaklardan biri yoldan geçen kişiye ne olduğunu soruyor ve aldığı "Rejimi devirdik." cevabını karşısında mutluluğunu gizleyemiyor.
Sosyal medyada dolaşıma giren başka bir videoda da Suriyeli tutsağın, idamına saatler kala Baas rejiminin çökmesiyle özgürlüğüne kavuştuğunu, "İdamımız yarım saat önceydi. 54 kişi.. İdamımız bugündü." sözleriyle aktarıyor.
ESAD REJİMİNİN İŞKENCE MERKEZİ SEDNAYA
Uluslararası kuruluşların yayımladığı raporlara göre, başkent Şam'a 30 kilometre uzaklıkta bulunan ve çöken rejimin Savunma Bakanlığına bağlı Sednaya Askeri Hapishanesi'nin Mart 2011'deki olayların ardından rejim karşıtı barışçıl göstericiler ve rejim karşıtı askeri unsurların tutulduğu üsse dönüştüğü belirtiliyor.
Raporlarda, cezaevinde devrilen rejim yetkililerinin alıkoydukları binlerce kişinin öldürülmesini sessiz ve sistematik şekilde organize ettikleri aktarılıyor.
Rejimin, cezaevinde "toplu idam" yoluyla yargısız infazlar gerçekleştirdiğini ortaya koyan raporlarda 2011 ile 2015 yılları arasında her hafta, bazen de iki haftada bir yaklaşık 50 kişinin asıldığı kaydedildi.
Raporlar, ayrıca rejimin, Sednaya'da alıkoyduklarını kasıtlı şekilde insanlık dışı koşullarda tuttuğunu, onlara defalarca işkence yaptığını ve sistematik olarak yiyecek, su, ilaç ve tıbbi bakımdan mahrum bıraktığını gösteriyor.
Uluslararası Af Örgütünün 2017'deki araştırması, 2011'den beri Sednaya'daki cinayet ve işkencelerin, ülkedeki sivil nüfusa yönelik yaygın ve sistematik saldırının parçası olarak yapıldığını ve rejimin politikasının parçası olarak yürütüldüğünü ortaya koyuyor.
Af Örgütü, raporunda, çöken rejimin yetkililerinin Sednaya'daki ihlallerinin insanlığa karşı suç teşkil ettiği sonucuna vardıklarını bildirdi.