Dünya savaşlarında Almanya'ya karşı kullanılan sanata dayalı kamuflaj taktikleri
Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında, askeri donanımın yanı sıra başka yöntemler de etkili oldu.
Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında, askeri donanımın yanı sıra başka yöntemler de etkili oldu. Müttefikler, düşmanı yanıltmak amacıyla optik illüzyona (göz yanılması) ve bunu başaracak ressamların yardımına baş vurdu. Matthew Wilson, İkinci Dünya Savaşı'nda düşmanı yanlış yönlendirme amaçlı bir kamuflaj birimi ile "Hayalet Ordu"nun Müttefiklerin zafere ulaşmasında nasıl bir rol oynadığını araştırdı.
"Topyekun savaş" çağı olan 20. yüzyılda kadın, erkek, asker, sivil herkes bir rol oynadı. Tarihçiler, arkeologlar, ressamlar ve diğer sanatçıların savaş ve çatışmalarda oynadığı rol ise henüz tümüyle açığa çıkmadı.
Birinci Dünya Savaşı'nda görev alan ressamlar ile İkinci Dünya Savaşı'ndaki iki askeri birimin hikayesi, modern savaşta ressamların nasıl önemli bir rol oynadığını aydınlatmaya yardımcı olabilir.
Zira onlar, çatışma bölgelerini yaratıcı stratejinin alanları olarak kullanıp, kelimenin tam manasıyla savaş "tiyatrosu" yapmışlardı.
Barış dönemlerinde ressamların eğitimi, illüzyon yaratma tekniklerini de içerir. Göz yanıltıcı perspektif, ışık, gölge oyunlarına başvurulur. Sanatın amacı tümüyle illüzyon değildir, ama Batı sanat tarihinde sık karşılaşılan bir temadır bu. Antik dönem Yunan ressam Zeuxis'tan (resmettiği üzüm taneleri öylesine gerçekçidir ki kuşlar yemeye kalkışmıştır) 1960'ların Optik Resim akımı buna örnek verilebilir.
Gemileri torpidolardan koruyan 'göz kamaştırıcı' şeritler
Birinci Dünya Savaşı'nın kamuflaj ressamlarından biri Solomon J Solomon idi. Kraliyet Akademisi üyesi Solomon, Batı cephesine gönderilmişti. Siperleri kamuflaj ağlarıyla gizleme tekniğini geliştirmiş, gerçeğinden ayırması zor "gözetleme ağacı" ile askerden arındırılmış bölgede yerleştirilen nöbetçilerle düşman hattı gözetlenmişti. Heykeltıraş ve ressam Leon Underwood da ağacın tasarımı ve yerleştirilmesinde Solomon'a yardımcı olmuştu.
Aynı savaş öncesinde Londra'da çalışan ressam Norman Wilkinson ise gemileri düşman torpidosundan koruyacak "göz kamaştırıcı" kamuflaj üzerinde çalışmıştı.
Gemilerin üzerine çizilen siyah-beyaz şeritler, geminin hızının ve tam konumunun tespit edilmesini zorlaştırıyordu. Wilkonson'ın tasarımlarını hayata geçirmesinde Edward Wadsworth ve başka ressamlar da yardımcı oldu.
Bu ressamların kamuflaj teknikleri daha sonra İkinci Dünya Savaşı'nda Nazilere karşı kullanılan stratejilere esin kaynağı olsa da, yeni kuşak ressamlar bu işi çok daha ileri götürecekti.
Müttefik ler ve 2. El Alameyn Muharebesi
1942'de Kuzey Afrika çölünde Müttefikler, Mihver ordularına karşı amansız bir çatışmaya girmişti. Mısır'ın İskenderiye şehrindeki Borg el Arap'ta iki İngiliz subaya üst düzey bir toplantıya katılmaları için emir gitti. Geoffrey Barkas ile Tony Ayrton, Orta Doğu Komutanlığı Kamuflaj Birliği'nden sorumluydu. Bu, askerlerin ve ordu teçhizatının kamuflajından sorumlu bir birlikti ve savaş tecrübesi olan askerlerden değil, eski ressamlar, sahne tasarımcıları, karikatüristlerden oluşuyordu. Ayrton da eskiden ressamdı; Barkas ise 1936'daki belgeseli ile Oscar ödülü kazanmış sinemacıydı.
2. El Alameyn Muharebesi hakkında bu kişilere gizli bilgiler verildi. Bunun, savaşın kaderini değiştirebilecek önemde bir saldırı olduğu söylendi. Barkas ve Ayrton'a ise Müttefiklerin en önemli stratejik manevrasının sorumluluğu verilmişti.
Orta Doğu Komutanlığı Kamuflaj Birliği daha önce sadece kamuflaj taktiklerinden sorumluydu. Jetlerin savaş bölgelerinde yerler siyah ve gri şeritlere boyanarak düşmanın keşif uçakları yanıltılmaya çalışılıyordu. Uçak hangarlarının üstü boyanarak sivil yerleşimi gibi gösteriliyordu.
Sahte tanklar
Ama Eylül 1942'de Müttefiklerin daha büyük çaplı göz hilelerine ihtiyacı olacaktı. Alman ve İtalyan birliklerinin, Müttefiklerin saldırısının daha ileri bir tarihte ve başka bir yönden geleceğine inanmaları gerekiyordu.
Çatışma bölgesine çok sayıda tankın getirilmesi ve bunların düşmandan gizlenmesi lazımdı. Ama aynı zamanda 600 adet sahte askeri aracın, saldırı güneyden gelecekmiş izlenimi verecek halde hareket etmesi gerekiyordu.
Barkas, Ayrton ve Kamuflaj Birliği'ne 28 gün içinde hayali bir ordu yaratma, gerçek orduyu ise gözlerden gizleme görevi verilmişti.
Yağ kutuları, mühimmat siloları, palmiye yaprakları brandalarla kaplanıp sahte askeri araçlar inşa edildi. Alman keşif uçaklarının göreceği şekilde sahte su boruları bile döşendi.
Öte yandan kuzey bölgesinde ise gerçek tankların üzerine tahta bölmeler monte edilerek normal kamyon görünümü verilmişti. Saldırı öncesinde de bunlar kolaylıkla indirilerek Mihver ordularının karşısına adeta yoktan var edilen bir ordu çıkarılmıştı.
Böylece Alman General Erwin Rommel'in komutasındaki birlikler yenilgiye uğratıldı. Sanatçılar galip gelmişti.
'Hayalet Ordu'
Bu taktikler daha sonra İkinci Dünya Savaşı'nda ABD ordusunun 23. Özel Birlikleri kurmasına ilham kaynağı olacaktı. "Hayalet Ordu" adıyla bilinen ve 1.000 kişiden oluşan bu birlikler, Normandiya Çıkartması sonrasında kullanılmıştı. Amaçları, Almanları, Müttefiklerin 30 bin ekstra asker getireceğine inandırmak ve kendi dezavantajlarına olacak şekilde konumlanmalarını sağlamaktı.
"Hayalet Ordu"da da askerlerin yanı sıra birçok mimar, tasarımcı, mühendis ve ressam yer alıyordu. Aralarında fotoğrafçı Art Kane, moda tasarımcısı Bill Blass ve ressam Ellsworth Kelly gibi ünlü isimler de vardı. 1944-45 yıllarında varlığını sürdüren Hayalet Ordu, Almanlara yönelik 22 yanıltma operasyonu düzenlemiş ve Müttefiklerin Adolf Hitler'i yenilgiye uğratmasında önemli rol oynamıştı.
Alman keşif uçaklarının yüzlerce şişme tankı ve diğer sahte askeri teçhizatı gerçeğinden ayırması mümkün değildi. Nazi dinleme cihazlarını yanıltmak için de, hoparlörlerden ordu birlikleri hareket halindeymiş gibi sesler yayınlanıyor, köprüler inşa ediliyormuş izlenimi veriliyordu.
"Hayalet Ordu" mensupları ayrıca farklı ülkelerin üniformalarını giyerek yakın kasabalarda dolaşıyor, ordunun hareket halinde olduğu bilgisini casuslar arasında yaymaya çalışıyordu.
"Hayalet Ordu" üyelerinin ettikleri gizlilik yemini, kullandıkları taktiklerin savaş sonrasında anlatılmasını yasaklamıştı. Bu durum 1996'ya kadar devam etti.
Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında uygulanan bu taktikler, sanatta illüzyon hikayelerine yeni bir boyut katıyor. 20. yüzyıl öncesinde de ressamların arada sırada askeri amaçlı kullanımı (düşman hatlarının topoğrafını kaydetme vb.) söz konusu olmuşsa da, modern savaşlar, ressamların tamamen orijinal yöntemlerle göz yanıltmasını içerir oldu.
Onların bu yanlış yönlendirme stratejileri savaşta önemli rol oynamış, MÖ 5. yüzyılda yaşamış Çinli komutan ve filozof Sun Tzu'nun "Savaş Sanatı" olarak tanımladığı olgunun önemli bir unsuru olmuştu.